Yemek yiyeceğimiz mekana gelmiştik. Biraz lüks bir mekandı üst katında en kenar köşede havadar bir yerdeydi.
Geçip yerlerimizi aldık az sonra bir garson geldi ve bize menüyü uzattı açıkçası canım sade bir şeyler istiyordu az sonra Burak kulağıma doğru eğilerek "buranın balığı çok güzeldir hem sade hemde hafif limonlu mayhoş bir tadı var yanına birde çok güzel rokalı bir salata yapıyorlar sen seversin bence." Demişti.
"Aslında tamda öyle şeyler arıyordum."Az sonra garson tekrar yanımıoza geldi sıa bana gelince Burak atılarak "Benimki her zankinden olucak hanfendide öyle istiyor" demişti.
"Şunun sırıtışına bak sonunda ikna etti birine şu balık için"
"Faysal seni ne rahatsız etti kız hem sade bir şeyler istemiş"
"Of Burak bir şey demedim"
" çocuklar başlamayın gene"
"Tamam semra anneciğim"
"Sulanma eşsek"
"Faysal oğlum sende"
"Tamam annem"
Az sonra hepimizin yemekleri gelmişti ve hepimiz şuan ben ve Burak hariç mide fesatı geçirmelik bir tayfaydik balıktan künefesine kadar her şey vardı.
Az sonra balığımı ve salatama yemeye başladım balık gerçekten çok hafifti ve çok bir yağı yoktu buharda pişmiş gibiydi salatada çok güzeldi ve ben afiyetle yiyordum yanında da lıkır lıkır kola içiyordum ve bu harikaydı uzun süredir bu kadar güzel bir yemek yememiştim.
"Nasıl güzel buldun mu Efsun"
"Vallaha şahane ben çok sevdim uzun süredir bu kadar güzelini yememiştim"
"Sonuna bana katılan biri Allahım hayatı amacıma ulaştım şuan ölebilirim"
"Cıvıma la"
"Hayırdır Faysal neyim olma derdindesin"
"Ecelin olabilirim aslanım"
"İlk okul veledi misin Faysal racon mu kesmek bu hayırdır abim"
"Gençler biraz sussanız mı hayır keyfim kaçıyoda"
"Tamam prenses"
Ara ara bizim atısmalarımızla semra annenin uyarılarıyla geçen bir yemeğin ardından eve gidiyorduk her ne kadar eğlenceli geçtiysede ne Koray nede Kayra hiç konuşmamışlardı her ne kadar merak etsem de işle alakalı olduğunu düşündüğümden sormamıstım.
Eve gittiğim gibi üst kata odama çıkmış ve üstümdekileri cıkarıp sıcak bir duşa girmiştim. Duştam sonra kalan makyajımı silip yüzümü güzelce temizleme jeli ile yıkamış ve tonik uygulamıştım maske falan pek yapasım yoktu açıkcası duştan öncede dişlerimi fırçalamıştım ama saatte daha erkendi o yüzden pijamalarımı giyip biraz müzik dinlemek istiyordum açıkçası. Giyinme odamda pijamalarımın olduğu yere gittim. Hava biraz daha soğumuştu ve tam şuan da sağanak yağmur havası vardı biraz daha beni sıcak tutmasını istediğim bir şeyler giymek istemiştim polarlı beyaz üztünde kiraz şekilleri olan bir pijama takımı giymiştim altımada ona benzer beyaz korazlı bir çorap giymiştim kenardan panduflarımın olduğu yerden tavşanlı panduflarımıda giydim sonra kulaklığımı aldım camın oradaki sedire oturdum. Yağmurun yağdığını görünce kulaklığımı taktım ve bir müzik açtım yağmurlu hava için uygun hafif bir playist seçmiştim daha sonra ansızın aklıma milenaya mektuplar kotabı geldi kitaplığım onu alıp bir süre okudum ara ara altını çizdiğim kısımlarda durup o kısımları düşünüyordum. Aradan ne kadar zaman geçtiğini bilmiyorum kitabı bırakıp müziği kapattım ve yağmurlu havanın tadını çıkarmaya çalıştım. Daha sonra aşyağıya indim ve kendime bir Nescafe yaptım o esnada semra anne bana damla çikolatalı kurabiye verdi yeni yapmıştı tazecikti ve bu beni çok mutlu etmişti yanağına bir öpücük kondurdum ve ilerlemeye başladım odamın kapısını açıp takrar sedire gittim ve bu seferde ufak bir bebek battaniyesi de aldım bebek mavisiydi ve ben bu tonu da çok severdim bir yandan Mozart dinliyor bir yandan bu fün olanları düşünerek kahve içiyordum. Neydi beni bu kadar kısa sürede bu insanlara karşı aile gibi hissettiren şey nasıl bu kadar çabuk ısınmıştım onlara nasıl olmuştu bunca şey. Düşüncelerimden sıyrılıp aşyağıya baktığımda ise Kayra ile göze göze gelmiştim geldiğimizden beri aşyağıda kayura Faysal ve burakla oturup bir şeyler konuşuyir ara ara sessizleşiyor sonra tekrardan devam ediyorlardı. Kayra'dan gözlerimi çekmek zorunda kalmıştım çünkü ekranıma annemden bir bildirim düşmüştü açıkçası onu bir kaç kez aramak yada mesaj atmak istemiştim ama cesaret edememiştim. Hemen mesaj sayfasına girdim ve upuzun bir mesajla karşılaştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beyaz Melek
ActionHayat biz bazı şeyleri kabul edene kadar çok çabuk geçiyordu ve biz hissettiğimiz gibi yaşamamız gerektiğini kavrayana kadar bir şeyleri kaybediyorduk ve bu bazen hiç gitmesini istemediğimiz insalar olabiliyordu. Hislerimi kabul ettiğim anda oldu he...