Buy Me Prada, MinSung

Günahlar Sahibine Bağışlandı (F)

Yazardan

Jisung sabah erkenden yanında uyuyan bedeni uyandırmamaya çalışarak uyanmıştı ve şirkete gitmişti.

Ancak tahmin edemediği bir yağmur baş göstermişti. Jisung eve dönene kadar Minho'yu düşünmüştü. Minho'nun bu yağmurda asla evde oturmayacağını ve dışarı çıkacağını biliyordu.

Minho her yağmurda dışarıya çıkıyor ve her dışarı çıktığında hastalanıyordu.

Ama bunun onu durdurduğu söylenemezdi.

Ve evinin bulunduğu sokağa girdiğinde tahminlerinde yanılmadığını anladı. Minho bahçede yağmur altında öylece dikilmişti.

Ama bir gariplik vardı. Minho ne şarkı söylüyordu ne de dans ediyordu.

Jisung yan koltuktan şemsiyesi aldı ve hızla inip Minho'nun yanına gitti.

Islak kıyafetleri ile öylece dikilmiş bedeni kolları ardına aldı ve şemsiyeyi üstüne tuttu.

"Çok kötü hastalanacaksın Lee hadi içeri girelim"

Jisung Minho'nun yanağına yağan ve usulca kayan yağmurdan dolayı Minho'nun gözyaşlarını fark etmemişti.

Ama titreyen çenesi dikkatini çekmişti.

"Bir şey mi oldu Minho?"

Jisung olayları anlayamamış ve kötü bir haber aldığını düşünmüştü Minho'nun.

"Bugün son günün Jisung"

Ve o anda hatırladı Felix ile beraber Minho'ya hazırladığı oyunu. Bunu tamamıyla unutmuştu.

Ve şimdi açıklamak için biraz geçti. Yine de Minho'nun titreyen sesi yüzünden canı acımıştı Jisung'un. Açıklama yapmaya çalıştı kendince.

"Minho aslında-"

"Madem son günün bugün hem kendime hem de sana bir şey itiraf etmek istiyorum"

Jisung merakına yenilip susmuştu. Ve heyecanla bekliyordu Minho'nun ağzından dökülecek cümleleri.

"Jisung seni bir daha görmeyecek olmak çok acı veriyor. Ve anlıyorum ki seni dostum olarak sevmiyorum. Çok daha fazlasısın benim için. Kalbimin ritmini değiştiren en büyük etkensin. Son zamanlarda tek mutluluk kaynağımsın. Beni bırakıp gitmeden önce söylemek istiyorum ki sana aşığım Jisung. Sana çok aşığım"

Jisung aylardır beklediği itirafı almanın heyecanını atlatamadan ıslak kıyafetlerini umursamadan sıkıca Jisung'a sarıldı Minho.

Jisung ise elinde şemsiye ile öylece dikiliyordu. Hareket edemiyordu sanki.

Saniyeler sonra göğsünde hıçkıra hıçkıra ağlayan Minho ile geldi kendine.

Söylemek ve yapmak istediği şeylerden önce onun da bir şey itiraf etmesi gerekiyordu.

"Minho seni kandırdığım için özür dilerim. Ama o doktor notu sahteydi. Felix'in fikriydi ama karşı çıkmalıydım özür dileri-"

"Ne yani ölmeyecek misin?"

Jisung gülümseyerek baktı ağlamaktan kızaran gözlere. Kafasını salladı iki yanına.

"O zaman seni ben öldüreceğim" dedi mor saçlı olan.

"Ama ondan önce başka bir şey yapacağım" diye ekledi.

Parmak uçlarına yükseldi ve iki eliyle tuttuğu Jisung'un yüzünü kendine yaklaştırarak öpücük kondurdu dudaklarına büyük olanın.