7.

252 18 44
                                    






İşe aceleyle koşup geldikten sonra kapıdan içeri nefes nefese girdim. Hemen bar kısmındaki kapalı odaya geçtim ve üstümü değiştirdim.

Üstümü değiştirdikten sonra bar kısmındaki barmen'e selam verip onunla biraz sohbet ettim. Onunla biraz konuştuktan sonra içeri giren 2 yeni müşteriyi görüp hemen masalarına gittim.

"Ne alırsınız efendim?" Gülümseyerek sorduğum soru karşısında karşımdaki kadın bana baktı ve gülümseyerek bir şeyler mırıldandı. Bende hemen defterime yazıp kafa salladım ve barmenin yanına doğru yürüdüm.

Siparişleri müşterilere götürdükten sonra bar'a yine bir adam geldi. Pembe saçlı biriydi. Bir yerden tanıdık geliyordu... Ama nerden?

Bir masa seçip oturduktan sonra hemen onun masasına yürüyerek gülümsedim ve hemen ardından konuştum.

"Ne alırsınız efendim?" Gülümseyerek söylediklerinden sonra adam beni biraz süzdü ve sırıtarak konuştu.

"Bir viski getir" hemen başımla onaylayıp barmen'in yanına gittim. Hala bu adamın tanıdık olduğunu düşünüyordum... Ama nerden..?

Barmen'e adamın istediği viskiyi söyledikten sonra dayanamayıp sordum.

"Bu adam bir yerden tanıdık geliyor ama çıkaramıyorum, sen tanıyor musun?" Elimle az önce gelen adamı gösterdiğimde barmen bana tuhaf bakışlarla baktı.

"Tanımıyor musun?" Kafamı hayır anlamında salladıktan sonra barmen derin bir iç çekti ve anlatmaya başladı.

"Bonten'i tanıyorsun değil mi? Hatta bir ara onlara sen servis yapmıştın" o pisliğin içinde olduğu bonten'i benim için unutmak zor olduğu için yüzümü buruşturarak kafamı evet anlamında salladım.

"İşte bu adam da bonten'in 2 numarası, kendisi biraz çılgın ama ona her baktığımda keşke benide içine çekse diyorum" barmen son sözleri gözleri aşkla parıldarkwn söylediğinde ben sanki midem bulanıyomış gibi hareket yaptım.

"Ona mı aşıksın?" Yüzümü buruşturarak sorduğum soruyla barmen hemen kendini toparladı ve tersler gözlerle bana baktı.

"Tabi ki de hayır! Sevgili olsak ilk geceden beni aldatır! Yani aslında onla sevgili olduktan sonra herşey bana hoş ama..." Gözlerini kocaman açarak bermen'e inanamayarak baktım. Yani tamam aşk normaldi, ama sevdiğin biri seni başkasıyla aldatmasın istemezdin...

"Neyse bırakalım bu sohbetleri, viski hazır mı?" Benle konuşurken hazırladığı viskiyi hafifçe bana ittirerek kafasıyla pembiş'i işaret etti.

Bende tamam anlamında başımı salladıktan sonra viski bardağını aldım ve pembiş'e doğru yürümeye başladım.

Önüne bardağı koyduktan sonra gülümseyerek selam verdim. Tam gidecekken kolumdan bir el tuttu ve beni durdurdu bende arkamı döndüm ve adama gülümseyerek baktım.

"Başka bir isteğiniz mi vardı efendim?" Her ne kadar gülümsüyor olsamda şu an adamın kolumu böyle tutmasından tabiki rahatsızdım. Biraz gözlerimin içne baktıktan sonra adam konuştu.

"Benimle bir viski içmek ister misiniz hanfendi?" Sözleri ağzından dökülürken onun nasıl bu kadar soğuk kanlı ve rahat olduğunu sorguladım. Yani... HADİ AMA EN AZINDAN YÜZÜN KIZARSIN BE ADAM. Of neyse ben ne saçmalıyorum ki adam mafia zaten.

"Özür dilerim efendim ama bunu yapmamız yasak" Bunu dediğim anda pembiş adam bir iç çekti ve bana baktı.

"Hadi be güzelim, sadece bir kadeh" kafamı hayır anlamında salladığımda pembe saçlı adam sinirle bileğimdem turp beni çekti ve yanına oturmamı sağladı.

Adam beni zorla oturttuktan sonra eline kadehini aldı ve içmeye başladı. Ben ise adamın yanında süt dökmüş kedi gibi yerimde kıpırdanarak oturuyordum.

*

Adam iş çıkış saatibe kadar masada oturup birşeyşer sipariş edip durmuştum. İlk başta yanına pturmam için zorlasa bile ne kadar korktuğunu görüp beni bırakmıştı.

Her ne kadar beni yanına zorla oturttuğu için kızgın olsamda, onun masasına baktığım için bu kzıgınlığımı salıyor ve belli etmemeye çalışıyordum.

Benim çalışma saatlerim bittiğinde soyunma odasına gidip hemen üstümdeki iş kıyafetlerini çıkardım ve eve girmek için bir kıyafet giydim. Çıkarken barmene el salladım ve bardan çıktım.

Biraz yürüdükten sonra arkamda adım sesleri duydum. Arkamı döndüğümde pembe saçlı adamın beni takip ettiğini ve bana tip tip baktığını gördüm.

Her ne kadar adımlarımı hızlandırsamda oemb esaçlı adam ani bir hareketle koştu ve beni bileğimdem yakaladı.

Elimi kurtarmaya çalışıp debelensem de hiç bir işe yaramıyordu.

"BIRAK BENİ!!!" Debelenmelerimin karşılığını alamıyordum. Bağırmamın üstüne pembe saçlı adam tutuşunu dahada sıkılaştırdı.

"Rindou'mu gönderdi seni?! Hepiniz pisliksiniz!! O rindou'yada söyle HEPİNİZ AŞŞAĞILIK HERİFLERSİNİZ!!" Pembe saçlı adam son söylediklerimin üstüne sinirlenmiş gibibelinfeki silahı çıkarıp ense köküne sertçe kabzasıyla vurdu.

Gözlerim yavaş yavaş görüşünü kaybederken bacaklarımda beni taşıyacak gücü bulamadım. Kısa süre sonra kendimi pembe slı adamın kollarına bıraktım.

Her ne kadar adamın beni kucağına almasını engellemeye çalışsa da yarı kapalı bir bilinçle bunu yapamıyordum... En son kendimi onun kollarına bırakmak zorunda kaldım.

Adam beni kucağına alırken hatırladığım tek şey sırıtan yüzüydü... Ondan sonraki herşey karanlıpa gömüldü...

Biraz geç geldi biliyorum fazla ilgi görmediğini düşündüm kitabın ve yazmaktan vazgeçtim ama şimdi fazla ilgi görmese bile kendi kendime eğlence olarak yazcam

Bu kitap için yb günleri salı günüdür!!

Zorla Güzellik~ (Rindou x Y/N)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin