Üzgünü seçmek

1 1 0
                                    

                            /Kaden/
"Kaden,biliyorsun Sana sadece seninle konuşuyor"
"Evet de bunun ne alakası var ki Jenny"
"Hani diyorum ona yemek mi görürsen günlerdir hiç birşey yemiyor hepimiz onun için endişeliyiz"
"Tamam bir deniyom o zaman"
"Ben hazırladım al"
Almasını umarak karavana doğru yürümeye başladım.
Kapıyı tıktıkladım.
"Beni yalnız bırakın"
Yinede girdim.
"Beni yalnız bırakın dedim "
"Bak günlerdir hiç bir şey yemiyorsun senin için endişeleniyoruz."
"Suno geldi mi?"
"Hayır, ama yakında çıkacak mış"
"Peki Minho ne zaman gelicek?"
"Bak biliyorum bu hepimiz için en çok da senin için zor ama kabullenmelisin.Yoksa bu seni daha çok yakar"
"Asıl siz kabullenin o ölmedi"
"Neyse ben yemeğini buraya bıraktım ne olursun ye "
"Hayır"
"Beni biraz seviyorsan yersin başkada birşey demiyorum "
Kapıyı kapatıp çıktım.Jenny ve diğerleri beni bekliyorlardı.
"Yedi mi?"
"Hayır,ama belki yer bir saat filan sonra geri gelip alırım o zaman anlarız zaten"
"Tamam"
Setler bitme aşamasındaydı 3 ay olmuştu ama hayla kabullenememişti.
Rora ise her gün ağlayarak Sana'nın karavanima bakıyor.Axaba neden ağlıyor.Sana bile ağlamayı bıraktı.Sadece bazen ağlıyor ama kendinde bile değil.
"Rora birşey sorucaktım da "
"Tabi sor"
"Neden her gün ağlayarak burda duruyorsun Sana bile senin kadar ağlamıyor artık"
"Çünkü,dayanamıyorum"
Bir saat sonra yemeği almaya ben gidebilir miyim?"
"Malesef ben alicagim,ama neye dayanamıyorsun ki Suno neredeyse iyileşti "
"Bunu söyleyemem"
"Tamam "
Bende gidip işlerimi yapmaya başladım.
"Kaden"
"Efendim,yapımcım"
"Diziyi bitirmek istiyoruz sonuçta Sana bu halde oynayamaz."
"Evet ,siz daha doğru bilirsiniz tabi"
"Rora'ya da söyliyeceğim,ama Sana'ya daha birşey deme tamam mı"
"Tamam"
"Birde Sana yemek yiyor mu?"
"Hayır,ama bugün belki yer şimdi gidip bakicam bende"
"Tamam yerse bana da söyle"
"Tamam"
Hızlıca Sana'nın yanında gittim.
Kapıyı tıklattım.
"Sen kimsin?"
"Benim Kaden"
"Gir"
"Teşekkürler"
Yemeğe baktım ve yemiş.
"Yemeğini yemişsin "
"Evet"
"Artık bu ruh halinden kurtulmalıdır bunu sende biliyorsun"
"Evet biliyorum,ama yapamıyorum Minho..."
"Tamam,sana birşey sormalıyım
Rora sana bir şey söylemek istiyor hergun karavanı izliyor biraz dinlesen"
"Tamam o zaman gelsin"
"Teşekkürler"
Hızlıca çıktım ve Rora'ya koştum.
"Rora seninle konuşmayı kabul etti içeriye gir istersen"
"Sana çok teşekkür ederim Kaden"
Arkadan sadece ona bakmakla yetindim.
 

                             /Sana/
"Sana,sana anlatmama izin verdiğin için sağol"
"Tamam,uzatma sadede gel"
"Tamam,şöyleki ben çok kötü birşey yaptım."
"Ne yaptın"
"Aslında..."
Kapı tıklatma sesi.
"Gir"
"Sana benim yapımcı,diziyi bitirmek istiyoruz senin içinde uygun mu?"
"Evet"
"Tamam ,eğer istersen diye bütün bölümleri bir flaş belleğe aktardık istediğin zaman izleye bilirsin"
"Size çok teşekkür ederim"
"Kaden seni eve bırakır"
"Tamam"
"Hiç birimiz böyle olsun istemiyorduk ama kaderden kaçamazsın"
"Malesef evet,Hayat aynı saklambaç gibidir kimisini ölüm kimisini yaşam bulur"
Yapımcı gidince Rora'ya göndüm.
"Evet ne söyliyeceksen,en son aslında dedin"
"Şey tamam"
"Aslında o ölmedi"
"Ne?"
"Onu ölüm değil yaşam buldu,sana yalan söyledim çok üzgünüm.O an aklım karıştı.Ama  yaşam tarafından bulundu ölüm değil"
Bunu bana nasıl yaptın Rora.



Bir Yolda Kayıp OlmakWhere stories live. Discover now