7| İsmail YK ft Hyunjin

141 16 28
                                    

"Seni var ya yaşatmam oğlum!"

"Çok komiktiniz olum ödünüzün götünüze kaçışını görmeniz lazımdı."

"Mingi gerçekten kaşınıyorsun sen!"

Hyunjin ve ben Mingi'ye konferansın merdivenlerinde koşarak kızarken o bizden kaçıyordu. Hoca gelmediği için bizi azarlayacak birisi yoktu ve bu fırsatla Mingi'yi yakalayıp meydan dayağı atacaktık. Tabi Hyunjin ve ben dışında kimse koşmuyordu onun peşinde.

Birkaç kişi koltuklarda oturuyor diğerleri de sahnede arizona kertenkelesi gibi dans ediyorlardı.

Konferansa geldiğimizde bizi korkutan öcünün aslında Mingi olduğunu öğrendikten sonra onu bırakmamız mümkün degildi. O an ne kadar korktuğumuzu biz biliyorduk. Komik değildi!

"Herkes sıraya geçsin!" diyen biyoloji öğretmenimiz Sooyeon ve yanında felsefe öğretmenimiz Hoseok hocanın uyarıları yüzünden herkes bir araya toplanıp sıralanmıştı.

Biz de mecburen Mingi'yi bırakmıştık. Sağımda Yunho, solumda Jungwon olacak şekilde sıraya girmiştim ve Hyunjin en başlardaydı. Mingi de ikimizden uzakta en ortalara geçmişti. Hocalar en öndeki koltuklara oturmadan önce ellerindeki küçük not defteri büyüklüğündeki kağıtları sırayla dağıtmaya başladılar.

Bana verilen kağıdın en üstünde kocaman soğan ve faydaları yazdığını görünce anladım prova kağıtları olduğunu. Bunları ezberleyip kostüm giyecektik daha...

Hoseok hoca kenara çekilip ellerini arkasında bağlandığında onu dinlemeye başlamıştık. Sooyeon hoca da Hoseokun arkasında kağıtları ürün dosyasına koymakla meşguldü.

"Hepinize verdiğimiz sebze meyve diğer besinler kağıdınızda yazıyor. Herkes kendi kağıdında yazanı ezberleyecek ve küçük bir tiyatro sergileyecek anlaşıldı mı? Tiyatroyu bizden bağımsız hazırlayacaksınız ve oynayacaksınız, buna göre performans puanı vereceğim."

Şaka falan mı yapıyor bu adam?
Üniversite sınavına çalışmaya başlamamız gerekirken nereden çıktı bu tiyatro şeysi?

Herkes kendi arasında homurdanmaya başlarken Hyunjin'e göz ucuyla baktığımda gayet rahat ve mutlu olduğunu görünce gülümsedim.

Her şeyi tassaga vurması harika bir şeydi.

"O yüzden şimdi ister sınıflara gidin ister burada kalıp yapacağınız tiyatroyu tartışın size kalmış. Bir sorunuz olduğunda bugün öğleden sonra dersim yok o zaman rehberliğe gelirsiniz. Ben olmasam bile Yoongi hocanızdan yardım isteyebilirsiniz. İyi şanslar çocuklar."

Sooyeon hocayla beraber konferansın merdivenlerinden çıkmaya başladıklarında Beomgyu perdenin arkasındaki sandalyelere gidip bacak bacak üstüne atarak oturdu.

"Çalışın siz ben puan vereyim."

"Sen var ya kardeş değil kalleşsin."

Jay, Beomgyu'nun üzerine yürümeye başladığında Jungwon kolundan tutup geriye çekti.

Gerçekten bir şeyler düşünmemiz gerekiyordu. Öyle bir tiyatro yapmalıydık ki herkes hayran kalmalıydı.

***

"Kanka sen bizle dalga mı geçiyosun?"

"Ne dalgası Changbin ya?"

"Olum sebzelerle Romeo Juliet canlandırmak nedir gözünü seveyim rezillik üstüne rezillik yaşarız ya!"

"Bence Romeo Juliet canlandırmak mantıklı."

Boy İmamhatipHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin