Efsunu hızlıca yukarıya çıkarıp yatağına yatırmıştım. Semra annem korkuyla odaya gelip doktoru çağırdığını söylemişti ama ben korkuyordum bayılması normal değildi kesin bir sonuç alana kadarda asla korkum gelmeyecekti neler olmuştu acaba çok merak ediyordum.
Az sonra içeriye faysal ile doktor geldi ona durumu anlattıktan sonra güzelce bir kontrol etti sonra yanında getirdiği kan tahlil kablarından birini çıkarıp uzun uğraşlar sonucu kan alabildi ardından ateşi olduğu için bir serum taktı ve sonuçlar çıkınca bize haber vereceğini söyledi ve gitti. Halsiz düşmüştü acaba beslenmesine mi dikkat etmiyordu demek isterdim ama buraya geldiğinden beri ne kadar iştahlı olduğunu görmüştüm yemesinde hiçbir sıkıntı yoktu.
🧚♀️
Uzunca bir süre Efsun'un uyanmasını beklemiştim ama daha sonra semra annem ile ceylanın zorlamaları ile yemek masasına oturtuldum. Hiçbir şey yiyesim yoktu aklım hala yukarıda kalıyordu.
Biraz sonra ben tabağımla oynarken bir kapı sesi ve ardından gelen adım sesleri işittim merakla kafamı kaldırdığımda merdivenlerin başında efsunu gördüm tin tin aşyağıya iniyordu.
Yanımıza yaklaştıktan sonra ilk koluna baktım serumu çıkarmış ve tıpayı damar yoluna takmıştı. Ona baktığımda yüzü baya solgundu hemen bir sandalye çektim oturması için. Oturdu önüne bir servis tabağı geldi ama yemek yemek istemedi dikkatlice ona baktım tekrardan bir şey desin diye. O konuşmadıkça daha çok endişe ediyordum ama o tek kelime dahi etmiyor solgun yüzü ile sadece önüne bakıyordu. Konuşmayacağını anlayınca ben bir soru yönelttim.
"Efsun yemek istediğin herhangi bir şey var mı? "
Sonunda bana bakmıştı yüzü ne kadarda acılıydı.
"Sadece tatlı bir şeyler istiyorum aslında"
"Ne gibi bir şey istersin? "
"Çilekli milkshake ve çikolataya batırılmış çilek istiyorum. "
"Tamam ben hemen hazırlatıyım istersen odanda yiyebilirsin dinlenmen gerekiyor"
Kafasını sallamış ve ayağa kalmıştı onunla birlikte bende kalktım en azından bize bir şey demiyordu
Yavaşça onu takip ettim yağmur hafif yağıyordu varla yok arasıydı havuzun önündeki salıncaklardan birine oturdu ve bağdaş kurdu ceketimi çıkarıp üzerine örttüm. Bir tepki vermiyordu ama kafasını salıncapa yaslamış öylece havuza düşen su damlalarını izliyordu bende onun gibi havuza doğru döndüm bir süre öylece kaldık ama hava gitgide soğuyordu ve o dışarda kalmak istiyor gibi görünüyordu aklıma gelen fikir ile ayağa kalktım ve içeri gittim.
Efsun
Biraz sonra Kayra yanımdan gitmişti bense öylece havuzun başında düşen yağmur damlalarını izliyordum küçüklüğümden beri yağmurlu ve soğuk havalar bana hep huzur vermişti bu yüzden öylece oturuyordum ne zaman üzgün olsam içimde koca bir yangın olsa kendimi soğuğa atıyor hemde tatlı bir şeyler yiyordum bende derdimi sıkıntımı böyle atıyordum işte aradan yarım saat falan geçmiştir Kayra yanıma geldi önce öylece bakakaldı sonra bana elini uzattı hafif sırıtıyordu kızamıyordum çünkü çabalıyordu endişeliydi gözlerinden okunuyordu. Elini tuttum ve ayağa kalktım koluna girmemi sağladı ama ellerimiz hala birbirine kenetliydi düşmemi istemiyor gibiydi.
Evin arka bahçesine gelmişyik burası o kadar büyüktü ki ufacık da olsa bir sera olduğunu görmemiştim gözümden kaçmasaydı eğer burada zaman geçirebilirdim şuan görüyor olmam bile benim için çok güzel bir şeydi hafif tebessüm ettim bakışları yüzümde takılı kalmıştı içeriye girdiğimizde ise büyülenmiştim çok güzel çiçekler vardı tavanda ise minik sarı şekilde sarmaşık lambalar vardı ve çok güzeldi yerde uzunca kalın yorganı andıran bir örtü minderler ve yastıklarla süslü bir yer vardı oturduğumda sırtıma kalın bir battaniye koymuştu ona iyice sarıldım etrafa daha ayrıntılı bakınca küçüklü büyüklü peluşlarda vardı önümde ise koca iki bardak çilekli milkshake ve çikolataya batırılmış çilekler vardı etrafta ise gül kokusu hakimdi ve bu benim en sevdiğim iki şeydi önümde ise güzel bir kitap vardı çok severdim ama şuan okumak istemiyordum çünkü odaklanamıyacaktım ve bu kitaba hakaretti. Çileklerden birine uzandım ve kafamı kayranın omzuna koydum keyfim birazda olsa yerine gelmişti uzun bir süre sessiz bir şekilde durduk yağmur hızlanıyor yavaşlıyor yada duruyordu ama öylece oturuyorduk çileklerde bitmişti milkshake de ama kayranınki duruyordu elimi yavaşça onun bardağına doğru uzatsam da ben almadan o almıştı sırıtarak bana dönmüş ve koca bir yudum almıştı ben tuhaf bir şekilde ona bakarken bana uzatması ile hiç itiraz etmeden elinden aldım ve içmeye koyuldum öyle koca bir yudum çekmiştim ki kayrayla gözgöze gelince
Bir anda boğuldum öksürürken Kayra gülerek bana ellerini uzatmış ve peçete ile azımı ve çenemi silmişti sonradan sesli bir şekilde gülmeye başlamıştık. Şimdi ise Kayra bana ciddi bakıyordu bir şeyler söylemek istiyor gibiydi. Bende beklercesine ona bakmaya başladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beyaz Melek
ActionHayat biz bazı şeyleri kabul edene kadar çok çabuk geçiyordu ve biz hissettiğimiz gibi yaşamamız gerektiğini kavrayana kadar bir şeyleri kaybediyorduk ve bu bazen hiç gitmesini istemediğimiz insalar olabiliyordu. Hislerimi kabul ettiğim anda oldu he...