8. Bölüm

50 21 127
                                    

2023

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

2023...

Arabayı park edip evin kapısına kadar gelmiştim. Kapının ziline bir kaç sefer bastığımda ne içeriden bir ses geldi ne de kapıyı açan oldu. Bir kaç sefer kapıyı vurdum ama yine açan olmayınca iyice endişelendim. Kapıyı vurmayı bırakıp, pencerelerden içeriyi kontrol ettim. Ama içeride kimse görünmüyordu. Bir kaç seferde seslenmeyi denedim. Ama yok ne bir ses vardı ne de bir görüntü...

"Birine mi bakmıştınız." Tanımadığım sese dönüp baktığımda orta yaşlı bir kadın soran gözlerle beni süzüyordu. Kapının önünde ki merdivenleri bir kaç adımda inip kadının karşısında durdum.

"Burada Elif adında bir kız oturuyor da ben arkadaşıyım onun bir kaç gündür haber alamıyorum ondan siz nerede olduğunu biliyor musunuz?" Kadın durdu. Bir eve bir de bana baktı ve devam etti.

"En son sabah gördüm. Yanında arkadaşıyla birlikte alale acele çıktılar. Hatta seslendim arkalarından ama duymadılar."

"Peki başka bir yerde falan gördünüz mü hiç." Umutla kadından alacağım tek bir haberi bekliyordum.

"Yok evladım, görmedim." Arkasını dönüp gittiğinde, sinirle ayağımın ucunda bulunan taşı teptim ve merdivenlerin oraya çömelip oturdum. Elimde ona ulaşabileceğim tek bir şey yoktu. Sadece bir telefon, o da sürekli kapalıydı.

Telefonu kaldırdım. Daha sonra Selim'i aradım. Telefon ikinci çalmasında açıldı.

"Alo Selim..." dedim. Sıkıntılı nefesimin ardından devam ettim. "Yoklar abi kafayı yiyeceğim ya nerede bunlar ben iyice endişelenmeye başladım."

"Sakin ol ağabeyciğim bulacağız nasıl olsa yer yarılıp da içine girmediler ya."

"Yok ben polise gideceğim." Dedim ayağa kalktım ve arabaya yöneldim.

"Tamam ben de geleceğim orada görüşürüz." Telefonu kapatıp ceketimin cebine attım. Arabaya binip oradan ayrıldım. Yolda giderken, daha bir kaç dakika öncesine kadar güneşli olan hava bir anda bozmuş yerini kara bulutlar almıştı. Hafiften de yağmur çiselemeye başladığında, son sürat yol yapıyordum. Aklıma nerede olabileceklerine dair en ufak bir ipucu dahi gelmiyordu. Üstüne birde yağmur yağmaya başlamıştı. En iyisi polise gitmek ve bütün olanları anlatmaktı.

Yaklaşık yarım saat sonra polis merkezinin önünde arabayı park ettim tam içeri girecektim ki tanıdık bir ses beni buldu.

"Umut, ağabeyciğim bekle beraber girelim." Bu ses Selim'e aitti. O da taksiden inmiş ve bana doğru koşar adım yaklaştığında sırtıma elini koydu. Bana destek olurcasına, sonunda beraber içeri girdik.

En yakın polis memuruna gidip olayı anlattık.

"Evet aynen böyle oldu memur bey, ben kız arkadaşımı almak için kütüphaneye gittim. Fakat orada yoklardı. Eve gitmiş olacağını düşünerek evine gittim. Çünkü üçü birlikte Elif'in evinde buluşurlardı. Fakat orada da yoklardı. Zaten az öncede bahsettiğim gibi telefonuna bayağıdır da ulaşılamıyor. Bunca zaman kapalı durması bende şüphe uyandırdı." Bu ve bunun gibi ne biliyorsak Selim de bende anlattık.

ANAHTARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin