~Final~

77 12 11
                                    


3 yıl sonra ....

Müze sahibi: tebrikler bay Jeongin tablolarınızın 50-i 200.000.000( 200 milyon) satıldı geri kalanınıda Luvr da özel bir bölüm açtık orada sergiledik.

I.N: teşekkürler, minnetdarım.

Evet I.N yıllarca bodrumda çizdiği tabloları dünyanın ünlü müzelerinden olan Fransada olan Luvr da sergiledi.

I.N çok değişmişti. Sanki ailesinin başına gelenlerden hiç haberdar değildi. Yeni stile geçmiş, saçlarını maviye boyamış çok yakışıklı ve bir o kadarda zengin( milyarder) olmuşdu.

Sergilediği resimler için Parisde kalan İ.N orada çok güzel bir kızla tanışır ve bir birlerinden hoşlanırlar.

Tabiki I.N Koreye dönmek istemez hayatının kalanını Pariste ressam olarak yaşatır.

Gelelim Bangchan'a olaylardan sonra Bangchan artık doğru dürüst bir şirket kurar ve uğurlu yatırımlar yaparak paraya para katar.

Tabi artık düşmanı olmaz, kendisi de mafya ya girişmez.

Büyük malikanesini satar ve kendisi için çox güzel ufak bir villa alır.

Bu olaylardan sadece Hwang ailesi etkilenmemişti.

Seolee ailesinde de büyük değişimler yaranmıştı.

Beklediğiniz soruyu biliyorum.

Han ile Lee Know ayrıldılar mı?

Hayır arkadaşlar ayrılmadılar amma Lee Know o kadar pişman olmuşdu ki her gün Felix için dua eder onu hatırlardı.

Han ise abisinin ölümünden sonra içine kapanmış hiç kimseyle konuşmaz, yemek yemez hale gelmişti. Amma Lee Know onu ikna etmiş ve normal düzene sokmuştu.

Lee Know: hadi çıkıyoruz.
Han: geliyorum bekle.
Lee Know: arabadayım.
Han: tamam.

İkiside hazırlanmış Hyunjini görmeye gidiyorlardı.

Uzun yolculuğun ardından Busan akıl hastahanesine gelirler.

Han: buraya her gelişimde tırsıyorum.

Lee Know gülerek arabadan iner.
Lee Know: hadi gel.

İkiside hastahanenin kapısından içeri girip reseptiona yaklaşırlar.

Lee Know: Merhaba içeride mi acaba?
Reseption: evet oda 45.
Lee Know: teşekkürler.

İkiside Hyunjin olduğu odaya giderler.

Han: burası

Kapıyı Han açar ve karşısında beyazlar içerisinde, saçları sarı, bitkin amma bir o kadar da güçlü duran Hyunjini görürler.

Han: Merhaba

Hyunjin pencere kenarında oturmuş etrafı izliyordu, Hanın sesini duyduğu an kafasını çevirir ve gülümser.

Han: uzun zaman önce getirmeliydim amma bulmak zor oldu, amma getirdim ve sana göstermek istiyorum.

Han Minhoya ksş göz yaparak mektubu işaret eder.

Minho mektubu verir.

Han: evet bu Felixin sana son mektubu adını verdiği mektub, ölmeden önce sana vermemi söyledi.

Hyunjin: lütfen sen oku.

Han: tabiki hemen.

Han mektubu açar ve okumaya başlar.

Felix'ten Hyunjine

"Eğer bunu okuyorsan muhtemelen şu an hayatda değilim.Tahmin edemeyeceğin kadar çok kırıldım, kemiklerim içime batıyor. Kabul olmamış duasıyım annemin, biraz sakatım. Ve tanrının pek şans vermediği kulu, biraz çaresiz. Ama sen bunları bırak! Çıkıyorum hayatından. Gidiyorum. Dönmeyeceğim birdaha. Görmeyeceksin beni, duymayacaksın sesimi. Varlığım ve yokluğumun bir farkı olmayacak."

Hyunjin mektubu dinledikten sonra gözünden yaş akmaya başlar evet ağlamak ister amma yapamaz çünkü Felixe bir söz vermişti.

"Felix: hayatım bana bir söz ver. Ben ölürsem arkamdan ağlamak yok tamam ?

Hyunjin: salak salak konuşma ya ölmeyeceksin.

Felix: hadi amma söz ver.

Hyunjin: tamaam söz veriyorum."

Han: gidelim biz kendine iyi bak.

Han ile Minho odadan çıkar çıkmaz Hyunjin ayağa kalkar ve pencereden gördüğü şeye şok geçirir.

Felix beyazlar içinde bahçenin kenarında durmuş ona bakıyor gülümsüyordu.

Hyunjin: affet beni bebeğim.

SON.

Saf SonsuzlukHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin