The Night We Met-TaeJin

4-Aurora

"Seokjin."

"Noluyor?"

"Aslında uyandırmaya kıyamadım ama açsındır diye düşündüm."

"Şafak vaktinde mi?"

"Evet."

Rosa konuşurken yataktan kalktı Seokjin. Zaman atlamamıştı. Gerçekten ait olduğu yer burası mıydı?

"Sen iyi misin?"

"Evet. Evet iyiyim."

"Orman biraz karmaşık olduğundan sana eşlik edeceğim. Hazırlan aşağıda bekliyorum."

"Tamam."

Odada tek kalınca Taehyung geldi aklına. Söylediklerini rüyasında mı gördü yoksa gerçekten yaşandı mı?

"Geldim Rosa."

"Biz gidiyoruz Taehyung."

"Nereye?"

"Ava."

"Seokjin gidemez."

Açlıktan düşünemiyordu Seokjin. Göz devirerek çıktı evden. Ormana girecekken önüne geçen Taehyung ile durmak zorunda kaldı.

"Gidemezsin dedim."

"Neden?"

"Köleler efendilerine sormadan bir adım dahi atamaz. Bunu unutmuş olamazsın. Bana sordun mu?"

"Ben senin kölen değilim."

Taehyung'un kırmızı gözleri koyulaştı. Seokjin hızla göğsünden itilmesiyle arkasındaki ağaca çarptı sırtını.

"Taehyung ne yapıyorsun?!"

Rosa önüne geçerken Seokjin ayağa kalkmaya çalıştı. Kemiklerinin kırıldığına emindi.

"Çekil."

"Kendine gel. Yıllardır onu bekliyorsun!"

"Kölemle benim arama girme."

"Ona olan öfkeni anlayabiliyorum ama-"

"Rosa."

Gözlerine birkaç dakika baktıktan sonra çekilmek zorunda kaldı Rosa. Seokjin korkuyla üzerine yürüyen adama bakıyordu sadece.
Çarptığı ağaçtan güç alarak ayaklandı.

"Sözümü dinlemezsen acı çekersin. Anladın mı?"

"Özür dilerim..."

Taehyung'un gözündeki nefreti hissediyordu Seokjin. Önceki gibi kendisine sevgiyle bakan o kişiyi geri istiyordu. Ağlamaya başladı yüzünü kapatarak.

"Ağlayıp durma."

"Gitmek istiyorum."

"Eve geç."

Sırtını tutarak eve doğru yürümeye başladı. Taehyung ve Rosa gözden kaybolurken Soo koşarak geldi yanına.

"Seokjin ne oldu?"

"Sonra konuşalım mı?"

Zar zor içeri girdikten sonra Taehyung geldi ardından. Soo üzerine yürümeye başladı sinirle.

"Ne yaptın ona? Ne söyledin?!"

"Sana hesap vermeyeceğim Soo. Çekil önümden."

"Abimi ilaç olarak kullanıp üstüne bir de yaraladıysan hesap vermek zorundasın!"

"Onun sahibi benim. İstediğimi yaparım. Unuttun sanırım?"

"Yapamazsın.. Onu benden daha çok bekledin. Canını nasıl yakarsın?"