14| Terastaki İtiraf

63 11 42
                                    

"Küfür etmek istemiyorum ama sevgili gerizekalı, neden buradasın?"

"Siz varsınız oğlum, sürekli beni dışlıyorsunuz ama."

Seungminin tribini çekmek istemediğimiz için Jeongin hemen kolunu patpatladı ve az önceki yerini aldı.

"Yine mi resim Hyuka?"

"Hmhm."

"Öğle yemeği yedin mi?"

"Aç değilim Seungmin, sen?"

"Mescidde çiğ köfte dağıtacaklardı, bir saat orada oturmamak için milletin arasından geçerek kutudan dızladım yiyerek geldim."

Ben Seungminin yaptığı şeye gülmeye başlarken Jeonginin durgun olduğunu farkedince gülmem yarım kaldı.

"Jeongin?"

Başta duymamıştı, dalgın görünüyordu sadece. Bir anda böyle durup dalması çok fazla olduğu için alışmıştık ve nedeninin üç harfliler olduğunu tahmin ediyorduk. Seungmin birkaç adım kayarken kıkırdadım. Jeonginden çok korkuyordu, okulun hepsi bizi ateist üçlü diye tanıyordu ama üçümüz de bir dine mensup değildik ve ikimiz de Jeonginden korkuyorduk.

"Enerjimi aldıkları gibi geri verebiliyorlar." diye bir anda gülmeye başlayınca Seungmin ayağa kalktı ve yanıma geldi.

"Tövbe estağfurullah."

Sadece onun korkmasına gülebilirdim ama şuan olmazdı, belki sonra.
Jeongin ayağa kalktı ve uzunca bana baktı.

"Kai."

İsmimi ilk defa düzgün söylediği için ben de şimdi korkmaya başlamıştım ciddi anlamda.

"Graffitin bittiğinde eğer bir insan yüzü çizersen, gözlerini çizme olur mu? Riskli olabiliyor."

"Siktir bu çocuğun nesi var cidden?"

__

"ÇİĞ KÖFTE! HUAĞAĞAĞ!!!"

"Amına koyayım günün konusu lgbtymiş."

"ĞAĞAĞ- Ne?"

Mescidde, 20-25 öğrencinin en arkasında sırtımızı duvara yaslamış Changbin'le Minginin konuştuklarını dinliyorduk. Hyunjin'i başta reddedip şimdi Chanla beraber gelmem onu kırmış olabilirdi. Geldiğimden beri Hyunjin'e bakıyordum ama o sadece geldiğim an Chan'la bana bakıp bakışlarını diğer tarafa çevirmişti. Şimdi ise kafasını buraya bile çevirmiyordu.

Onun gönlünü nasıl alacağım diye düşünürken Chan kolunu omzuma attığında gözlerimi irice açarak nefesimi tuttum.

"Sohbetten sonra yemekleri dağıtıyorlar."

"Biliyorum, günün konusu da ilgimi çekiyor. Burada durabiliriz."

Başını salladığında omzumdaki elinin parmakları kolumda hayali şekiller çiziyordu. Kolumu okşuyordu, belki farkında değildi -umarım değildir- ama bu beni rahatlatıyordu.

Bir elinde beyaz göz kalemi, diğer elinde cep aynası tutan Sunoo'ya gülümsedim. Anlık olarak göz göze geldiğimizde o da karşılık vererek yanıma gelip oturdu ve yarım kalan makyajına devam etti. Chan'ın tüm dikkatini Sunoo'ya verdiğini farkettiğimde öksürerek Sunoo'ya döndüm tekrardan.

"Günün konusu lgbtymiş Sunoo, duydun mu?"

"He, sohbetteki herkesi ilgilendiren bir konu bence." derken gülüyordu.

"Nedenmiş?"

Chan araya girince Sunoo göz devirip nemlendiricisini sürmeye başladı.

"Sohbetteki kişilere göz gezdir Hyung. Neredeyse hepsinin sevgili konuları var, hepsinin de erkek."

Boy İmamhatipHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin