Bölüm 6: Kolye ve Gerçekler

120 17 10
                                    

"Artık bana burada neler olduğunu anlatırmısın?"
Umarım güvenimi boşa çıkarmazsın lena yoksa benim için çok kötü olurdu.
"Merak etme. Biraz daha sık dişini gittiğimizde yüce sana her şeyi anlatacak"

"Yüce kim?"

Luna yürürken bende onu takip ediyordum. Ağaçlar azalmış yerine yavaş yavaş ahşaptan yapılma evler vardı. Çoğusu iki ya da üç katlıydı. Bazıları daha büyüktü. Güneş batmaya başladığı için evlerin ışıkları yanıyordu. Yürürken yanımızda küçük bir dere vardı dar ama sonu gözükmüyodu. Güzel bir görüntüsü vardı. Luna hala soruma bir cevap vermemişti ve bu beni iyice meraklandırıyordu.

Yüce kimdi ve bana ne anlatacaktı?
Ahşaptan yapılma evlerin arasından yol alırken kasabayı andırıyor gibiydi. Ama kasabadan daha büyük ve modern gibiydi. Arkasındaki büyük dağlar ise daha güzel bi hava katıyordu. Huzur vericiydi kokusu yağmurdan sonraki ferah toprak kokusu gibiydi.

Taş köprüden karşıya geçtik ve patika bir yola geldik. Luna hala konuşmuyordu. Onu takip etmeye devam ettim. Patika yol evlerin arasından ilerliyordu. Ahşaplan yapılma evleri arkamızda bıraktık ve ormanın içine girdik merakım hat safadaydı.

"Tam olarak nereye gidiyoruz?"

İlk soruma cevap vermemişti. En azından bu soruma cevap verseydi.

"Sabırlı ol az kaldı." İlla gizemlimi olmak zorundaydı. Ağaçlar geniş bir yol gibi her iki tarafındaydı. Biraz daha yürüdükten sonra taş köprü çıktı. Taş köprünün sonunda efsanelerdeki gibi olan bir saray vardı. O kadar ihtişamlı olmasada ilk kez gerçek bir saray gören biri olarak çok güzeldi. Köprünün sonuna geldiğimizde kocaman bir iki kanatlı kapı vardı. İki muhafız kapı da nöbet tutuyordu. Kapıya ulaştığımızda kapının iki tarafında da gizli okçular gördüm. Sarayın arka tarafındaki dağlarda da okçular vardı ama kendilerini fazla belli ediyorlardı. Etrafıma biraz daha baktığımda manzaranın eşsiz olduğunu fark ettim çok güzeldi.

 Etrafıma biraz daha baktığımda manzaranın eşsiz olduğunu fark ettim çok güzeldi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Hayal ettğime en yakın olan bu)

Ben etrafımı incelerken Luna konuştuğunda tekrar kapıya baktım.
"Açın kapıyı muhafızlar daha ne bekliyorsunuz?!"
Onlar bana bu kim acaba der gibi beni süzüyorlardı.

"Beni duymadınız mı? Açın şu kapıyı hemen o yücenin konuğu."
Bunu duyunca muhafızlar hemen harekete geçti. İki kanatlı kapı yavaşça açıldı. Ben hala etrafa büyülenmişçesine bakıyordum.
Luna" Hadi, gidelim" dediğinde manzarayı izlemeyi bırakıp Lunaya baktım ve tamam der gibi başımı salladım. Yürümeye başladığında bende onu takip etmeye başladım . Taştan yapılma saray efsanelerdeki gibiydi acaba yüce de kel,beyaz sakallı,kısa boylu,kamburlu birimiydi hayal ettiğim buydu. Sarayın içine girdiğimizde daha da büyülendim.
"Azını kapat sinek kaçar"
Azımın açık kaldığının farkında bile değildim. Lunanın dediğiyle hemen azımı kapattım. Her gün böyle saray görmüyoruz ki tabi azım açık kalır. Tavanın yüksekliği boyumun üç katıydı. Avizeler abartlı ama bi saray için sadeydi.
"Bende sizi bekliyordum hoşgeldiniz"

Gece GüzeliHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin