Jisung'dan
_____________"Hayır Suga Bey, anlaşmayı kabul etmiyoruz...... Neden mi? Beyefendi anlaşma için toplandığımız gün sekreteriniz Jimin Bey ile sizi toplantı salonunda basmadık mı?........ Jimin Bey'i kucağınıza almış şekilde mi dosyaları inceliyordunuz?........ Pekala iyi günler"
Adam hem bizi anlaşma için ayağına kadar çağırıyor hem de toplantı salonunda sekreteri ile işi pişirirken bize yakalanıyor. Bir de telefonu kapatmadan "Sevgilimle aşk yaşamak da mı yasak" dedi.
Kimlerle uğraşıyorum tanrım!
Sandalyemde arkama yaslanıp cam duvardan şehrin manzarasını izlemeye başladım.
Bugün şirkette yapacak pek iş yoktu. Ama eve gitmek istemiyordum.
Son zamanlarda Changbin, Chan ve Jeongin sayesinde Minho ve arkadaşları ile çok zaman geçirmiştim.
İlk başlarda bundan pek hoşlanmadığımı itiraf etmeliyim. Kalabalık ve ciddiyetten oldukça uzak topluluklarda bulunmaktan haz etmezdim.
Ama buluşmaların sayısı arttıkça sanırım bu düşüncemin duvarları yavaş yavaş yerle bir oldu. Bu kalabalık ve oldukça ciddiyetsiz grup gittikçe eğlenceli gelmeye başladı.
Karaoke gecelerine katıldığımız ilk günlerde şarkı söylemeye utanırdım. Sıramı hep diğerlerine verirdim.
Ama bir keresinde mikrofonu Changbin'e uzatırken Minho elimi tutmuş ve mikrofonu yüzüme yaklaştırıp şarkı söylemem için teşvik etmişti.
Ilk defa insanların önünde şarkı söylemiştim.
Bir defasında da yine film gecesi yapmıştık. Korku filmi izlemeye karar vermiştik. Herkes sevgilisi ile sarmaş dolaş oturmuşken Minho üzgün olduğunu belli etmemeye çalışarak yerinde oturuyordu.
İlerleyen saatlerde herkes uykuya dalmaya başlamışken Minho oturduğu koltukta rahatsız bir pozisyonda uykuya dalmıştı. O şekilde uzaması içime sinmemişti.
Kucağıma alıp odasına götürmeyi amaçlamıştım. Onu yatağına bırakıp kendi evime dönecektim.
Ama kucağıma aldığım beden kollarını bana dolamış ve kafasını göğsüme gömmüştü.
Birkaç saniye hareket edememiştim.
Onu yatağına bırakıp gidecekken elimi tutmuştu sıkı sıkı.
Ve ben, o elimi bırakana kadar saatlerce yatağının kenarında dikilip uyku halinde tüm masumluğu ile önümde duran yüzünü izlemiştim.
Ardından o diğer tarafına dönerken elimi bırakmıştı ve ben evime dönmüştüm.
Şimdi düşününce neden böyle yapmıştım ki?
Hatta bir defasında cok daha farklı bir şey olmuştu. Şimdiye kadar hiç yaşamadığım bir duyguydu bu.
Deniz kenarında rakı balık yapmayı öneren Minho ile tüm grup toplanmıştık. Herkes hüzünlü müzik ve rakının verdiği sarhoşluk ile dertlerini anlatıp yakınırken benim gözüm dışarıda yağan yağmuru izleyen Minho'ya takılmıştı.
Yağmur altında dans ettiği gün gelmişti aklıma.
Tıpkı o günkü masum bakışları ile ortamdan kopmuş şekilde dışarıyı izliyordu.
O an farklı bir şey hissettim. Bunun ne olduğunu tam olarak adlandıramam ama midemde ve kalbimde değişik bir ritme sebep olduğunu söyleyebilirim.
Bir defasında da Minho ile-
Bir dakika, neden Minho'dan bu kadar çok bahsettim?
Neden ilk gördüğümde başıma büyük bir bela olacağını hissettiğim deli komşum aklımda bu kadar büyük bir yer kapladı ki?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Buy Me Prada, MinSung
Fanfic"Seni seviyorum diyorum Lee Minho, bu yetmez mi?" "Buy me Prada, Balenciaga..." #1 skzfic 19.02.24 Pov sahibi ig: @ficllmnho