Bisikletli Bey

4.Bölüm Kafe

'Ama hakim hanım. Benim hiçbir suçum yokki. Bakın ben bir iş adamıyım küçücük kız ile ne işim olur?'Şuan tam bir davanın içindeyim. Bir tane şeref yoksunu küçücük kıza pis ellerini utanmadan sürmüş. Gereken cezayı vereceğim.

'Kapa çeneni sürtük. Senin kızına böyle pis birşey yapılsa hoşuna gider mi!? Yaz kızım. Suçlu Adil Karlı reşit olmayan Nur Öz' ü tecavüz edip mahkemede savcıya karşı hakaretten dolayı muhabbet cazaya çarptırılmıştır' Suçlu şaşkın gözlerle bana bakarken suçlunun yakınları itiraz etmeye başladı.

'SEN NE SAÇMALIYORSUN BE. BENİM OĞLUMUN HİÇBİR SUÇU YOK. KAMERA KAYITLARI YOK MU?'

'Oğlunuz denen şerefsiz küçük kız çocuğunu kaçırıp kameralardan gizli yerde yapmıştır'

'Ama savcı hanım kızım. Bak oğlum kendide diyor. Alkol almış.' dedi babası. İşte bu çok koydu.

'İnceliğiniz için teşekkürler lakin oğlunuz her alkol aldığında bir kız çocuğunu rızası olmadan taciz veya tecavüz ederse ülkemizde namus kalmaz. Ve size yanlış manada bakılır.' açıklamanın ardından babası sesini çıkarmadan yerine oturdu. Annesi ise hala oğlunu suçsuz göstermeye çalışıyor.Mahkeme odasının kapısı açıldı içeriye jandarmalar geldi ve suçlunun bileklerine kelepçeyi takıp götürdüler. O küçük kız çocuğu ve ailesi bana o kadar minnattar bakıyorlardı ki bir an içim burkuldu. Benim yaptığım bu inceliği başka kim yaparki? Küçük kız çocuğu bana sarılmak istedi ama annesi onu tutunca gülüp

'Bırakın gelsin.'dedim.Annesi kızını bırakınca koşarak yanıma geldi kız ve sıkı sıkı sarıldı bana. 10 yaşında daha el kadar çocuğa nasıl kıyıyorlar anlamış değilim. Biraz daha sevdikten sonra saçlarından öptüm. Annesi kızının elinden tuttu ve babasıyla birlikte gitti. Zanlının ailesi ise hala bağırıp tehditler savuruyor. Kimin umurunda. Tek bir cümlem ile onlarında hapise attırabilirim. Ama o kadar acımasız değilim. Bu meslek göründüğü kadar eften puftan değil. Psikolojiniz bile bozulabilir. Güzel meslek ama kurnazlık ve zekilik ister. Salon boşaldı.Sıradaki dava için çağırdıklarında içeriye gelenin yüzü ile kalakaldım. Oda aynı şekilde beni görünce dondu. Gelen Fuat'dı. Yanında bir tane kadın var ve kadın ağlamakdan şişmiş gözleri,kollarındaki morluklar benim canımı yaktı. Kadın bir köşeye geçti, Fuat başka bir köşeye geçti. Şaşkın gözlerle bana bakmaya devam etti. O sırada kadın konuşmaya başladı.

'Savcı hanım ben bu adamdan ayrılmak istiyorum' dedi

'Tamamdır o zaman işlemlere başlayalım'

Yarım saat sonra
Fuat ve eski eşini ayırmıştım. Fuat yalvarsada iş işten geçmişti. Hava yağışlı olduğu için arabam ile gelmiştim. Şoför koltuğuna otrudukdan sonra telefonum titremeye başladı. Arayan kişinin arkadaşım Bisikletli Bey olduğunu görünce gülümseyerek açtım telefonu.

'Alo puslu deniz naber?'

'İyi Bisikletli Bey senden?'

'Aynı. Sana konum atıcağım oraya gel kahve içelim' aslında bu soğukta hiç fena olmazdı.

'Tamam at sen konumu gelirim ben' dedim. Görüşürüz deyip telefonu kapattı. Konum geldiğinde adliyeye sadece on dakika olduğunu gördüm. Lakin umarım onun evine daha yakındır. Bisiklet ile ıslanırsa hasta olur. Arabanın klimasını çalıştırıp kafeye doğru gittim.Geldiğimde o kadar şirin ve tatlı bir yerdiki biran ev gibi geldi bana. İçeriye girdiğimde gözüm onu aradı. En köşedeki masada sigara içiyordu. Onu korkutmak istedim ama yine arkasını dönüp herşeyi bozdu. Beni görünce yüzünde sıcak bir tebessüm oluştu. Aynı sıcaklık ile bende gülünce kalkıp sandalyemi çekti. İnceliği için ona teşekkür ettim. Oda karşıma geçip oturdu. Islanmışa benzemiyordu.Sigarasını küllüğe bastıktan sonra konuştu

'Eee günün nasıl geçti.'

'Biraz iyi biraz kötü diyelim'

'Hmm anlat bakalım'

Ona herşeyi anlattım.Şaşkınca izleyip benim sinirlendiğim yediği yerde küfür edip, mutlu olduğum yerlerde rahatladı. Bir tane daha sigara yakınca ona baktım.

'Bende deniyebilir miyim?' diye sordum. Kaşlarını çatıp bana baktı.

'Gebertirim seni. Ben zaten pişmanım lanet şeyi bırakamıyorum sende başlama'

'Ya bir tane istedik nolur ki versen' dedim. Sonra sinsi birşekilde güldü. Paketinden bir sigara çıkarıp dudaklarımın arasına yerleştirdi.Ben onun ne yaptığını anlamaya çalışırken o sigaranın ucunu yaptı.

'Şimdi dumanı içine çek ve bırak. Orta işaret parmağının arasına al dumanı verirken.' dedi.Dumanı içime çektiğim gibi öksürmeye başladım. O ise benim bu halim hoşuna gitmiş gibi izledi.

'A bu ne be? Sen nasıl içiyorsun sen bunu anlamadım ki?' dedim. Bana elinde tuttuğu su şişesini verdi ve elimdeki sigarayı alıp kendi içti. Tabi ben deneyene kadar o kendi sigarasını içmişti.

'Neymiş. Bir daha sigara içmeyeceksin'

'İçmem zaten bu ne böyle. Bildiğin zehir' dedim ve bir yudum daha su içtim. Boğazım hala yanıyordu. Biraz daha sohbet ettikten sonra o kafenin yanındaki binaya doğru gitti. Demekki evi oradaymış. Bende arabama binip kornaya bastım ve evime gittim.

__________
Şarkı önerin bulamıyorum bir türlü💓💓💓💓💓💗💗💗