Keko ve Karakurt

31

Aylar sonra mı:)) İyi okumalar.

*

*

*

Zaman atlaması*

Ebrardan

Artık idmanlar başlamış ve hayatımıza profesyonelce devam etmemiz gerektiği için mile ile aramıza bir sınır çizmiştik. İdman içerisine ilişkimizi yansıtmadan takım arkadaşı olarak davranışlar sergiliyorduk. 

Olması gerektiği gibi her şey tıkırındaydı. Mile ile ilişkimin güzel olmasının yanı sıra, takım olarak  fazlasıyla motive ve zindeydik.

Mile ile son tartışmamızdan sonra her şey oldukça iyi ilerliyor, kötü günleri geride bırakarak sadece geleceğimize odaklıydık.

Şimdi de her zamanki gibi milenin sürüklemesi üzerine idmana erken gelmiş, diğerlerini bekliyorduk. 

Yarınki maça son derece iyi hazırlanmıştık takımca. Son antrenmanlarımızı yapıp her şey düşündüğümüz gibi giderse 3-0 rakibimizi yeneceğimizi düşünüyoruz.

Tüm bu düşüncelerimin uçup gitmesi aniden kafama gelen bir cisim yüzünden olmuştu.

Cisim dediğim de toptu.

Topun geldiği yere kafamı çevirdiğimde aslı vardı. Aslı poziyonunu almış adım atsam depar atacak gibi duruyor ve gülüyordu. Diğer yandan milenin sesini duymam ile sahte bir kızgın bakış attım. 

Ebrar: Sen benim sevgilimsin kızım, bari sen gülme ya

Aslı: Ağlama ebrar!

Mile: Üzgünüm sevgilim

Ebrar: İntikam soğuk yenen bir yemektir aslıcım

Aslı: Bu havada soğuk iyi gider ebrarcım sağol

Ebrar: Göreceğiz hanımefendi

İşaret ve orta parmağımı önce gözüme sonra aslının olduğu tarafa doğru tehditkar tavırla yönelttim. Daha sonra triple milenin olduğu yere gittim. 

Sinir olacağını bilerek konuşmaya başladım. "Bir gülmediğin kalmıştı Vargas."

Cümlemin bitmesiyle mile olabildiğince kaşlarını çatarak bana baktı. "Ben neden şimdi Vargas oldum ya." dedi.

"Benim kafam acıdı,sen gülüyorsun." dedim ve dudağımı büzerek bakmaya başladım. O da üzgün bir şekilde bakınca "öp geçer." dedim.

Mile son dediğim şeyden sonra hızla dudağımı öpüp geri çekildi. "Görmesinler." demesine karşılık dediğini onaylar bir şekilde gülümsedim.

Herkesin gelmesiyle Dani de geldi ve daire oluşturarak daninin etrafında toplandık.

Dani bir kaç şeyden bahsettikten sonra bireysel olarak çalışmaya başladık.

Bir süre bireysel çalışmalara devam ettikten sonra manşet maçını yapmak üzere çalışmamıza son verdik.

Su ve besin değeri yüksek olan sporcu atıştırmalığını alıp benche oturdum. 

Ufak bir molanın ardından manşet maçı başlayacaktı. 

Ben de aldığım atıştırmalığı yiyordum ki yanıma Hande oturdu.

Hande: Nasıl gidiyor?

Ebrar: İyi handanım, senin nasıl gidiyor?

Hande: İyi gidiyor ufak tefek ağrılarım vardı onun için tedavi görüyorum zamanla daha iyi oluyorum.