İkizler / seungsung

16: Çığlık

Birkaç gündür Seungmin Jay'le beraber okula gidip geliyprdu ve her seferinde Jisung illa ki denk geliyordu.

Ya marketten gçdönerken görüyordu onları, ya Yongbok'u okula götürüyordu, ya Jakelerle takılırken denk geliyordu ama illa ki denk geliyordu.

Seungmin en sonunda çığlık atma isteğiyle dolup taşmıştı. Jay büyükannesinin evine girdikten beş dakika sonra Seungmin motor malzemelerini almış ve motoruna inmişti.

"Jeongin şu delinin peşine düş. Yine süperim müperim diyordu, manyak başına iş alacak." dedi Hyunjin eve girip koltukta uzanan kardeşini görünce.

"Ne süperi?" diyerek doğruldu Jeongin. "Seungmin süperse mahvolduk, kalkın." derken ayakkanılığın oradaki anahtar, kask ve ceketini alıp aşağı koşturmuştu.

Apartmandan çıkamadan motor sesini duyunca hızla apartmandan çıkmış ve motoruna binmişti.

"Jeongin?" diyerek elindeki poşetlerle yanına geldi Yongbok.

"Selam güzelim, görüşürüz güzelim." dedi Jeongin kaskını kapatıp.

"Nereye? Ne bu acele?"

"Seungmin delirdi galiba. Onu bulmam lazım." demiş ve arkadaşının kesin kullanacağı yola doğru motoru sürmüştü.

Jeongin telefonunu çıkarıp arkadaşını aramış ve cebine atmıştı. Telefonu kaskına bağlandıysa kesin açılırdı.

Ki açılmıştı da.

"Seungmin! Neredesin?" dediğinde Seungmin iç çekti. "Ağlıyor musun?"

"Ağlamıyorum. Kapat telefonu çığlık atacağım." dedi Seungmin.  Arkadaşının kapatmasını beklemeden Intercomu kapatmıştı.

Gazı kökleyip bağırmış, bir süre bütün rüzgarın vücudunu sarsmasına izin vermiş ve en sonunda vücudundaki enerjinin azaldığını hissedip motoru yavaşlatmış, emniyet şeridine geçerek motoru durdurmuş ve kaskını çıkarıp yere çökmüştü.

Birkaç dakika sonra telefonu yeniden çalınca açıp kulağına götürmek için eldivenlerini çıkarmıştı agresifçe.

"Efendim?"

"Daha sakin geliyor sesin."

"Yorgun hissediyorum Hwang. Seul yolunda sağa çektim. Yanıma gelir misin?"

"Beş dakika içinde o yola çıkacağım, bekle beni."

"Reflektör giymedim." diye belirtti. Önünden hızlıca geçip gitmemesi için söylemişti.

Jeongin onaylayınca Seungmin telefonu kapatıp yüzüne avuçlarını bastırdı. Saçlarının arasına elini atmış ve yere oturup bariyerlere sırtını yaslamıştı.

"Neden hala benimle uğraşıyorsun Jisung? Görme işte amına koyayım, sus, laf atma. Jay'le arkadaş olmak da nereden çıktı? Delireceğim."

Birkaç dakika sonra bir motor sağa yaklaşmıştı.  Aynı anda telefonu çaldı.

"Efendim Jongseong?" diyerek açtı telefonu. Jeongin kaskını çıkarıp motordan inmiş ve arkadaşına sarılmıştu telefonla konuşmasını önemsemeden.

"Az önce Minho abiyle karşılaştım. Evden aşırı sinirli çıktığını ve bir sorun yaşayıp yaşamadığımızı sordu. İyi misin?"

Seungmin yorgunca gülerek Jeongin'e yaslandı. "İyiyim. Yorgunum ve başım ağrıyor."

"Araba sesleri geliyor, yolda mısın?"

"Evet, yol kenarındayım." dediğinde Jay endişeli bir şekilde konuştu.