22.BÖLÜM (+18)

1.2K 12 0
                                    


Uyanmak istemediğim yatak o kadar çok rahattı ki sağ tarafıma döndüm.

Sonra aklıma bir şey dank etti ! Dağhan.. Beni kucaklayıp evimden çıkarmıştı peki ya sonra?
Gözlerimi açmam ile Dağhan'ı karşımda görmem bir oldu. Sertçe yutkundum ve gözlerimi kapattım, tekrar gözlerimi açtığımda ise yine karşımdaydı.

Gülümseyip bana doğru yaklaşınca ne yapmak istediğini anlayamadım, ama sonra boynumu koklayarak ıslak bir öpücük bıraktı.

"Şimdi kurtul bakalım elimden kurtulabiliyorsan da göreyim"

Kurtulmak isteyen kim be adam, ben seni çok severken nasıl senden vazgeçeyim birden.

"Kurtulmak istemiyorum"

Gülümseyip saçlarımı kulağımın arkasına sıkıştırdı.

"Hadi gel aşağı inelim acıkmışsındır sen. Hem yemek ye hem de anlat bakalım neler oluyor "

Ona direnmek istemiyordum ayağa kalktım ve o da ayağa kalkınca karşısında durdum.

"Ben önce bir duş alsam olurmu"

Elimi tuttu ve yavaş adımlarla odadan çıktık.

"Olmaz! Önce yemek yemen gerek sonra ben seni yıkarım "

Birden durmam ile bana döndü ve ne oldu der gibi bakmaya başladı.

"Ne demek ben seni yıkarım?"

"Baya baya yıkarım "

"Dağhan ben kendim duş alabilirim"

Derin bir nefes aldı ve belimden tutup kendine çekmesi ile vücutlarımız çarptıştı.
Yüzüme doğru yaklaşıp nefesini dudaklarıma vererek konuşmamaya başladı.

"Evet alabilirsin, ama seni ben yıkamak istiyorum. Yaralarından öpmek istiyorum"

Dudaklarıma ufacık bir buse kondurduktan sonra burnumun ucunu öptü ve konuşmamı sağlamadan mutfağa soktu beni.

"Ne yemek istersin"

"Bilmem ki"

Yüzüme bir kaç saniye baktıktan sonra dolaba yöneldi ve bir yerleri karıştırdıktan sonra kapya biber çıkardı. Buzluk kısmından da tavuk alıp tezgaha koydu.

"Tavuk sote yer misin"

Gülümsedim ve başımı salladım.

"Niye güldün?"

"En sevdiğim yemeklerden biri."

Yanağıma ıslak bir öpücük bıraktı ve hızla işe koyuldu. Tavuğu yıkayıp doğramak için kesme tahtasına aldığında bende kapya biberleri yıkayıp içlerini temizledim.

Dağhan elindekileri bırakıp suyu açtı ve beni yanına çekip ellerimi yıkadı havluyu alıp ellerimi kurularken onu izliyordum.

"Sen otur bakalım şuraya"

Beni tezgaha oturttuğun da ağzım açık onu izliyordum. Gözlerini dudaklarımdan çekmeden yanıma gelip işaret parmağını kıvırarak dudaklarımı birleştirdi.

"O küçük ağzın hazır açık kalmışken çok güzel şeyler yapardım ama dua et hastasın ve yemek yiyeceğiz"

O görmeden gülümsedim ve onu izlemeye başladım.

Evet onu çok seviyordum hemde o kadar çok seviyordum ki canımı istese verirdim. Ama onu haketmiyordum benim kim olduğumu bilse beni asla evine bile almazdı, beni asla sevmezdi..

Ben ona o kadar çok aşıktım ki ama o bana sadece yasaktı ben o yasağı çiğnemiştim her ne olursa olsun ona asla ihanet etmeyecektim ama birileri bize ihanet etmeye kalkar ve ayırmaya çalışırsa da hiç düşünmeden öldürürdüm.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Oct 15, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

AHULUMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin