IX

81 12 10
                                    

Alarmın sesiyle uyandığımda kapımın çaldığını duydum. Büyük ihtimalle annemdi. Kapıyı açtım, yüzüne nefret dolu bir bakışla baktıktan sonra odadan çıktım ve lavaboya girdim. Elimi, yüzümü yıkadıktan sonra dişlerimi fırçaladım. Odama geri dönüp okul formamı giyindim. Aşağı kata indiğimde mutfağa girmeden kapıya ilerledim. Arkadan annemin geldiğini biliyordum.

"Kahvaltı etmeyecek misin?"

Sesi her zamankinden daha sakin çıkıyordu. Cevap vermeye gerek duymadım.

"Seninle konuşuyorum, bana bak."

Kapıdan çıktığımda akramdan seslenişi duydum.

"Hajime!" Sesi şimdi sinirli geliyordu, işte şimdi her zamanki annemdi.

Okula vardığımda beklemeden sınıfa girdim. Komaeda daha gelmemişti. Sırama geçip oturduğumda Komaeda'nın sınıfa girdiğini gördüm. Bana baktığında kocaman gülümsemişti.

"Günaydın, Hina. Bugün hava çok güzel, belki okul çıkışı parka falan gideriz? Tabii sana uygunsa." Her zamanki gülümsemesi ile bana baktı. Önceden ailem yüzünden dışarı çıkamıyordum. Ama artık ailemin ne diyeceğini umursamıyordum.

"Tabii, Komaeda. Uygun benim için."

Şaşırmış görünüyordu, büyük ihtimalle hayır diyeceğimi düşünmüştü.

"Ah, tamam o zaman. Okuldan sonra gideriz."

Hafif gülümseyerek önüme dönüp kitabıma odaklanmaya çalıştım. Artık onları umursamayacaktım.

🍀  🍀  🍀

Okul çıkışı Komaeda ile birlikte çantalarımızı alıp çıktık. Önden gittiğim için parkta ilerlerken gözüm birine sataştı, nedense tanıdık biri gibi duruyordu. Dikkatli baktığımda bu, Ren değil miydi? Neden başka birisini öpüyordu ki? Şaşkınlıkla ne yapacağımı bilemeyerek geldiğim yoldan geri dönerken kafam yine düşüncelerle dolup taşıyordu. Komaeda'nın bunu görmesine izin veremezdim. Ren bunu nasıl yapardı ona?

Komaeda benim olduğum tarafa geldiğinde kolundan tutarak onu geri çekmeye çalıştım.

"Mm, Komaeda, burası pek güzel değil..Gitsek olur mu?"

Şaşkınlıkla bana bakarken gözleri bir yere sataştı. Baktığı yöne baktığımda Ren'in olduğu tarafa baktığını gördüm. Ne kadar geriye çekmeye çalışsamda artık geçti. İçimi kaplayan garip hiss ile önünden çekildim. Ren'e hayal kırıklığı ile bakarken gözlerinin dolduğunu fark ettim.

Gözlerinin dolduğunu belli etmemeye çalışarak bana baktı, hafifçe gülümsedi.

"Haklısın burası pek de güzel değil. Hadi başka bir yere gidelim."

Geldiğimiz yönden geri dönerken yan-yana yürüyorduk. Ona baktığımda dalmış olduğunu gördüm, "Komaeda, iyi misin?" Gerçi sevgilisini başkası ile görmüştü, nasıl iyi olabilirdi ki?

Evimizin önüne kadar gittik. Evin önünde durdu ve bana baktı, üzüldüğünü belli etmemek için yüzüme karşı gülümsediğini gördüm. Ağlayacak gibi duruyordu, bu halde bile gözleri çok güzel parlıyordu.
Hafif yutkunarak, titreyen sesiyle, "Ren ile ayrılacağım. Ona mesaj atıp ayrılacağım. Ben, b-ben bunu nasıl anlayamadım, beni ayakta uyutmuş resmen." dedi, sesi sonlara doğru iyice kısılırken.

Arkasını dönüp evlerine ilerlemeye başladı. Neden onun için bu kadar üzgün hissediyordum? Ren bunu ona nasıl yapabilirdi? Aklım almıyordu.

Gözden kayboluncaya kadar arkasından bakıp, sonra ise eve girdim. Kapıyı anahtarla açacakken zaten açık olduğunu gördüm. Annem yine mi işe gitmemişti?

lucky one || komahinaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin