/Sana/ Set çekimleri bitince karvana geçtim.Kaden arkamdan koşarak geldi. "Sana, yarın Japonya'ya gidiyoruz hazırlan" "Tamam" Kaden gider gitmez uyuya kaldım. Sabah kalkar kalkmaz hazırlandım. Suno dün akşam gitmiş ,tabi onun dün seti yoktu. Kapıyı biri tıktikladi"Gir" "Benim,hazırsan çıkalım" "Hazırım" "Tamam,Minho bekliyor"
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
(Temsili) ... Japonya'ya gelince aklımda hep abim vardı. "Kaden hiç boş vaktim olucak mi?" "Bugün yorgun olursun diye bugün boş,neden ki?" "Biliyorsun abim burda onu ziyaret etmek istiyorum da" "Tamam ,sen abini ara direk oraya gidelim" "Tamam " Hızlıca abimi aradım. "Alo,abilerin en iyisi" "Alo,efendim canım benim " "Abi, biz set için Japonya'ya geldik ve bugün boş Muş eğer müsaitseniz buluşalım mi?" "Tamam,biz şuan evdeyiz planında yok nerde buluşalım?" "Güzel bir hayvanat bahçesi biliyorum oraya gidelim mi?" "Tamam da neden japonya'ya gelip hayvanat bahçesi istiyorsun ki" "Evine dönmeni istiyorum suç mu!" "Bak ,neyse tamam arkadaşların seni izlemiştir zaten konum atıyorum onlarada haber ver unutma" Şimdi ava giderken avlanmak bu galiba.Galiba bile değil bu. "Off tamam geliyoruz bay" Kaden gülümseyerek "Neden abimle kavga edip duruyorsun ki?" "Tabi senin ablan var ve sana sataşmiyo " "Ama sen abone sataştin" "Haklısın ama bosver haksız mış gibi yap " Minho gülmeye başladı.Deli misin sen gardaş. ".... Neden gülüyorsun ki komik birşey yok" "Nasıl yok,Abimle bile tartışıyorsun bide beni suçluyorsun" "Ne zaman" "Her zaman" Off.Herkesden laf yiyorum bune. Çok geçmeden abimin dediği yere geldik.Gayet büyük bir yere benziyordu.Hızlıca indik. Abime koşarak sarıldım. Abim sarılmayı bıraktığı anda Kaden'i n yanına baktı.Yani Minho'ya. "Bu kim?" "Set arkadaşım adı Minho" "Ne işi var burda Kaden'i anlarımda o neden geldi " "Abiiii" "Of tamam" "Merhaba ,Hoşgeldiniz" "Hoşbuldum" Abim Minho'yu sorguya cekmişe benziyor.Hehehe.
/Minho/ Hayvanat bahçesinde yüz ama etrafı izleyen Sana ve Kaden ben sorguyla meşgulüm. "Sana ile aran nasıl?" "Sana'yı seviyormusun?" "Sana'nın partneri olmayı seviyor musun?" "+ Saheler yok değil mi?" "Kaç yaşındasın?" İstesen bile cevap vermessin çünkü her sorunun arasında bir saniye bile yok. Sana hayvanat bahçesinde ordan oraya koşarken ben ise burda sorguya daha doğrusu soru yağmurunda şemsiye açmaya çalışıyordum.Burayı geçmek benimde hakkım.Kaden bana baktı ve Sana'ya birşeyler söyledi sonra ikiside gülmeye başladı. Abi nefes almak için durunca "Kaden ile ilk karşılaşınca ona da böyle sorgu yaptınız mı?" "Hayır, çünkü arabadan iner inmez Sana bana sevgilisi olduğunu o yüzden soru sormamam gerektigini söyledi" "İyide neden ki sevgili ile soru sormamam ayrı şeyler" "Çünkü sorcağım soruları az çok biliyor" "Anladım" Bittim sen sete gidelim sen öyle gör anladın mı beni Lee Sana. ... (Ertesi gün) Sabah erken saatlerde set hakkında bilgi alırken birisi girdi. Çok havalı görünüyordü. Ben bile öyle dediysem yani. Sonra Sana karavandan çıktı. Erkek Sana'nın yanına gitti. Sana ona tıp tıp bakıyrodu belkide içinden sövüyordu. Erkek ise aşıkmış gibi bakıyor sanki içinden benimle çıkar mısın diyordu. Öylece karşımda durarken Suno'nun elini sıktığını gördüm belki başke şeyedir neyse önemli olan şuan bu durum.Normal yürüyormuş gibi yapıp arkadan Sana'nın saçına vurup"saçın bugün çok güzel" Ve beklediğim gibi o an bozuldu ve Sana o tipsiz havalıdan kurtuldu. /Suno/ Minho denen şu çocuğu genelde sevmem çünkü Sana'ya yaklaşıp duruyor.Ama bu sefer helal olsun sana.O kızı ordan kurtardın ya başka da birşey demiyorum.