üç kılıç | hyunin

²⁶

Selam bolumdeki bazı yerleri işaretleyip yorum kisminda acikladim kafanizin karıştığı bir kisim olursa bakabilirsiniz iyi okumalar. <3

İkimiz de işlerimizi hallettikten sonra yatakta bi yarım saat kadar uzanıp soluklanmıştık.

"Jeongin"

"Hm"

"Gerçekten ilkin miydi" dediğinde gözlerimi ona çevirmiştim. O tavana bakıyordu.

"Evet. Niçin?"

"Bilmiyorum. İlkin olmak bana nedense çok güzel hissettirdi."

"Acemi miydim"

"Hayır! Hayır gayet iyiydi. Hatta en iyisiydi."

"Senin ilkin olmadığını hepimiz biliyoruz zaten"

"İlkimmiş gibi zevk aldım Jeongin. Hatta öncekileri olmamış varsayacağım. Bu kadar güzelinden sonra onlar işkence gibi" demesine karşın kıkırdamıştım.

"Temizlenmen gerek. Lavmanı* unutmuşum zaten. Buhar temizliği yaptıralım yarın"

"Lavman erkeklere de gerekiyor muymuş"

"Yani ters seks sonuçta. Gerekiyordur herhalde"

"Duş alalım"

"Tamamdır"

Beraber banyoya geçtiğimizde aynadan kendime bakmıştım. Gerçekten dağılmışım. Yüzümü kapatmamla beraber Hyunjin konuşmuştu.

"Ne oldu"

"Çok çirkin olmuşum. Bakma"

"Yavrum ne alakası var" diyip belimi sarmasına karşın gıdıklanmıştım.

"Gayet güzelsin. Hatta bu halin daha bi hoş sanki"

"Hyunjincim"

"Geç kabine"

"YALA! mı diycen"

"Lan Yang Jeongin"* demesine karşın kahkaha atmıştım ve beraber kabine geçip ılık bi duş almıştık.

Suyun altındayken kollarımı ensesinde birleştirip ensemi omzuna yaslamıştım. Onun elleri de belimdeydi.

"Jeongin"

"Hm"

"Senin olsam ya"

"Benim olsan.."

"Olabilir miyim?"

"Zaten öyleydin" derken başımı kaldırıp ona bakıyordum.

"Sen benim misin?" demişti ürkek gözlerle.

"Zaten öyleydim" kıkırdamıştı.

Bi 10 dakika daha orda vakit geçirdikten sonra o benden önce çıkıp üzerini giydikten sonra bana kıyafet hazırlamaya gitmişti. Ben de evde bi havluyu bürünüp odaya ilerliyordum.

"Bornozu giyseydin ya"

"Ne bileyim hijyen" deme karşın 'ciddi misin' bakışları atıyordu.

"Şunları hazırladım. Giy mutfağa gel"

Sweat ve eşofmanı giydikten sonra boy aynasında biraz kendimi düzeltmeye çalışmıştım. Uykum pek yoktu. Açtım da zaten.

Mutfağa girdiğimde Hyunjin duvarla bitişik olan masanın bir ucunda sigara içiyordu. Masada kahve ve yiyecek bir iki bir şey vardı. Ben de masanın diğer tarafına oturmuştum.

"Rahatsız olunursa sondürülür." diyordu sigarayı gösterirken.

"Yok. İyi gider herhalde."

"Öyleymiş. Benim de ilk deneyimim"

"Ve son"

"Umarım"

Kahveden bir yudum aldığımda bütün vücudumda dolandı sanki. Saniyeliğine istemsiz titrediğimde kıkırdamıştı o da.

"Müzik mi açsak"

"Hmm"

- uzak yol - güncel gürsel artıkay -

"Severim bunu" dememle minik bi sevinç yaşamıştı.

Aklıma gelen şeyle telefonumdan kahvenin bir fotoğrafını çekip Instagramdan bir story paylaşmıştım.

Gelen bildirimle telefonunu açıp baktığında da yüzünü kaplayan gülüş beni de güldürmüştü.

"Biz evliyiz duyurusu muydu bu"

"Az önce seviştik duyurusuydu"

"Bu daha net oldu"

"Uykun var mı"

"Pek yok"

"Arkan nasıl"

"İyi sayılmaz. Kötü de değil."

"Anladım" derken dumanı son kez içine çekip küllüğe bastırmıştı izmariti.

Dönüp yüzüme üflediğinde sadece gözlerimi kapatmıştım.

"Sen başlattın sen bıraktıracaksın"

"Kötü günler geçti. Kötü günlerin sebep olduğu şeyler de geçecek" dememle sadece ağzının ucuyla gülmüştü.

~seungchan / seungmin

Kendimi barın içinden zar zor attığımda nefes nefese kalmıştım. Sarhoş olmamak için verdiğim savaş neyse ki başarıyla sonuçlanmıştı. Sürekli Chan'i aramıştı gözlerim ama görmemiştim bir türlü. Bi duvara yaslanıp yavaşça yere oturmuştum. Jeonginle Hyunjinin çıktığını da görmüştüm zaten.

Dizlerimi kırmıştım ve kollarımı üzerine atmıştım. Gözlerimi kapatarak az da olsa dinlenmek istiyordum. Uyumayacaktım ama gözlerim berbat acıyordu.

Üzerime doğru gelen adımların sesini duyuyordum. Ve yanıma oturduğunda da gözlerimi açıp ona dönmüştüm.

"Seni arıyordum" demişti.

"Ben de seni"

"Sen erken pes etmişsin"

"Bulduğumda kötü bulmaktan korktuğumdandır"

"O ne demek"

"Nereye kadar böyle gidecek demek"

"Nereye giderse"

"Saçmalıyorsun. Her zamanki gibi"

"Korkuyorum"

"Oyalama beni. Bekletme. Ben bunun zorunda değilim."

"Ben seni seviyorum"

"Korkuyorum diyorsun. Neyden korktuğunu bile bilmiyorum."

"Ayrılırsak"

"Ayrılmayız"

"Bak biliyorum, bekletiyorum gibi duruyor ama bana biraz daha zaman ver. Ben geleceğim senin ayağına."

"Zorundasın"

"Seungmin özür dilerim"

"Tamam. Eve bırak beni" dememin ardından kalkıp elini uzatmıştı. Ona tutunarak kalktığımda da sessiz bi yolculuk geçirmiştik.

"İyi geceler Seungmin"

"İyi geceler"

Kisaydi maalesef, uzun zamandan sonra attigim bir bolum oldu

Umarim duzene sokacagim yeniden