13

545 32 10
                                    

Otele vardığımızda çabucak duş aldık. Ben üstümü giyinirken mile duşa girdi. Hava yeni yeni kararıyordu. Son olarak üstüme tişörtümü de geçirdim ve telefonumu alıp,sosyal medyaya girdim.

 Son olarak üstüme tişörtümü de geçirdim ve telefonumu alıp,sosyal medyaya girdim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(yazısız düşünüm)
Story çekip,attıktan sonra fan hesaplarında dolaşmaya başladım. Telefonuma gelen mesaj ile WhatsApp'a girdim.

Zeze: Kanka, kulübe gidicez yarın gelir misiniz?

Siz: İçcez mi?

Zeze: Lan yada rakı sofrası mı hazırlasak?

Siz: Oyy rakı dedin beni benden aldın.

Zeze: Tamam diğerleri tamam dedi zaten, sen mileye de sor. Rakı mı klüp mü ona sonra bakarız.

Siz: Tamam askim

Telefonu kapattım ve şarja taktım. O sırada mile, elinde tarak ile duştan çıktı. Üstünü içeride giyinmiş olması canımı sıktı, güzel planlarım vardı...

"Zehra yarın gece klübüne gideceğiz veya rakı sofrası kuracağız, gelecek misiniz?" diye soruyor.

Elindeki tarağı komodine bıraktı, çantasına eğilirken cevapladı, "Sen gidelim diyorsan, gidelim." Klüp değil de rakı sofrası benim için daha cazip gelmişti, kafam şarkı kaldıracak gibi değil şu sıralar. "Rakı sofrası yapacaksak gideriz." dedim ayağa kalktı ve kısaca "tamam" dedi.

"Ben kızların yanına gidicem, gelecek misin?" diye sorduğumda kafasını olumsuz bir şekilde salladı. Tek başıma odadan çıktım ve zehraların kaldığı odaya gittim. Kapıyı açtığında bir bana bir de yanımdaki boşluğa baktı "Mile nerede?" dedi ve yol verdi, içeri girdim.

"Hoş geldin" diyen handeye "hoş buldum" dedim ve yatağa oturdum. Zehra da yanıma oturunca az önce sorduğu soruyu yanıtladım "Gelmek istemedi".

Zehra: Sorun mu var?

Ebrar: Hayır, sadece gelmek istemedi.

Zehra: Neyse, sence ne yapalım?

Ebrar: Rakı abi ya, kafam hiç müzik kaldıracak gibi değil

Hande: Evet,bencede rakı iyi olur. Sadece biz bize oluruz.

Zehra: Tamam o zaman rakıda hemfikiriz.

Hande: Ben diğerlerine haber verim o zaman, yarın için.

Hande, balkona geçince zehra bana döndü ve omzuma elini koydu. "İyi misin?" gülümsedim "iyiyim, gerçekten. Sen nasılsın asıl, biraz durgun gibisin." dediğimde omzumdaki elini çekti. Derin nefes aldı "Biraz garip hissediyorum, kötü bir şey olmadı, ama sanki olacak gibi..." dedi, kollarımı açtım ve bana sarılmasını sağladım. Bir süre sarıldıktan sonra aramızdaki mesafeyi arttırdım. Gülümsedim "merak etme ben kötü birşey olmasına izin vermem zezem" dedim.

Karşılık olarak bana gülümsediği sırada hande içeri girdi. "Herkes tamam" dedi ve elini şıklattı. Daha sonra zehranın asık suratını fark edince, Zehra'nın dizinin dibine çöktü. "Zezem, neyin var" zehra gülümsedi ve bir şeyinin olmadığını söyledi.

Keko ve KarakurtHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin