...
"Hoş geldiniz efendim."
Kapıda bizi karşılayan kadına bakmadan kafamı salladım. Elini tuttuğum beden ise gülümsemişti. Tam eğilecekken belinden tutup daha da dikleştirdim.
Anlaşılan bu kadını sevmiyor, mesafeli dursam iyi olur.
Belinden iterek içeri soktuğumda gülümsedim. Kadın bizden uzaklaştığında arkasından sarılıp boynunu öptüm. Huylanarak kaçmaya çalıştığında daha sıkı tuttum belini.
"O kadından uzak dur meleğim, amacının ne olduğunu çözemiyorum."
Gerçekten öyleydi. Düşünceleri tutarsızdı. O yüzden sevmiyordum ama annem memnun olduğu için sesim çıkmıyordu. En ufak bir hatasını bulmaya çalışıyordum haftalardır.
"Tamam."
Kafasını bana çevirdiğinde yanağımı uzattım. Gülümseyerek öptüğünde bıraktım onu. O sırada annem görünmüştü. Gözlerinde oluşan güzel ifadeyle Felix'e bakıyordu.
"Ay sen ne güzel bir çocuksun öyle."
Felix annemin sesini duyduğu an kafasını kaldırıp ona baktı. Sırtını göğsüme yasladığında elimi karnının üzerine koyarak okşadım narince.
"Annemle tanıştırayım seni meleğim, Hyunah. Anneciğim bu da benim bebeğim."
Yüzüne baktığımda yanaklarının kıpkırmızı olduğunu gördüm. Gülümsemem büyürken arkasından çekilerek sırtından hafifçe ittim. Anneme doğru yürümek zorunda kaldığında sırıtmamak için kendimi zor tutuyordum.
Sonunda annemin elini öptüğünde yine bana yaklaştı.
"Ben Felix, memnun oldum efendim."
Zoraki gülümsemesi gülmemi bastırmamı zorlaştırıyordu. Sakince bekledim ne yapacağını.
"Bende memnun oldum Felix'ciğim. Bize katılmak ister misiniz? Çay keyfi yapıyorduk ama açsanız yemekleri ısıtmalarını da söyleyebilirim."
"Biz direkt Yuna'yı alıp çıkalım anneciğim, geç oldu zaten. Uykusundan olmasın o da."
"Yuna uyudu tatlım, beklemekten sıkılınca uyuyakaldı."
Onay olmak için Felix'e baktığımda gerçek gülümsemesiyle kafa salladı. Birlikte içeri girerken annem heyecanla ilerliyordu. Düşüncelerini okumak bana zevk verse de kolumun dürtülmesiyle olduğum yerde durdum..
"Yengen ve o çocuk da burada mı?"
"Muhtemelen."
Yüzünün gerilmesiyle derin bir nefes aldım.
"Korkuyor musun yoksa? Benim hırçın çiçeğim bir andaval ve onun yöneticisinden mi çekiniyor?"
"Ailene saygısızlık etmek istemiyorum ki."
"Emin ol bu ailede kimse senin saygısızlık ettiğini düşünmez. Hiç birimiz onları sevmiyoruz, bunu düşünme."
Yanağına kokulu bir öpücük bıraktığımda bana uyarak ilerledi. Salona girdiğimiz an herkesin düşüncesi beynime dolmuştu.
"Öyle dikilmeyin hadi, oturun rahatça."
Felix oturmadan babam ve amcamın yanına gidip ikisinin de elini öptü. Bu davranışı babamın hoşuna giderken içeriye dedemin girişiyle bende dikleştim. Felix benim yanımda durduğunda onu görmüş, ona gitmek için adım atmıştı ancak elimi karnına koyarak olduğu yerde durmasını sağlamıştım.
"Hoş geldiniz oğlum."
"Hoş bulduk dede. Seni Felix ile tanıştırayım, erkek arkadaşım. Güzelim bu da sana bahsettiğim dedem."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
eira | hyunlix
Non-FictionHwang Hyunjin, gördüğü herkesin aklını okuyup ne arzuladıklarını anlayabiliyordu.