1. ŞEYTAN VE DÖRT BÜYÜK GÜNAH

8.8K 435 612
                                    


ig/ acikyarada
tw/ diorsvision

ig/ acikyaradatw/ diorsvision

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Ve tarih o günden beri yazar.
Kızlar, annelerinin kaderini değil,
isimlerinin kaderini yaşar.



Imagine Dragons, Enemy

1.  ŞEYTAN VE DÖRT BÜYÜK GÜNAH



Kayan bir yıldız, düşen bir gözyaşı.

Korktum, her zaman sevdiklerimi kaybetme korkusuyla büyüdüm. Bazenleri küçük bir çocukken boş tavana gözlerimi diker, saatlerce düşünürdüm. Kaybetmekten korktuğum herkesi kaybedersem nasıl birine dönüşürüm diye? Kontrolu kaybeder miydim diye... Ya da en dibe çöküp kendini kapatır mıydım? Saatlerce cevap arardım sorularıma, bazense paranoyaklaştığımı sanardım.

Ve ben sevdiğim herkesi kaybetmiştim.

Dışarıda devam eden bir hayat vardı, fakat alışılmışların dışında, yeni belirlenen yasalarla kontrol altına alınmaya çalışan bir hayat. Her ne kadar buna hayat denilebilirseydi.

Dışarıda bir hayat değil, savaş vardı.

Dünya'nın sınıf ayırmaya başlamasıyla bu sorun ortaya çıktı. Sorun beraberinde farklı problemleri de getirdi. Yanlış biyolojik dizilimleri, mutasyonları, farklılıkları...
İnsanları ikiye ayırdılar; Asil ve Asi olmak üzere. Yüzyıllar önce, ülkemizde, hatta dünyamızda 1700'lü yıllara dek uzanan bir hastalık var. Bir patlama sonucu yayılan kimyasaldan dolayı bazı insanların kanımda özel bir antikora saptandı. Ve dünya çapında özel, gizli kuruluşlar açılmasına sebep oldu.

Asi olan kişilerden kolayca kurtulabilmek için Mavisel isimli bir mekân açıldı. Bu şekilde bu mekân ünlenerek çoğu insanı içerisine çekti. Bazı insanlar sessizce ortadan kaldırıldı, ailesinin haberi bile olmadı. Bazılarıysa sebepsiz yere bir suç işlemiş gibi gösterildi, kimliği belirsiz kişiler tarafından öldürüldüğü söylenildi. Haber yapıldı. Halkın bundan haberi yoktu, belki devletinde.

Ama tek bir doğru vardı. Bu şeyin arkasındaki kişi, ülkeyi yok ediyordu.

Sessiz sedasız.

Bütün bu olaylarlara rağmen, nefes boşluğundan intikam akan kalbi durmuş bir kız çocuğu vardı. Zihninde çınlayıp duran vahşet, kızı kayalıklara vurarak geçmişinin esiri yapıyordu. Gırtalığına kadar geçmişine gömülmüş bir kız çocuğu vardı.

O kız çocuğu bendim.

Dünyam doğdumdan beri bulanıktı, doğdumdan beri gözlerim yaşlıydı. Sebebi buydu. Yönümü bulamıyorum, savruluyorum. Parçalanıyorum, yok oluyorum. Ama hala nefes alabiliyorum. Günün sonunda kulaklarımın içinde tek bir cümle çınlıyor.

ASTERYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin