14

299 28 22
                                    

Genç adam hızlıca faytondan indi, bir sürü haydut tarafından durdurulmuşlardı. Belinde ki kılıca gitti eli, sonra ise korku içinde ona bakan eşini buldu gözleri. "Sakura, sakın faytondan inme. Gözlerini kapa ve beni bekle." Faytonun kapısını kapatarak yavaşça askerlerinin yanına ilerledi.

"Neler oluyor burada? Canınıza mı susadınız? Ya da zevksiz hayatınız da biraz zevk almak için mi yolunuz buraya düştü?" Haydutlar hafifçe geri çekildiler, şapkalı bir adam yavaşça öne çıktı. "Bizim olanı vermeni istiyoruz, tanrının kılıcı." Genç adam kaşlarını çattı. Neyden bahsettiklerini anlamaya çalışıyordu. "Ne saçmalıyorsu-"

"İmdat! Sasuke!" Genç adam hızla arkasını döndü. "Sakura!" Genç kadını bir adam belinden ve boğazından tutuyordu. Genç adam hızlıca oraya doğru koşunca bir anda sis oluşarak ortadan kayboldular. Genç adam etrafa korkuyla bakıyordu. Neler olduğunu anlayamamıştı, askerler korkuyla birbirleriyle konuştuğunda Sasuke arkasını döndü. Öteki haydutlarda bir anda ortadan kaybolmuşlardı. Hiçbir şeyi anlayamayarak dizlerinin üstüne çöktü.

Genç kadın gözlerini zorlukla açmaya çalıştı, nerede olduğunu anlayamasada yumuşak bir yatağın üstünde olduğundan emindi. Sonunda zümrüte benzeyen gözlerini yavaşça araladı. Çatısı camlarla kaplı olan bir yerdeydi, bulutlar yavaşça ilerliyorlardı. Mavi gökyüzü ışıltılı ve capcanlı genç kadını karşılıyorlardı.

Yavaşça yataktan doğruldu, üzerinde bugün ki giydiği kıyafetler yoktu. Onun yerine güzel bir gecelik vardı, neler olduğunu çözmek ister gibi etrafına bakıyordu. Ortam beyaz temalı süslenmişti, san ki tam istediği gibiydi. Onu açacak renkler ile donatılmıştı.

"Odayı beğenmiş gibi görünüyorsun?" Yandan gelen ses ile o tarafa döndü genç kadın.

Kim olduğunu sorgularcasına adama baktı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Kim olduğunu sorgularcasına adama baktı. Genç duruyordu belki ondan en az bir iki yaş büyük gibiydi. Beyaz parlayan saçları ve gökyüzüne benzeyen gözleri ile insanın ruhunu besliyor gibiydi. "Sen... Kimsin? Neden buradayım?" Diyerek etrafa bakındı Sakura. Adam yavaşça yanına yaklaştı, "tanrının kollarındasın Sakura Haruno Uchiha. Bir azizenin olması gereken yerdesin," Hafifçe gülümseyerek konuşmuştu.

Genç kadın afallayarak adama baktı, tanrı? Azize? Hiç bir şeyi anlayamayarak bakıyordu kadın.

"İkinci bir şans verildi ona, Kutsal Tanrının kızına. Yüreği darmadağın olana. Dünyanın ilkinde ve sonrasında yaşayan kadına bir şans verildi. O sizin öncünüz, o sizin azizeniz." Bu Rower kutsal kitaptan alıntıydı Elar saresinin 2.sayfasındandı. Genç kadın bir şeyleri toparlamaya çalışırken başına ağır bir sancı girerek tuttu başını.

"Yavaş yavaş her şeyi hatırlayacaksın Azize. Buraya ait olduğunu hatırlayacaksın, o karnında ki çocukların buraya ait olduğunuda." Genç kadın şaşkınca elleri karnına gitti. Bu da ne demek oluyordu? Azize? Çocuklar? Neler oluyordu!? Korkuyla irkildi genç kadın. Bakışlarını yere indirdi, "Sen... Yüce papasın değil mi? Robert collera." Hafifçe başını kaldırarak karşısındaki adama baktı.

"Seni de tanıyor muydum?" Üstünde bir gariplik vardı genç kadının. Adam usulca başını salladı, "benim sevgili Azizem... Biraz dinlenmelisin." Adam kapıya doğru yavaşça ilerledi, son bir defa arkasına bakıp gülümsedi. "Her şey yerli yerine oturduğunda sana bütünüyle anlatacağım." Yavaşça kapıyı kapattı. Genç kadın kendini yatağa bıraktı ve tavana izlemeye koyuldu, bir yandan da karnını yavaşça sıvazlıyordu. Hamile olduğuna bile sevinemiyordu bu halde.

Genç adam sinirle etrafta dönüyordu, velihat prens onu kraliyet muhafizlarıyla göndermediğinden küçük bir odanın içinde hapsedilmiş gibiydi. Velihat prens ise camdan bakarak ciddi bir şekilde dışarıyı izliyordu. "Karım şuan ne hallerdedir ama ben bu velihat prens sikiğiyle şuan buradayım!" Sinirle çıkıştı kendi kendine.

"Şuan bu halde gitsen bile bir boka yarayacağını zannetmiyorum sevgili dük. Karınızı ne olduda bu kadar düşünür oldunuz anlamıyorum?" Bunu demesiyle bir hışımla genç adam velihat prense doğru döndü. Sinirlerine daha fazla hakim olamayarak onun üstüne doğru yürüdü, omzundan tutup kendine çevirdi ve gömleğin yakasından tutarak yumruk yaptığı elini havaya kaldırdı.

"O benim karım! O benim ailem! Onun için endişelenmeyeceğim de kimin için endişeleneceğimi zannediyorsun!?" Dediğinde Naruto sinirle genç adamı sertçe itti. "Kimin için mi? O leydi Karin için endişelenebilirsin mesela! Sakura'yı ne zamandır bu kadar düşünüyorsun, onu her zaman görmezden gelen Sasuke'ye ne oldu söyle lan!?"

Sasuke'nin gözleri hafifçe yere indi, "bu olaylar son bulduğunda... Sana her şeyi anlatacağım. Ama lütfen, karımı bulmam gerekiyor. Sana yalvarıyorum Naruto, bana yardım et..."

✍️

Hihi buyrun yeni bölüm sıcak sıcak oohh!

New Life•SasuSakuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin