14

475 27 42
                                    

Sabah çalan telefonum ile gözlerimi açtım. Güneşin odayı fazlaca aydınlatmasından dolayı gözlerimi kısarak,telefonumu komodinden aldım ve telefonu açtım.

-Alo?

-Ebrar çabuk uyan işimiz var

-Ne?

-Ebrar hamileyim

-NE?!

-Şakaydı, ayıldın mı bari? Hande ben

-Handan salak mısın kızım yüreğime indi sabah sabah

-Ayılmıyorsun başka türlü ne yapayım. Neyse hadi kalk. Bana gel.

-Gelim de bir şey mi oldu ?

-Yok be akşam için hazırlık falan işte

-Akşam için neden sabah buluşuyoruz

-Ebrarcım saat 12 ne sabahı

-Anaa.Tamam geliyorum.

-Bekliyorum.

Telefonu kapattığımda göğsümdeki milenin uyandığını yeni fark ettim. Bana bakıyor,gülümsüyordu. Karşılık olarak bedenini vücuduma bastırdım,dudağına öpücük kondurdum."Hadi gidiyoruz" dedim ve yatakta doğruldum.

Arkamdan mile de kalktı, elimizi yüzümüzü yıkayıp odaya geri döndük. Dolapta giyebileceğim kıyafete bakıyordum, birini aldım ve dolabı kapattım.

Mile yatağın üstüne oturmuş bana bakıyordu. "Nereye gidicez" diye sorduğunda elimdekileri yanına bıraktım ve üstüne doğru eğildim.

Ne güzel gözleri var, bana bakıyor olduğu için minnet ediyordum.

"Zehra çağırdı" dedim, geri çekildim ve kıyafetlerimi giymeye başladım.

Mile de kalkmış,giyecek kıyafet bakıyordu.

Arada bana bakıyor, beni süzüyordu. Üstüme jean pantolon geçirdim ve tişörtümü çıkarttım.

Tişörtümü çıkarttığımda bana olan bakışları derinleşmişti. Bana doğru adımladığında, bedenimi ona döndüm.

Aramızdaki mesafeyi sıfırladı,kafasınu boynuma doğru eğdi ve öpücük kondurup geri çekildi.

Gözlerime bakıp gülümsedi "İzlerin geçmiş" dedi, yalandan dudağını büzdü. Dediği şeye güldüm ve flörtöz bir tavırla "Yenisini yaptırmam lazım ya" dedim ve sırıttım.

Bana şaşkın ve kıskanç bir bakış attı. "Kime yaptıracakmışsın?" diye sordu kaşlarını çatarak.

"Ya bir sevgilim var da ona yaptırmayı düşünüyorum" dedim, sırıttığımda o da sırıttı.

Aramızda zaten mesafe yok denecek kadar azdı. Dudaklarımı dudağının kenarına sabitledim.

Nefes alış verişi derinleşmişti, gaza gelmiştim. Dudağımı dudağına sürterek konuştum. "Sana da lazım" dedim.

Dudağının kenarından dudağına geçiş yaptım,büyük bir yavaşlıkla dudağını öptüm. Geri çekildim tepkisine bakmak için, gülümsüyordu.

Ellerini çıplak bedenime götürdüğünde irkildim, nefes alış verişimin arttığını fark edince gülümsedi.

Ama kendisi de benden farksızdı...

Dudaklarını tekrar öpmeye başladığımda bedenimdeki elleri hareket etmeye başladı.Nefessiz kalınca dudaklarımızı ayırdım. Bana bakıp gülümsüyor, saçımda durdurduğu elleri ile saçlarımı okşuyordu. 

Aklımda dün beni ekmesi ve zehraların yanına tek gitmek zorunda kalmam gelince sormak istedim."Dün neden zehralara gelmedin?" diye sorduğumda saçlarımdaki elleri bi süre duraksadı.

Keko ve KarakurtHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin