3

252 22 9
                                    

içinde biraz hassas içerik var... Ölüm falan ama biraz detaylı. Rahatsız olacaklar geçsin diye işaret bırakıyorum. Tabi bütün paragraf bununla ilgili ama detay yok isterseni orayı da geçin.İyi okumalar😘.

Felix'ten;

Yeni okula gelmiştik. Babam her zamanki gibi beni uslu durmam için tembihlemiş sonra da sınıfa göndermişti. Sınıfa girip kendimizi tanıttık ve yerimize geçtik. Diğerlerini tanımak için biraz gözlem yapmaya başladım. Görünüşe göre öndeki iki kız sınıfın dedikoducu, makyaj ve erkek meraklısı kızlarındandı. Nereden mi anladım? Sınıfa girdiğimizden beri bize bakıyor kıkırdayarak konuşuyorlardı. Arka sıralarında oturan dörtlü, öndeki kızların arkadaşları olmalı. Aynı zamanda sınıfın boş kafaları. Sadece uyuyor ve uyanık olduklarında da birileriyle dalga geçenlerden.

Orta sıradaki çocuklar biraz garip. Arkadaş oldukları belli ama birbirleriyle alakaları yok.Biri uyuyor, biri dersi dinliyor, diğeri resim yapıyor, bir diğeri telefonla oynuyor, öbürü hayran hayran hocayı izliyor ve diğeri ise... yanındakinin götünü elliyor?

Çok uzun incelemiş olacağım ki Jeongin beni dürttü.

"Hyung, sorun mu var?"

"Hayır Jeon. Sadece sınıfı tanımaya çalışıyordum."

Dememle zil çaldı. Gerçekten çok uzun süre izlemiş olmalıyım.

Zilin çalmasıyla öndeki kızlar yanımıza gelmeye başladı fakat benim bakışlarımı görünce sadece Jeon'la konuştular. O sırada şu garip arkadaş grubundan bir çocuk bize yaklaştı ve benimle konuşmaya başladı. Adının Chan olduğunu öğrendiğim çocuk bize her konuda yardımcı olacaklarını söyledi. Teşekkür anlamında gülümsedim ve Jeon'a baktım. Gerçekten mutlu olmuştu. Gülüşü hala yüzündeyken beni kolumdan onların yanına sürükledi ve diğerleriyle konuşmaya başladı. Ben pek konuşmadığım için olacak sanırım adının Jisung olduğunu öğrendiğim çocuk yanıma geldi ve benimle konuşmaya başladı. Konu biraz ilgimi çekmişti. Aslında gerçekten tatlı bir çocuktu. Çekingen ama cesur tavırlarla konuşuyordu derken araya Changbin adındaki çocuk atlayıp konuşmaya başladı. Onun konuşmasıyla Jisung sanırım biraz utanmış olacak ki yanakları kızarmaya başladı. Domates yanaklı bir sincaba benziyordu ve bu çok tatlı.

Bir süre sonra Jisung'un gülmesiyle herkes gülmeye başladı. Kendimi tutamayıp ben de kahkaha atmaya başladım. Ama izlendiğimi hissediyordum.

____

Teneffüs bittiğinde Jeongin'le arkadaki yerimize geçmiştik. Jeon mutlu duruyordu. "Ne oldu da bu kadar mutlusun?" dedim sakin ve kısık bir sesle. Bana dönüp anında cevap verdi. " Seni kahkaha atarken gördüm. Daha ne olacak? Hemde gerçekten güldün, uzun zaman sonra." diyip buruk bir gülümsemeyle bana bakmaya başladı. Hakılıydı uzun zaman sonra ilk defa gerçekten kahkaha atmıştım... Yani annem ve ablam öldüğünden beri ilk defa. Bunu söyledikten sonra aklıma o gün gelmişti. Onlarla son günümüz.

Flasback

"LİXXX! UYANN!"

"Biricik" ablamın üzerime atlaması ile uyanmıştım o gün.

"Ya noona, bu nasıl uyandırma şekli? Ben seni böyle mi uyandırıyorum?"

"Hayır, haklısın sen beni boğarak uyandırıyorsun." diyip beni boğmaya başladı. Bir süre sonra elinden kurtulup bu sefer onu yatırdım ve gıdıklamaya başladım. Kahkahaları arasından konuşmaya çalışıyordu.

"YAH! FELİX! BIRAK BENİNİ! BAK YATAĞINA İŞERİM!" demesiyle bıraktım.

"Iyyyy pis insan. Git kendi yatağına işe." Dememle ikimizde gülmeye başlamıştık. O sıra annem yanımıza geldi. "Hadi kahvaltıya. Sonra da AVM'ye gideceğiz." İkimizde hemen kalkmıştık. Banyodaki işlerimi bitirip mutfağa inmiştim ve kahvaltı yapmaya başlamıştık. Kahvaltımız bitince hemen arabaya binip AVM' ye gitmiştik. Saatlerce gezmemizin üzerine bahçedeki bir kafeye oturup dinlenmeye karar vermiştik. Oturduktan sonra ben tuvalete gitmek için kalkmış ve arkadaki tuvaletlere gitmiştim. İçerideyken birden yüksek sesler gelmeye başlamıştı dışarıdan. Biraz sese kulak vermemle bu seslerin silah patlama ve çığlık sesleri olduğunu anlamıştım.

unexpected *hyunsunglix* [MINI FIC]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin