Sabah alarm sayesinde uyanıp lavaboda elimi yüzümü yıkadım. İçeri girdiğimde Bisikletli Bey'in su doldurduğunu gördüm. Ne ara uyandı acaba. Sabah saatin 6'sı.Sessizce mutfağa girip onu korkutmak istedim ama o anında arkasına döndü. Ama bir tuhaflık vardı. Arkasını döndüğünde acayip korkmuştu. Adeta gözleri yerinden çıkacaktı. Beni görünce rahatlayıp suyunu içti. Biraz daha mutfakta durduktan sonra sessizliği bölen oydu
'Ben gitsem iyi olur. Hem yeteri kadar ilgilendin. Gitmeden önce birşey soracağım' dedi.
'Tabi'
'Sen hiç böyle daha 7-8 yaşlarında iken Kazım Karabekir parkında bir bisiklet yarışmasına katıldın mı?' sorduğu soru ile donmam bir oldu. Bir ürperti geldi. Acaba evet mi yoksa hayır mı demeliydim? Ne kaybedeceğim ki?
'Evet'
'Peki karşı takımdaki yarışmacı sana 'Bana bisikletli çocuk de'dedi mi?'
'Evet de. Sen neden böyle sorular soruyorsunki?' 1 veya 2 dakika sonra devam etti.
'Ezeli rakibim puslu deniz. Hatırlarmısın yarışmadan sonra sana' Görüşürüz puslu deniz' dediğimi? '
Tabi ya. Bende ne eksik diyorum. O an aklımın önünde geçti biran.Atladığım,unuttuğum yer orasıydı.
' Evet ondan sonra annenin beni rencide edip seni götürmesini' dedim.
'Hatırlıyorum. Ama ben yinede hep o parka gelirdim seni görmek için. Neden bilsin çocuk yüreğim aşkı, sevgiyi. Seni çok seviyordum. Ama sen hiç dışarı çıkmıyordun.Evinize kadar geldim. Kapıyı çalmak istedim ama çekindim, utandım. Herseferindede anneme yakalanıp kulağım sündürüle sündürüle, dövüle dövüle eve giderdim. Annem en sonunda beni zorla Eylül ile evlendirdi. Hatırlarsın. Kısa boylu, kumral, kendini şirin sanan kız. İşte onunla zorla evlendim. Kız beni seviyordu ama ben ondan nefret ediyordum. Senden sonra kimseyi sevmemiştim. 15 yaşıma kadar bekledim seni. 15 yaşıma kadar hergün dayak yedim. En sonunda dayak arsızı olmuştum. İşlemiyorduki şu gönüle. Seni arada bir camının kenarında şarkı söylerken görür ve duyardım.Hatta ses kaydın hala duruyor. Eylül meselesine gelince. Zorlada olsa ayrıldım. Oda hemen başkasıyla evlenmiş ki banane. Sen benim hem kalbimdeki donmuş buzları erittin. ' dedi.Gitmedi.Durdu ve durdu. Dayanamayıp ben konuştum.
'Peki sen bilirmisin o şarkıları beni duyman için söylediğimi. Beni istemediğim biriyle evlendirdiler. Nikahım kıyılırken beni kurtarmanı istedim. Baksana aynısı benim içinde geçerli. Sen benim donmuş kalbimi ısıttın ama o kalp sen olmayınca hep dondu. Artık imkansız. Bizim gibi iki takıntılıdan olmaz. Benim aşka olan inancım bile bitti.' dedim. Evet öyleydi. Artık olmazdı. Benim aşka olan inancım kalmamışken ilişkimiz güçlü ve sağlam olur muydu? Olmazdı. Siz hiç tutkalsız birşeyi yapıştırmaya çalıştınız mı?
' Nasıl yani şimdi... Hiç mi olmaz puslu deniz? '
' Olmaz. Benim peşimde sadist ruhlu eski eşim var. Bana zarar gelmese bile sana zarar gelir'
'Beraber aşarız olmaz mı?'
'Olmaz Bisikletli Bey olmaz.'
'Sen ne kadar olmaz desende ben seni 15 sene daha beklerim. 40 sene belkide yaşlanınca. Sen hala benim içimde yanan o ışıksın. Bırakmam seni. Uzaktan bile olsa koruyacağım seni' Dedi. Ona sarılmam için sol kolunu kaldırdı. Sağ kolu kırılmıştı.
'O zaman son birkez sarılsam olur mu?'
'Tamam' dedim ve yanına gittim. Bana sarılmasına izin verdim.
'Şampuanın hep olduğu gibi. Kiraz çiçeği kokuyor' dedi ve kokumu sesli birşekilde içine çekti.
'Vay anasını. Sen daha sadist çıktın' dedim. Erkeksi kıkırtılar çıkardı ve benden ayrıldı. Gitmesi gerektiğini söyledi. Kapıya kadar götürdüm ve yanağına küçük bir öpücük bıraktım.Ağzı açıldı şaşkınca bana baktı. Konuşmak istedi ama konuşamadı.Gülümsedi ve bisikletine binip gitti. O gidince bende hazırlanıp adliyeye gittim...
_________
Hellüüüü nabersiniz. Koşun yeni bölüm geldiiii 😻😻😻

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bisikletli Bey
Roman pour AdolescentsDüşünsenize. Yoldan geçen siyah bisikletli bir adam görüyorsunuz ve bu adam sizin geleceğiniz oluyor. Karşınızda Bisikletli Bey. İyi okumalar