İMPARATORİÇE

İLK DANS

Bana dehşetle bakarken gülümsedim ve etrafımda olan korumalara baktım. "Arabamı getirin,gidiyorum.

Gözlerimi yüzünde gezdirirken gözlerimiz denk geldi o gözlerde bir sürü şey gördüm ancak hepsini darmaduman edebilecek bir şey vardı o da bir babanın kızına duyabileceği nefretti.

Bakışları elindeki telefondan uzaklaştı, bakışları benim yüzümde durunca gülümsedim ve konuşmaya başladım.
"Hiç bir korumama zarar gelmiycek."
Kaşları havaya kalkınca sert sesim ile konuştum.

"Sana nefesin kadar yakınım gittiğin her yerde bulunduğun her toplantıda sana nefesin kadar yakınım, sen istediğin kadar bunu engellemeye çalış ben hep sana nefesin kadar yakın ve senden bir adım önde olucam."

Kaşları gittikçe çatıldı ancak gelen araba sesi ile bakışlarım oraya yöneldi araba biraz uzağımda durduğunda arabaya doğru yöneldim koruma kapıyı açınca içeri girmeden önce sen kez etrafta gözlerimi gezdirdim ve gözlerim Elif'i bulduğunda gülümseyerek konuşmaya başladım. " Aramızdaki haini bu gece güzel bir şekilde ağırlayalım."

Arabaya bindiğimde onun yüzündeki şaşkınlık beni gittikçe mutlu ediyordu.

Araba sonunda hareket etmeye başladığında yüzümdeki gülümseme yerini koruyordu.
.
.
.
.
Evimin büyük salonunda pijama takımlarımı giymiş bir şekilde elimde kahveyle oturuyordum saat 3:20 ydi ancak iki gündür çok yorulmuştum bu nedenle hemen eve gelip kıyafetlerimi değiştirmiştim.

Birden kapı açılma sesi geldiğinde hâlâ elimdeki kahveyi yudumluyordum hiç bir şekilde istifimi bozmazken adım sesleri evi doldurmuştu.

Sonunda adım sesleri tam arkamdan geldiğinde o kişinin sesini duydum , o kişi Elifti.

"Çok yorulmuş olmalısın." Karşıma geçip oturduğunda ona baktım ve hafif bir şekilde gülümseyerek konuşmaya başladım." Öyle." Yüzünde bir gülümseme peydahlandığında dudakları aralandı." Bazen nasıl bu kadar güçlü olduğunu sorguluyorum." Yüzümdeki gülümseme büyüdü ve dudaklarım yavaşça aralandı. " Bazen güçlü olmak zorunda bırakılmak güçsüzlüğün bir göstergesidir Elif."

Yüzündeki gülümseme buruk ve aynı zamanda gururun da izlerini taşıyordu.

Dudakları aralandığında kahvemi nerdeyse bitirmiştim.

"Seni yıllardır tanıyorum Ahsa ve seni hâlâ çözebilmiş değilim."

Gülümsedim ve sessiz kaldım elimdeki kahve bitince bardağı hemen önümde bulunan sehpaya bıraktım.

Gözlerimi kapatacken Elif tekrar konuştu." Davete katılıyor muyuz."
Bu gün bir davet verilecekti bu daveti ben düzenlemiştim ancak onlar bu daveti kimim düzenlediğini bilmiyorlardı, bu davet aslında üç örgütün katılması için düzenlenmişti ama davete bir sürü daha güçlü iş insanları da davet edilmişti ben ise bu davete bir iş kadını rolüyle katılacaktım.

Bunda yanlış bir şey yoktu çünkü zaten Türkiye'nin sayılı örgütlerinden olduğum gibi sayılı iş insanlarından biriydim de.

Elif'in sorusuna cevap verirken arkama rahat bir şekilde yaslandım ve konuşmaya başladım." Hayır."

Yüzü düşmeye başladı çünkü o davete katılmamı istiyordu.

İtiraz edercesine konuştu. "Ahsa oranın gözde isimlerinden birisin ne kadar orada bir iş insanı rolünde olsan da herkesin gözü senin üstünde."
Hepsinin gözleri üstümdeydi çünkü oradaki herkesden daha çok başarılara imza atmıştım kadın ve genç olmam da onların dikkatini daha da çekiyordu.

Elif konuşmasını bitirdiğinde gülümsedim ve konuşmaya başladım." Tamam." Lafımı bitirmeden koltuktan kalktı ve boynuma sarıldı bir an duraksadım ancak sonra ellerim de onun sırtını buldu ben ona hafif bir şekilde sarılırken o bana sıkı sıkı sarılıyordu bir an gozlerim doldu Elif benim en zor zamanlarım da yanımdaydı herzaman bana destek olmuştu ve ben hiçbir zaman onun bana duyduğu sevgiye alışamamıştım.