Schlimazel

33 7 1
                                    

Bir yandan önsezime bakıyor bir yandanda ne yapacağım diye düşünüyordum. Kafa karışıklığı ile üstümdekileri çıkarıp hafif birşeyler giyip yatağa yatmak istedim. Biraz sonra kendimi yatakta bulmam bir olmuştu hangi ara gelmiştim veya hangi ara üstümü değiştirmiştim kafam çok dalgındı ve acilen uyumam lazımdı.
...............................
Sabah uyandığımda dışardan sesler geliyordu bağrışma sesleri? Ne oluyor lan diye yataktan fırladığımda üstüme dolaptan rastgele şeyler geçirmiştim.

Yani şimdilik iyiydi. Çok düşünmeden dışarı çıktığımda havaya bulutlar çökmüş insanlar ordan oraya kaçıyorlardı. Çoğu insan meydandan aşağıya doğru koşuyorlardı bende oraya bakarken tanıdık bir sima görmüştüm,
Kaşif Amber'i hızlıca insanların arasından geçerken Amber telaşlı bakıyordu ne olmuştu? Yoksa...hayır hayır bu olamazdı olmamalıydı.
Amber'in yanına varmaya yakınken havada uçarak gelen kısa sarı saçlı beyaz elbiseli bir kız görmüştüm,hiç buralı gibi değildi odamı benim gibi başka biyerden gelmişti? Amber ve o kız fark etmesin diye bir yandan kolonun arkasına doğru hızlıca ilerliyor bir yandan kafamdan düşünceler geçiriyordum kafamı sadece 5 saniye çevirdikten sonra bir alkış sesi duymamla kafamı çevirmiştim o gelmişti Kaeya gelmişti! Şükürler olsun zarar görmemişti şuan yanına koşup mutluluktan boynuna sarıla bilirdim ama kalıp izlemem gerektiğini anladım. Birşeyler konuşuyorlardı ama ne? Kısa bir saniye sonra merdivenlere doğru yürümeye başlamışlardı bende doğal olarak onları takip ediyordum. Biraz daha ileri gidince nereye gittiklerini anlamıştım Favonius Şövalyeleri Karargahı hep girmek istediğim ama bir kılıç sallayamadığım için bile vaz geçtiğim yerdi. Gönül isterdi onlarla özellikle onla çalışayım ama malesef bu becerilerle pek mümkün değildi. Daha fazla düşünmeden hızlıca ordan uzaklaşıp Mondstadt'tan ayrıldım,biraz açık havada kafa dağıtmak istiyordum her zamanki gibi gezer gezer dururdum EjderSırtına bile giderdim ama hala Liyue'ye gitmiyordum sanki hala Mondstadt'ta kalmam lazımdı ama niye?
----------------------
Hava kararmasına yakın eve dönmüştüm ama ne kimse beni sormuş nede merak etmişti. Tamam kabul ediyorum geldiğim günden beri ilgilerinin bende olmasinı seviyordum ama bu hani sürekli ilgileri bende olucak gibi değildi...aralarından sadece birisinin benimle ilgilenmesi çok hoşuma gidiyordu. Ama oda bugün yoktu enson meydanda görmüştüm ama ben onu izliyordum o beni görmuyordu bile...
Bunlarla içimi karartmaktan vazgeçip geldiğimden beridir hiç gitmediğim yere gitmeye karar verdim,Meleklerin Payına ciddiyim hiç gitme ihtiyacı duymamıştım ama zaten alkol kültürümde yoktu? Veya vardı ama ben hatırlamıyordum. Evde oturduğum koltuktan kalkıp odama doğru gittin ve ordan mora alıp evden çıktım,yakında kılıcı daha iyi kullana bilmem için eğitime başliycaktım sonkez kafam rahatken böyle birşey yapsaydım iyi olurdu.
------------------
Meleklerin payı o kadarda kalabalık değildi,demekki şanşlı günümdeydim barmenlik yapan dilucla sadece merabalaşıp benim ne içmek istediğim dışında ağzımızı bıçak açmamıştı. Ben onu tanımadığım için birşey diyemiyordum. Eee biraz sert bi tipe benziyordu herhalde içten içe tırsmıştım neyse istediğim içiceği alınca yukarı çıkmıştım yukarda en fazla 1 2 insan vardı ama onlarında kafası...iyi değildi. Evet hepsi hatırlamiycağı dünyalarına girmişti. İnsanları incelemeyi bırakıp güzel bir masa bulup yerleştim...e şey ben niye yalnızdım? İnsanlar bu tarz yerlere hep kalabalık gelirlerdi sohbet ederlerdi...ama ben yalnızdım yapa yalnız. Hemen 1 günde bu kıvama geldiğimi fark edip silkelendim ve içiceğimi kafama dikip ayaklandım hızlıca eve gidip kendimi bi kaç gün dışardan uzak tutmalıydım. Diluca iyi geceler diyip ayrılmıştım. Eve yakınken canımın eve gitmek istemediğini fark edip en sevdiğim şeyi yapmaya karar verdim. Bir dalda oturmak. Evet bir ağaç dalında oturmak hem kafamı dağıtmama hemde 1 saat bile olsa rahat bi kafayla uyumamı sağlıyordu. Bende bunun için en uygun olan yere gitmeye karar verdim,Rüzgaralan'daki o büyük ağaca.
----------------
Yanıma az eşya alıp yola çıkmıştım 5 dakka yürüsem orda olurdum zaten.
Sadece yol yürüyürü bitmiyor gibi duruyorduki buda beni baymıştı ve en sonunda yokuş aşağı gitme fikri aldım.
En sonunda vardığımda kimseler yoktu hemen tırpanıp kendimi ağaç dallarına bırakıp gecenin sessizliğinin keyfini çıkarttım...

Yazardan:
Buraya kadar okuyan yorum yapan vesayre vesayre herkese teşekkür ederim<3. Normalde baya bölüm atmayı planlordum ama bölüm başlıkları bulma konusunda sıkıntı yaşıyorum;)
Sabahta bir bölüm yazıp atmayı düşünüyorum olmadı her cuma cumartesi ve pazar günleri bölümler atarım.
Tekrardan bu kitabı okuyan,yıldıza basanmı neyse artık hehe,yorum yapan herkese teşekkür ederim.
(Bu işlerde biraz kötüyümdür)

Kayıp TanrıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin