Selam bebekler🌼
Takıntılı bölümüne başlamadan önce kitabı yeniden yazmaya başladığı mı söylemek istiyorum. Şimdiden keyifli okumalar.💙🧶🩰
Kavurucu sıcak bir yaz ayının tam ortasında küçük yazlık evde kalan çift bebe .genç kadın aniden yatağından doğruldu . Eli doğruca karnına gitti. Yatak sırılsıklam su olmuştu. Bedenine bir ağrı saplandı. Hafif bir inleme ile yanında uyuyan kocasını dürttü.
" Fırat uyan ! Ahhh Fırat." Acı bir çığlık ile kocasını uyandırmaya çalışıyordu. Fırat karısını acı çığlıklarını duyar duymaz gözlerini açmıştı.
Karısının bir eli karnında bir eli sırtına yakalamıştı. Yatakta ki ıslaklığı görünce hızlı bir şekilde yataktan kalktı. Karısına yaklaştı yüzünü avuçlarına alarak . " Sakin ol derin derin nefes al hayatım . " dedi. Karısı dediğini yaptı.
Oda ilk önce ambulans aradı. Onlara durumu anlattıktan sonra gerekli eşyaları sırtına alıp, eşini tutup kaldırdı. Yavaş adımlar ile onu arabaya binmesini sağladı.
"Dayan bir tanem yolda ambulansla karşılaşacağız bu yüzden dişini sık." Karısı başını saklamakla yetindi. Arabayı ambulans ile karşılaşacakları yolla doğru sürdü.
Sonunda ambulans ile karşılaşınca arabadan inip el kol hareketleri yaparak durmalarını sağladı. Karısını apar topar hastaneye götüren sağlık çalışanlarını takip etti.
Hastaneye ulaştıklarında apar topar doğumhaneye almışlardı . Kocası sedyenin yanında koşup onu birlikte içeri girmeye çalıştı, ama karısının durumu iyi olmadığı için içeri almadılar. Fırat korku ve panik ile bir o yana bir bu yana gidip geliyordu.
Sürekli olarak karısının başına bir şey gelmemesi için , kızının da sağlıklı doğması için dua ediyordu. Fırat, kapının önünde umut ile beklerken, küçük bir bebeğin ağlama sesi boş koridorda yankılandı.
Zeynep gözlerini yorgunluktan yarı açık bir şekilde hemşirenin elinde tuttuğu bebeğe baktı. Ağlama sesi ona melodi gibi gelmişti. Hemşire elindeki bebeği genç kadının yanına yaklaştırdı. Zeynep bebeğinin yüzüne bir kaç buse bırakıp incilerini döktü .
Boğazından kaçan hıçkırıklar ile bebeğinin kulağına fısıldadı. " Hoşgeldin 11 yılım. Bu aciz kulu çok beklettin. Ama değdi, şükürler olsun." Diyerek bir öpücük daha başının üzerine kondurdu. Hemşire genç annenin hâline tebessüm ederek bebeği aldı giydirdi. Dışarda bekleyen babasına götürmek için doktordan izin bekliyordu.
Zeynep, " Doktor hanım , izin verirseniz ben çocuğumu babasına götürmek istiyorum." Doktor halsiz kadına baktı. " Emin değilim Zeynep hanım daha yeni doğum yaptınız. Ayaklanmanızı uygun görmüyorum. Doğumunuz çok zor geçti. Dinlemeye ihtiyacınız var. " genç kadının suratının asıldığını gören hemşire ordan atladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TAKINTILI
RandomZümrüt ailesine fazla yük olmamak için arkadaşının yardımıyla kendine sosyete mecrasında garsonluk işi bulur. Ta ki o güne dek. Zümrüt işe başladığında on yedi yaşındaydı. Küçük olmasına rağmen kimsenin ilgisini çekmemişti. Bir kişinin hariç... İtal...