Popular Boy -Bajitora-

14

İçime doğan belirsiz cesurluk ile dışarı çıktım.

Silahlar üstüme doğrultulmuştu.

-Kime çalışıyorsun?!

Yavaşça peçeden maskemi indirdim ve pelerinimi çıkardım.

-Edward Baji, 17 yıl önce başka bir prens ile ilişki yaşayıp beni dünyaya getiren bu krallığın prensesinin oğluyum.

-Yerime kimseyi de koyamazsınız.

-Gerçek veliaht prens benim.

-Yalan söylemediğini nerden bilelim?

-Annemi bulup getirebilirsiniz mesela...

-Ya da tüm merdivenaltı işleriniz ortaya çıkmasından mı korkuyorsunuz?

-Ya da ben mi anlatayım?

-Kraliyet ailesinin hiçbir zaman bir erkek çocuğuna sahip olamadığını görünce onları zorla evlendirmeye çalıştınız, Annem evliliğe karşı çıkıp istediği adamla evlenmek istedi ve bu yüzden onu kraliyetten sürdünüz.

-Fakat yıllar sonra çocuğunu doğurup bir yetimhanede büyüttüğünü farkettiniz ve onu kaçırıp işkence ettiniz.

-Annemin ikizi ise yıllar sonra sizi dinleyip zorla evlendi, bir erkek çocuğu dünyaya getirdi ve onu tam tahta çıkaracaktınız ki ben çıkageldim.

-Güzel anlamış mıyım ha?

-Halktan biri bunları duyarsa işimiz biter, son sözlerini söyle Edward.

Elimi cebime atıp uzun süredir canlı yayın yapan telefonumu çıkardım.

-Beni öldüremezsiniz.

Telefonun ekranını önümdeki komutana gösterdim.

-Süpriz.

-Şimdi ayvayı yedik işte.

-Hayır ayvayı daha yemediniz...

Elimi kaldırarak solumuzdan gelen alevleri gösterdim.

-En azından ben ülkem için doğruyu yapmayı biliyorum...

Herkes kaçışmaya başlarken aradan sızıp saraya girmiştim.

Hızlıca merdivenlerden inip zindanlara girdim.

Buraya gelmeden önce saraya soktuğum gizli ajanım sayesinde annemin burada tutulduğunu öğrenmiştim.

Zindanın sonunda buluşacaktık ve annemi bana getirecekti.

Yol biraz engebeli olsa da hallediyordum.

Ateşler duvarları geçene kadar buradan çıkmış olsak yeterdi.

Koridorun köşesini döndüğümde  annem ve tanıdık bir çift gözle karşılaşmıştım.

Yavaş yavaş bana doğru gelmelerini bekledim.

Annem baygındı, onu taşıyana döndüm.

-Uzun zaman oldu Keisuke.

-Uzun zaman oldu Tora.