1. BÖLÜM

127 14 13
                                    

KİTABIM; FİRUZE İSMİNDEKİ SEVGİLİ OKUYUCULARIMA İTHAFEN 💐

SEVGİLERLE, İYİ OKUMALAR DİLERİM 💐 🤗

SATIR ARASI YORUMLARINIZI BEKLİYORUM 😊
___________________________________

_ 1. BÖLÜM _

Sıcak bir yaz akşamının son günleriydi. Başımı pencereden çıkarmış, yazın bitimi Eylül ayının ise habercisi olan hafif esintili rüzgarın kendi gibi hafif çıkardığı sesi dinliyordum.

Bu her zaman ki adetim değildi tabiki. Çünkü geceleri sevmezdim ben, bana yanlızlığı ve çaresizliği hatırlatırdı geceler.

Her zaman vakit buldukça Üsküdar'ın Boğaz'ı en güzel gören iki katlı ahşap müstakil evimizin penceresinden gün batımını izler ve olmayacağını bildiğim hayaller kurar ve umudumu da hiç kaybetmezdim.

Bugün ise farklıydı benim için, O çok sevdiğim gün batımını izleyememiş fazla mesaim yüzünden yeni bir gün ve yeni umutlar vadeden günbatımını kaçırmıştım.
İçimde ki buruklukla iç çekip derin derin nefes alırken kapının sert ve hızlıca çarpılmasıyla yerimden sıçramıştım.

Üvey babam Kemal'di muhakkak gelen. Bunu anlamam hiç te zor olmamıştı.
Çünkü her eve geldiğinde o şekilde kapıyı kapatır adeta kiminle olduğu bilinmeyen kavgasını ve hırsını kapıdan veya bizden çıkarırdı.

Ayak seslerinin hızla yaklaştığını farketmemle yerimden doğrulmaya fırsatım olmadan üvey babam Kemal seslenmişti:

- Firuze Neredesin ?
- Buradayım Kemal Amca.

Üvey babam kendisine adı ile hitap etmeme sinir olurdu.

- Bak hâlâ Kemal Amca diyor 15 senedir alışamadın. Bana baba diyeceksin, Amca değil..

Evet 15 sene olmuştu hayatımıza gireli, Ben daha 5 yaşındayken Annem Serpil hanım onunla evlenmişti. O zamanlar çok küçük olup hatırlamadığımdan niçin bu adamla evlendiğini anneme bir kaç defa sorsamda pek bir açıklamada bulunmamış biraz sevgi biraz da ihtiyaç diye geçiştirivermişti.

Verdiği cevabı karşılıksız bırakınca Kemal amcam yüzüme dik dik bakmaya devam etmişti:

- Söylemek zorunda da değilsin, keyfin bilir zaten benim babası olduğum tatlı ve güzel bir kızım var.

Evet bahsettiği kızkardeşim Melis'di. Melis Kemal amcamın ve Annemin öz kızı ama benim ise üvey kardeşimdi.
Melis'den bahsettiğinde Kemal amcam evde olmadığını anlamıştı:

- Melis nerede ? Hâlâ eve gelmedi mi ?
- Ben yeni geldim sayılır ama Melis evde değil.
- Kardeşini kurs çıkışı senin almaya gitmen gerekirdi ne için onu yalnız başına bırakıyorsun. Eğer kızımın başına bir şey gelirse bunun hesabını ablası olarak senden sorarım Firuzeee ..

- Ben bugün mesaiye kaldım Kemal amca ayrıca annemde tıpkı benim gibi geç saatlere kadar çalışıp senin gibi yan gelip yatmadığı için babası olarak kızını senin alman uygun olurdu. Onun sorumluluğunu da bana yükleyemezsin ki.

Sinirle sesimi yükselttiğimde, Kemal amcam son derece kızıp, o kızgınlıkla üzerime doğru yürümüştü:

-Annen burada yok kime güveniyorsun sen Firuze?
- .....

Kemal amcamın burnundan soluduğu öfkesini anladığım anda kapı çalmış ve ben kapının çalması ile birlikte bir kaç adım gerilemiştim.
Hemen hiç bir şey söylemeden hızlıca adeta merdivenleri kırarcasına gürültü çıkararak kapıya doğru koşmuştum. Çünkü bu adamın gözü döndüğünde neler yapabileceğini biliyordum. Ve şimdilik de ona karşı koyacak gücün, kendimde olmadığını da biliyordum. Kapıyı açtığımda soluk soluğa kalmıştım. Gerginlikten konuşamıyor ve tepki bile veremiyordum. Bu halimi gören annem ise telaşlanmıştı.

FİRUZEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin