1. Bölüm

66 7 7
                                    

Hastane duvarlarının zaten hep kasvetli bir havası olurdu.

Hastane koridorlarında bir ileri bir geri gidip yerinde duramayan insanlar, günlerdir uyumayıp uykusuz kalanlar, ağlayıp kendini yere atan insanlar bir yana acılar içinde umutsuzca ölmeyi bekleyen insanlarla doluydu.

Acı ve umutsuzluk veren kasvetli bir havası vardı bu hastanenin. Bunları görmeyi bu havayı solumayı ne kadar sevmesem de alışmıştım artık.

Belki de onlardan biri bu havanın bir parçası olmuştum zamanla.

Bu sefer kendimi gerçekten yalnız hissediyordum. Kimse yoktu yanımda bir destek olanım, en azından nasılsın diyenim yoktu yapayalnızdım.

Artık benim iyiliğimi düşünen benim için her şeyi yapmaya hazır annem bile beni düşünemezdi. O kablolara bağlıyken gözünü açamazken nefes bile zar zor alırken o ne yapabilirdi ki.

Annem orada bunlarla savaşırken ancak ben düşünebilirdim annemi, sadece ona bunu borçluydum. Annem benim için her şeyi yapmışken ben onun için uykusuz kalabilmeliydim. Güçlü olmalıydım annem için annemi rahat ettirebilmeliydim.

Herkesin annesi değerliydi ama benim annem ayrı bir değerliydi; çünkü benim annemden başka kimsem yoktu.

Şu hayatta annem tekti benim için hayatımdaki tek insandı, hayatım annemdi ve şimdi o konuşamıyor o güzel gözlerini açamıyordu.

Biliyordum bir gün nefeste alamayacaktı biliyordum ama bilmiyormuş gibi yapıyordum belki de bu beni rahatlatıyordu. Ya da belki de bir umut kırıntısı vardı içimde.

Şimdi annemin yanına oturmuş yumuşacık elini tutuyordum. Her zaman sıcak olan eli artık soğuktu.

Yüzüne bakıyor ve son kez görüyormuşçasına en ince ayrıntısına kadar inceliyordum.

"Üşümüşsün anne ısıtırım şimdi ben seni" dedim duymayacağını bile bile.

Annem bana hep öyle derdi ısıtırım şimdi ben seni gözlerimden istemsizce yaşlar boşalmaya başladı.

"iyi ki varsın anne ,özledim, seni çok özledim anne bana bakan gözlerini, sıcacık ellerini özledim konuşmanı özledim anne sesini özledim ama sen üzülme tamam mı ben çok iyiyim hep sözünü dinliyorum."

Derin bir nefes aldım. Annemin yanında ağlayıp onu üzmek istemiyordum.

Gözlerimdeki yaşı sildim ve tam konuşacaktım ki içeri hemşire girdi.

"artık çıksanız iyi olur hanımefendi" başımı usulca salladım.

Son kez annemin yüzüne bakıp "seni seviyorum anne şimdi gidiyorum ama ben hep buradan sana bakacağım merak etme ben hep yanında olacağım" dedim ve annemin yanağına bir buse bıraktım.

Oturduğum yerden kalkıp annemin her şeye rağmen güzel olan yüzüne baktım tekrar, sonra bıraktım ellerini usulca ve zar zor çıktım o odadan.

Çıkar çıkmaz annemin yanında ağlamamak için kastığım gözyaşlarım indi tek tek yanağıma, uzun zaman sonra ilk defa ağlıyordum.

Kapının hemen yanına çöktüm kaldım. Doktorun söylediği kulamda çınladı tekrar ve tekrar "umut yok yapacak bir şey kalmadı"

Umut yok umut yok umut yok umut yok...

Umut bir beklentidir ve umut olmazsa hayattan bir beklentin kalmaz. Benim tek umut kaynağım annemdi ve artık o da...

Ayağa kalktım ve annemi gören camdan anneme baktım ve birden anneme bağlı olan makine ötmeye başlayınca donup kaldım.

Ne yapacağımı bilmiyordum elim ayağıma dolaşmıştı. Ağzımdan tek bir kelime çıktı.

"ANNE"

O an içimde anlam veremediğim bir şeyler koptu...

...

Anlattıklarımdan bir çıkarım yapıp önündeki not defterine bir şeyler yazan psikiyatrist Gönül hanıma baktım...

İç çektim kendi kendime, yorulmuştum yaşadıklarım beni bitirmişti. Dinlenmem gerekiyordu, rahatlamam konuşmam o yüzden buradaydım; üstümdeki yükü atmak için ama her şeyi tekrarlamak içimi acıtmıştı.

Doktor defterden başını kaldırıp bana bakınca derin bir nefes aldım ve devam ettim.

" Ve öldü o öldü "

Kafamı önüme eğdim, bu olay artık beni üzmüyordu ama yorulmuştum.

"Yoruldum hiç olmadığım kadar içimde bir his var sana rahat nefes aldırmayan bir boşluk var dolduramadığım."

Burnumu çekip doktorun bana uzattığı bardaktan bir yudum aldım.

"Ustaya sormuşlar her şeyi kaybettik ne yapacağız, usta cevaplamış çay koy yeniden başlayacağız.

Esin biz senle yeniden başlayacağız varlığına alıştığın bir insanın yokluğu çok kötüdür biliyorum ama bir yerde takılıp kalamazsın beraber ilerleyeceğiz tamam mı ve bu bizim ilk adımımız olacak" kafa sallamakla yetindim.

Oturduğum yerden kalkıp kapıya doğru yönelmiştim ki benimle birlikte kalkan doktor beni durdurdu ve sıkıca sarıldı.

İçimdeki acıyı çekip almak istercesine.

Bende kollarımı ona dolayıp sıkıca sarıldım birine sarılmayalı uzun zaman olmuştu biraz olsun rahatlatmıştı.

Gönül doktor kulağıma doğru eğilip fısıldadı "yeniden başlayacağız" ...

🤍🤍🤍

Arkadaşlar bu bir başlangıç bu işlerde yeniyim. Bana bir şans verip hikayemi okuyup düşüncelerinizi veya bende gördüğünüz hataları yazarsanız çok sevinirim. ☺️

RUH EŞİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin