Altay bir iç çekti arkadaşının haline,
Gecenin bir körü ferdi'nin onu aramasıyla evine gelmiş sebebininde dusan ile yaptığı kavga olduğunu varsaymıştı.Şimdiyse ikili balkonda kara kara oturuyordu, çıt çıkmadığı için Altay yanında ağlayan gencin derin nefeslerini, burnunu çekişini ve bardaktan aldığı yudumları duyuyordu.
Gelmişti, gelmişti lakin eli boştu.
Ne diyeceğini bilmiyordu ve olayların aslını bilmediğini hissediyordu.
Zamanında dusan ile yaptığı alalade bir konuşmada ferdiyle uzun bir geçmişleri olduğunu öğrenmişti fakat bir detay bilmiyordu ikili arasındaki ilişki namına.Ferdi elindeki bardağı sertçe masaya vurup burnunu çekti son beş dakika da bir yaptığı gibi, kızarık gözleri arasında bakışları yanındaki arkadaşına kaydığında yutkundu fakat o da boğazına yumru olmuştu.
Altay bağladığı kolları ve çattığı kaşlarıyla "anlatmak ister misin artık?" Dedi. Sesi fısıldar gibiydi, diğerini yargılamak gibi bir amacı yoktu ılımlı yaklaşmaya çalışıyordu.
"Altay ben ne yapacağım, berbat ettim her şeyi.." ferdi ağlamaklı sesinin eşliğinde yüzünü sıvazladı, sızlanışları yürek burkan cinstendi.
Altay bedenini yaklaştırdı ve alfaya sıkıca sarıldı, ilk defa onu bu kadar savunmasız ve..
Acı içinde görüyordu.
"En başından anlat bana hadi"
Ferdi olumsuz biçimde başını salladı sağa sola, bu daha çok kendi kendine verdiği bir cevap gibi duruyordu.
"Aptalım... Koca bir aptal," cümlesinin sonuna doğru nefeslendiğinde Altay gencin omzunu sıvazladı."Anlat hadi bana, söz rahatlayacaksın biraz"
Ferdi o an altay'a inanmak istedi, göğsünü sıkıştıran ve nefes almasını önleyen bu ağrı dinebilirdi belki.
Olduğu yerde biraz doğruldu yanaklarından süzülen yaşları sildi ve bedenini arkaya yasladı böylelikle altay da rahat bir pozisyona geçmişti şimdi.
"Her şey iki sene önce başladı"
Altay arkadaşının yanına biraz daha yanaştı, Ferdi'nin sıkıntılı yüz ifadesi kelimeleri toplamaya çalışıyor gibi gözüküyordu.
"Dusan ile o zaman çıkmaya başladık,"
Bunu demesiyle birlikte yüzünde silik bir gülümseme oluştu sonrasında ise tamamen kaybolmuştu, altay devam etmesi için başını salladı.
"O zaman tabi her şey çok güzel, özel.. hiç bozulmayacak gibi,"
"İlk o bana geldi biliyor musun? Çekindiğim kişilerden beni o korudu"
Altay sakalını kaşıdı, gözleri yeri izlerken neden bu hâle geldikleriyle ilgili bir kaç teori üretmeye çalışıyordu kendince.
Kıvırcık olan burnunu çekti yeniden ağlamaya başlayacak gibi duruyordu."Ferdi, neden çekindin insanlardan?"
Bu soru üstüne kıvırcık daha fazla tutamadı kendini "ailemden korktum" dedi hıçkırıklara dolu sesiyle.
"İkimiz de alfayız altay, ailem bizi bu yüzden desteklemedi"
"Sonra?"
"İlk önce annem çıktı karşıma.. aile kuramazsın, çocuk sahibi olamazsın dedi"
Altay çok düşük bir ihtimal de olsa çocuk sahibi olabileceklerini biliyordu fakat düşüktü işte.. arkadaşına sıkıca sarıldı, göz yaşları omzunu ıslatırken hiç şikayet etmedi ve oğlanın sırtını sıvazladı.