"Gon abartma sadece üşüttüm o kadar iyiyim"
"WHAAGG! HAYIR LEORIO YU ARICAM GELSINLER! BISKY DE YOLDA ZATEN HIÇ MERAK ETME!"
"Gon- öh"
"WAAGGG-"
Gon koşup kapıyı açında Kurapika , Leorio ve Bisky aceleyle yatak odasına girince hepsi birden Killuanın durumunu sordu. Kurapika Killuanın ateşinde bakıyodu , Leorio çantasından bişeyler arıyodu, bisky de Gona bişeyler soruyodu.
"Yaa salın beni- öhö- iyiyim sanki öldük ya"
"Killua kapa çeneni Allah korusun!'
Kurapika bi anne edasıyla Killuayı susturunca ona ayrı bi sinir olmuştu
"T-tamam! Killua sana iğne yap-"
"WHAAAGG HAYIR UZAK DUR BENDEN"
Killuanın bu çocuksu tavrıyla herkes şok olunca Gonda ona sımsıkı sarılan Killua yı sakinleştirmeye çalışıyodu.
"Gon... Killuayı sıkıca tut!"
Leorionun emriyle Gon Killuaya sıkıca sarılıyodu. Killua da içinden 'kahretsin Gon bu kadar kaslı olmak zorundamıydın!?' Diye sayıklıyodu
"YAA GOON! BIRAK BENII!"
"Killua sadece küçücük bi iğne korkma bu kadar!"
"EBEN KORKUYO GON!"
"evet evet görüyorum şuan(!) "
Leorio Killuanın koluna iğne yaptıktan sonra yara bandını yapıştıramadan killua ondan kurtulmuştu
"Killua tamam bitti işte yat dinlen! Dün kendini çok yormuşsun o yüzden halsiz düşmüşsün şuan bana sinirli olma"
"Lanet olsun!"
Killua bişeyler mırıldanıp yatağa uzanınca Gonda Killuanın kabarık saçlarıyla oynuyodu.
"Ah çifte kumrular sizin yaşınızdayken bende flörtümle öyleydim"
"Kes sesini yaşlı cadı!"
"Aman aman hemende utanırmış bidaha yaşlı cadı de ağzını yüzünü dağıtmıyomuyum senin!"
Bisky ve Killua herzamanki gibi zıtlaşırken Leorio da ilaçları ayarlıyodu
Bir süre sessizlik oldu bunu bozan Bisky ve imalı sorusuydu"Ay bu ev çok sessiz küçük bi çocuk olsa hani güzel olmazmıydı?"
Killua bu soru karşısında utanmış ve her zamanki gibi kaba cevaplarından vermişti
"Kes sesini be! Sen ilk önce git evlen sonra karış!"
"Aslında fena olmazdı ya..."
Gon bu soruda biraz düşününce bu Killuayı iyice utandırmıştı
"Salak öyle bişey mümkün değil!"
"Niye yaa"
"Gon kafanın içinde ne var senin?? Ikimizde erkeğiz salak erkekler doğum yapamaz hani"
"A- doğru"
.
.
.
Leorio, Kurapika ve Bisky gittikten sonra ikili her zamanki gibi koltuğa oturup dizilerdeki klişelerle dalga geçiyolardı.
"Bu kadında gerizekalı! Ya madem peşinde biri var polisi arasana ya salak!"
Killua söylenirken Gonun bakışlarını hissedip kafasını sağa çevirdi.
"Killua ben şimdi kabus görürüm yanında uyusam olurmu?"
Gonun nostaljik sorusuyla Killua gülümsedi ve bu senaryoya devam etti
"Ben seni kabuslardan koruyamamki aptal!"
"Biliyorum ama kocamın yanında güvende hissediyoruuum"
Gon elini killuanın beline doladığında hala söyleniyodu
"Yaa Killua hala ilk günki gibi kızarıyosunn"
"ATMA YA KIZARMADIM!"
Yüksek sesle bağırınca vücudum bunu tehtit altında olduğumu var sayıp kaslarımı sıkılaştırıyodu. Bıçaktan daha keskin olan pençelerim yine açığa çıkınca elimi hızlıca Gondan uzaklaştırdım. Bir yıla yakın süikast işlediğim için hala normal yaşamıma alışamadım.
"Özür dilerim Gon... b-ben hala-"
Sözümü bitirmeden Gon bana sarılınca elimi yavaşca tuttup saçlarımı okşadı.
"Biliyorum Killua. Sorun yok"
Gonun beni bu kadar iyi tanıması gerçekten beni önemli biri gibi hissetiriyo.
"Sakinleştinmi kedicik"
"Sensin kedicik Gon!"
"Benim senin gibi tatlı pençelerim yok ama"
Gonun dediği "tatlı pençeler" binlerce insan öldürmüş olmasıda ayrı bi ironiydi. Gon avcuyla ateşime bakınca içimden 'yine başladı' diye geçirdim.
"Iyisin dimi Killua bişeyin yok"
"Iyiyim merak etme sadece üşüttüm o kadar"
"Olsun"
"Bana tatlı diyene bak sen"
"Ben ne alaka yaa"
"Benim için bu kadar endişelenmeni diyorum. Çok tatlı"
Gonun nadiren kızaran yüzüne birax bakınca dalga geçer bi tonda
"Haha bak domates oldun şimdi"
"Ya Killuaaaa"
Bu bölüm nie bu kadar güzel 🥲