For Eun-Jeong|Jikook|

1

"Bana Jungkook ve Jimin'i çağırabilir misin?" diye nazikçe konuştu, onca şan ve şöhrete sahip olduğu halde oldukça mütevazi, aynı zamanda da nazik olan Alfa Patron Kang Jihoon.

"Hemen çağırıyorum efendim."

Yuvarlak kemik gözlüklü ve oldukça resmi bir giyinime sahip olan asistan, topuklularından çıkan tok seslerle birlikte çalışanların bulunduğu bölüme ilerledi.

"Jungkook, Bay Kang seni odasına çağırıyor."

Alfa beden duyduğu şeyle başını olumlu anlamda salladı ve ne olur ne olmaz diye hazırladığı sunumdaki değişiklikleri kaydetti.

"Jimin'i de çağırıp geliyorum, bizi bekler misin?"

"Tabii ki."

Asistanın adımları, kenarında Park Jimin yazan kapıyı bulurken tıklatıp aldığı izinoe birlikte içeriye girdi.

"Jimin, Bay Kang seni seni çağırıyor."

"Bir dakika bekler misin Ha-rin? Son rötuşları yapıyorum."

Jimin son çizgiyi de attıktan sonra defterini havaya kaldırdı ve çizdiği elbiseye gururla baktı.

Eli iyi iş yapıyordu.

"Bakayım mı ben dee?" diye merakla sordu Ha-rin, sorduğu sorunun cevabını bilse de.

"Har-in...Biliyorsun-"

"İş gizliliği falan filan. Hadi gidelim. Jungkook bizi bekliyor."

"Jungkook mu? Patron bizi neden çağırdı biliyor musun?"

"Maalesef hayır. Gidip öğrenmeye ne dersin canım?"

"Tamam tamam."

Jimin taslaklarını parmak iziyle açılan dolaba koyduktan sonra Ha-rin'le birlikte odadan çıktılar.

Sunum ve tanıtım bölümüne geldiklerinde Jungkook da onlara eşlik etti ve birlikte Bay Kang'ın odasına girdiler.

"Ha-rin bize kahve getirir misin?"

Asistan kız onaylayıp odadan çıkarken, iki çalışanın da merak dolu bakışları alfa patronun üzerindeydi.

"Kahveler gelmeden konuşmaya başlasam iyi olacak sanırım? Bakışlarınız aşırı komik." deyip orta yaşlı insan kahkahası patlattı.

Jimin ve Jungkook da ayıp olmasın diye zoraki bir şekilde gülümserken Bay Kang konuşmaya başladı.

"Sizi buraya aşırı önemli bir şey için çağırdım. Eğer size verdiğim işi yapabilirseniz, hem kendinize hem de markamıza çok büyük katkı sağlarsınız."

İkili daha da meraklanırken, hafifçe öksüren alfa, önünde duran derginin kapağındaki kızı gösterip konuşmasına devam etti.

"Alfa Kim Jennie...Dünyaca ünlü bir model, ikiniz de biliyorsunuz."

Alfa ve omega başını olumlu anlamda salladı. Kim Jennie'yi tanımayan kimse yoktu. Gerek aurası, gerek fiziği, gerekse davranışlarıyla tüm gözleri üzerine çekiyordu. Ancak işi konusunda oldukça oldukça seçici ve titizdi.

Dünyaca ünlü markaların bile teklifini reddetmişliği vardı.

Ne isterse onu yapardı.

"2 hafta sonra bir davet için Seoul'e gelecek. Ve zor da olsa bir görüşme ayarlayabildim. Şimdi size düşen görev ise onu bizimle çalışmaya ikna etmek. Zor ama bunu yapabilecek potansiyelde olduğunuzu biliyorum. Bölümlerinizde en çok güzendiğim çalışanlarımsınız."