32. BÖLÜM

13 5 30
                                    

"Lily! Lily uyan!"

Başımda bir ağrı, mide bulantısı karışık bir şekilde birde üstüne üstlük başımda bağıran biriyle hafif hafif kendime gelemeye başlamıştım.

"Başım.."

Tek söyleyebildiğim buydu..

"Kalk" dedi başımda ki ses.

Drew..

"İyimisin sevgilim?"

"Elisa! Elisa nerde!?" kolumdaki serum yüzünden ayağa kalkamadan tekrar yatağa düşmüştüm.

"Lily, bekle o iyi! Sen yatıp dinlen. Ben Doğan'la onun başında bekliyoruz, korkmana gerek yok" dedi ve yatağın kenarına oturdu.

"Lütfen dinlen, biz ona-" Ben onu dinlemeyip kolumdaki serumu söküp koşmaya başladım.

"Lily! Ah!"

"Elisa! Eli-"

Ve yeniden derin bir uyku..

Doğan'ın anlatımıyla..

Saatler olmuştu hastaneye geleli.

Ama hala tek bir gelişme yoktu..

Hala yoğun bakımdaydı sevgilim..

Bunu kim.. Neden yapsın ki?

Neden benim sevgilimin güzel canını almak istesin ki?

Bu yıl sınava hazırlanmak yerine nelerle uğraşıyoruz..

Bu çok.. Adaletsiz..

Yanıma gelen Drew'e bakıp kafamı tekrar cama yasladım.

"Noldu?" dedim gözlerimi camdan ayırmadan.

"Lily serumunu söküp buraya gelmeye çalıştı bende arkadan ona bayıltıcı bir ilaç varya ondan koklattım, baygın şuan"

Not; O ilacın adını bilmiyorum.. 🥺

"Elisa içinmi?"

"Başka bir sebepmi var şuan?"

"Doğru ya.. Yok"

Yanımdaki sandalyeye oturdu.

"Bu sene sınava çalışmak yerine bunları yaşamamız çok adaletsiz" dedim kendimi tutamayarak.

Titrek sesimle devam ettim "Şimdi o sınava girmek istemeyen milyonlarca insan var, onlar yerine biz yaşıyoruz bu kadar kötü olayı"

"Sen ne olmak istiyorsun?"

Durdum.

Hakketten ben ne olmak istiyorum?

"Hiç düşünmedim, bu kadar olaydan düşünmeye fırsatım olmadı, sen?"

Drew, gözlerini yere dikip "Kimse bana sormamıştı, muhtemelen babamın şirketinin başına ben geçerim lise bitince"

"Şuan kim başında? En son Zeynel amcan başındaydı"

"Hala o, benim liseyi bitirmemi bekliyor bütün akrabalar"

"Üzüldüm.. Ne olmak istiyordun sen peki? Kimsenin baskısı olmadan soruyorum bunu Drew. Hayalinde ne olmak var?"

Drew, Elisa'nın olduğu odanın camına bakıp derin bir iç çekti "Bir şirket yönetmek istemezdim, ama resim yeteneğim çok iyi.. Belki ressam olurdum?"

Bunları söylerken Drew'in gözleri dolmuştu.

"Düşündümde.. Belki bende savcı olurdum.. Ama sana mimarlıkta yakışırmış.. Resim yeteneğin iyi ya"

Drew o an bana dönüp "Özür dilerim" dedi.

Özür mü dilemişti o?

"Eylül'ün ölümüne sebep olduğum için çok ama çok özür dilerim Doğan"

"Neden şuan benden özür diliyorsun ki?"

"Çünkü haksız olduğumu biliyorum ve seninle artık küs kalmak istemiyorum"

Güldüm.

"Onu sen öldürmedin"

"Ne?"

"Onu sen öldürmedin Drew, onu canından çok sevdiği babası öldürdü"

Drew ayağa kalktı "N-nasıl yani?"

Sanırım bu hastanede öğrenecekti herşeyi..

Benim bile daha bugün öğrendiğim gerçekleri..

"Eve geldikten sonra Eylül ağlayarak odasına gitmiş, ben o sırada evde değildim. Sonra babamla kavga etmişler sanırım.. Sonrada babam.. Onu öldürmüş.."

Drew dona kalmış birşekilde yüzüme baktı.

"Yani, sen benim yüzümden intihar etti sanıyordun?"

"Evet"

Drew, bana bakıp gözünden yaşlar gelerek "Ben, kaç gece uyuyamadım, o adamın haberi varmı?"

Ayağa kalkıp Drew'e sarıldım.

"Seni suçladığım için özür dilerim Drew"

"Bende özür dilerim Doğan.."

O an yoğun bakım odasından sesler gelmeye başladı.

"Noluyor!" diye bağırdım cama bakarak.

"Çekilin!" dedi bir hemşire odaya doğru koşarken.

"Çekilin!" dedi Elisa'nın yanına girerken.

Camdan neler olup bittiğini anlamaya çalışıyordum ve deli gibi korkuyordum.

"Hocam! Hastanın kalbi durmak üzere!"

"Kalp masajı-"

"Hocam kalbi durdu!"

Kalbi'mi durmuştu benim sevdiğimin?

BÖLÜM SONU..

Uzun bir bölüm oldu..

Nihaahahhhahahahaha kötülük

Eğer tehtit alırsam @aygece200yesil ve @_Ebrar_Durmus_ bu ikisi tarafından belki güzel şeyler olabiler.

Hiç belli olmaz valla.

Ben gidim yeni bölüm yazmaya..

ÖPÜLDÜNÜZ
<3333333333

BENİM AMANSIZ SEVGİLİM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin