2. BÖLÜM

47 12 5
                                    

İYİ OKUMALAR DİLERİM, SEVGİLERLE 💐 🤗

SATIR ARASI YORUMLARINIZI BEKLİYORUM 😊

_______________________________________

_ 2. BÖLÜM _

Sabah işe gitmek için erkenden uyanmıştım. Hemen hızlıca hazırlandıktan sonra odamdan çıktım. Sabahın çok erken saatleri olduğundan bütün ev ahalisi evde bulunuyordu. Eski işimden bir saat daha erken işe gideceğimden evde en erken ben kalkmıştım. Hem kendime gelebilmek hem de dün akşam ki yorgunluğumu üzerimden atabilmek için her zaman yaptığım gibi güne bir fincan kahveyle başlayarak bahçeye çıkmıştım. Annemin binbir emekle düzenlediği rengarenk çiçeklerden oluşan şirin bahçemizin ortasında ki masanın sandalyesini çekip oturdum. Usul usul kahvemi yudumlamaya başlamışken dün akşam yaşadıklarım aklıma gelmiş ve içim burulmuştu. Çok incinmiştim aldığım cevap karşısında. Bugüne kadar kim olursa olsun hiç bir kimse bana böyle bir tepki ve karşılık vermemişti. İncinmekte de haklıyımdım üstelik. Kim kendisine nezaketen sorulan bir soruya bu şekilde cevap verirdi ki. Bu türünün son örneği olmaya aday bir odun olsa gerekti. Belki de bu çalışan ve patron arasında ki olması gereken normal bir konuşmaydı. Ama ben kendisine karşı farklı duygular hisettiğimden bu kadar incinmiştim. En iyisi bir daha düşünmemekti. Zaten tüm gece bu düşüncelerden dolayı sabaha kadar uyuyamamıştım. Defalarca onu gördüğüm anı hayal etmiştim. Adeta bir videonun sürekli başa sarılması gibi tekrar tekrar gözümün önüne getirmiştim. İsmini bile bilmediğim hatta tanımadığım birinden etkilenmiştim işte. Ayrıca gerçek şuydu ki onu bir daha görebilmem mümkün değil gözüküyordu.

Bu düşünceler içerisinde yoğrulurken kahvemi soğutmuştum. İlk defa görüyormuş gibi elimde ki kahveye bakarken annem yanıma gelmişti. Yüzünde her zaman olduğu gibi insanın içini ısıtan ve huzur veren o tatlı, sıcacık ve kocaman gülümsemesi vardı:

- Firuze, Günaydın Kızım Erkencisin.
- Sanada Günaydın Anne.
- Kızım dün gece eve geç geldiğin için konuşamadık.
- Evet Annecim bu yüzden benimde sana anlatacaklarım var.
Dün işten ayrılmak zorunda kaldım. Ayla Hanım maddi imkansızlıklardan dolayı dükkanı satışa çıkardı. Bundan sebep ben de yeni iş arayışına girmişken, ısrarı üzerine geçici olarak Tuğba'nın Restoran'ında garson olarak çalışmaya başladım. Hem maaşım Modaevi'ndekinden de daha fazla olacak. Unutmadan Annecim dün aldığım yarım aylık maaşım burada, evin ihtiyaçlarını karşılarsın.

Annem benim sözlerimi dikkatlice dinlerken önce üzülmüştü sonra ise ardından tebessüm etmişti. Öncelikle ellerimi avuçlarının içine aldı ve beni sarıp sarmaladı:

- Kızım bütün kazandığını bana veriyorsun yakında Üniversite başlayacak senin ihtiyacın olacak, şuanlık evin ihtiyaçları yok, bu sana kalsın tamam mı benim tatlı Prensesim.

Annem ile karşılıklı sohbetimiz sırasında Kemal amcam gizlice bütün konuşulanları dinleğinden hışımla ortaya çıkmıştı:

- Vay Vay Vay kendi aranızda paraları kırıştırın, bize bir şey koklatmayın, Bana bak kız bundan sonra bana da para vereceksin hatta şimdi vereceksin, bu para benim hakkım.

Hızlıca elimden çekerek aldığı parayı cebine koymuştu:

- KEMAL sen ne yaptığını sanıyorsun, O kızımın kendi kazancı ve hakkı, kızıma bu konuda destek dahi olamazken bunu bize yapamazsın! Buna hakkın yok ..
- Aman sende, bir ihtiyacı olunca ben veririm. Kızım Melis'in kurs aylığı var ne ile ödenecek bunlar. Bu evin Reisi benim ben ne dersem o olacak o kadar, ANLADINIZ MI?
- Evin Reisi sen isen madem ona göre davran, davran da bizde gurur duyalım seninle.

Annemin çok fazla değil bu kadarcık söylemesi bile Kemal amcamın öfkesini kusması için yeterli olmuştu. Hışımla elini kaldırıp mani olamadan annemin suratına sert bir tokat atmıştı. Yetişememiştim işte. Tutup engel olamamıştım. Boşluktaymış gibi annemin suratına çarpılan tokatın sesi hâlâ kulaklarımda yankılanmaya devam etmişti. Kısa süren bu hal geçtikten sonra kendime gelmemle birlikte deliye dönmüştüm. Gözüm hiç bir şey görmüyordu artık. Bu kadarı da fazlaydı. Kemal amcamın üzerine doğru yürüdüm ve haykırdım:

FİRUZEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin