alal

1K 82 13
                                    

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayınız efenim.

"Bana karışmayın abi, ben yorgunum."

"Sanki bi' kendisi oyun oynadı. Paşaya bak." Kaşlarımı kaldırıp yattığım yerden Sefa'ya baktım.

"Kardeş, sen tek tabakta geçtin. İki tabak yaptım ben. Hey yavrum hey.."

"Hele ikincisi dillere destan ya!" Alican'ın lafına karşılık gururlanarak omuz kabartmıştım. Oyuna girmeden Alican'ın dediği gibi olmuştu. 'Danino' şef'in tabağı çıkmıştı. Uzun zaman sonra şeften daha iyi tabak yaparak birinci olarak çıkmıştım. Cemre'nin kırdığı rekor gibi olan şeyi egale etmiş olmam ironikti.

"Ya alt tarafı oyun arkadaşlar, iki saat ayakta kaldınız diye ne mızmızlandınız?" Bacağımın arkasına koyduğum yastığı hiç beklemeden Batuhan'ın kafasına fırlattım. Herkes aynı anda kahkaha atarken Batuhan'ın sinirli bakışları üstümdeydi.

"Bandanam olmasa elenip gidecekti, hala bana saldırıyor. Kıza bak ya. Vermeyeceğim lan sana bir daha bandana falan."

"Vermezsen verme, altın tarifini veriyor sanki.."

"Harbi oğlum, sen naptın öyle ya? Şefler bi' duysa bunu dopingten atarlar kızı bak, söyleme sakın birine." Barbaros'un lafına Batuhan hariç hepimiz gülerken ona keyifle dil çıkarttım. Uğraşmayı sevdiği kadar uğraşılmayı sevmezdi.

Potadan sonra evlere dağılmıştık. Hem can sıkıntısından, hem de enerjimden dolayı erkekler evine gelmiştim. Hiçbirimiz yemek yemediğimiz için de yemek yapmaya çalışıyorduk. Evin içinde milyon tane aşçı varken yemek her zaman büyük bir problemdi. Galiba terzi kendi söküğünü gerçekten dikemiyordu.

"Abi yemeğimizi yiyelim de şu maçları bir halledelim ya."

"Ne maçı? Fifa'yı mı diyorsun yoksa iddia mı?"

"Fifa'yı diyorum ya, oynayacağız dedik dedik kaldı hep." Ayaz'a ağlayan gözlerle baksam da görmemişti.

"Yarın da tatil, oynasak mı lan harbi Barbo?"

"Seni yenmemi istiyorsan olur tabi Sefa'cım.. Şule'nin yanında yaptığın artistliği bir de şimdi görelim bakalım aslan."

"Ohooooo.. Ben gelmişim, siz ne düşünüyorsunuz ayıp değil mi ya?" dedim kimsenin konuşmasına izin vermeden.

"Eylül hanım evimize teşrif etmiş, gerçekten ayıp." Yastıksız yatmayı sevseydim son yastığımı Barış'a fırlatırdım.

"Bu şerefe nail olmuşuz, maç falan da şimdi ne bileyim beyler.." Yastıksız yatmayı sevseydim son yastığımı Barbaros'a da fırlatırdım.

"Abi dedik, bağrımıza bastık. Utanmadan dalga geçiyorsun Barbi bey. Çok ayıp valla." Sözümün bitmesine kalmadan fırlatmak istediğim yastığı tam olarak yüzüme ben yemiştim. Tam olarak yastık yüzümün üstünde dururken hareket etmeden gülmelerinin bitmesini bekledim.

"Eyvallah Barbi'm, atacak yastığım oldu sayende."

"Biraz daha devam edersen ikinci yastığı yiyeceksin Barbi'nden." Koltuktan göremediğim Alican'ın kahkaha sesi kulağıma tekrar tekrar ilişince Ayaz'a 'görüyor musun, ah ah' kaş gözümü yapmıştım.

"Alican'cım sen de biraz daha gülersen sana da yastık gelecek yengeden." Ortalık anında sessizleşirken kafamı çevirip bir kez daha Ayaz'a baktım. Bakmam yeterli gelmişti ki anında ismimle düzeltmişti. Bu halimize Alican ve ben hariç gülerlerken umursamadım. Ki bence Alican da gülüyordu, yani en azından öyle hissetmiştim.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 17, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

latibule × alican sabunsoyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin