unexpected *hyunsunglix* [MINI FIC]

4

Hyunjin'den;

Felix'in müdürle öyle konuşmasına şaşırmıştım açıkçası. Babası olduğunu biliyordum fakat aralarının kötü olduğunu düşünmemiştim. Babası ona uzaklaştırma verince daha da şaşırdım. Ne kadar sevgi dolu... Jeongin odaya girdiğinde aslında çok şey etmemiştim ama Felix'le o kadar yakın olması bana, 'sevgili olabilirler mi?' diye düşündürdü. Açıkçası bu düşünce biraz moralimi bozmuştu.Felix'ten etkilenmeye başladım ve bunun bu kadar hızlı olması beni rahatsız ediyor ve biraz korkutuyor.

___________

Felix'in okula geri dönmesinin üzerinden 2 hafta geçmişti ve bu sırada duygularım hoşlantıya geçmişti. Garip olan tek şey bu hoşlantı sadece Felix'e karşı değildi sanırım. Jisung'la aramız daha iyiydi. Eskiden de şakasına flörtleşirdik fakat artık şaka gibi hissetmiyordum. Onun için bilemem nasıl olduğunu ama ben şaka olarak flörtleşmiyordum. Sürekli olarak beynimin içerisinde kendimle çatışma içerisindeydim. Bu mümkün müydü? İki kişiden hoşlanmak. Kalbim ikisini de istediğini söylüyor, beynim ise bunun mümkün olamayacağını söylüyordu.

 Bu 2 haftada Felix ve Jeonginle epey yakınlaşmıştık. Hatta bu cuma, yani yarın, Chan hyungun evinde  uluşacak ve belki biraz alkol alacaktık. 

Jisung'tan;

Gece kalmak için Chan hyugun evine gelmiştik. Ailesi Avusturalya'ya tatile gitmişlerdi bu yüzden ev tamamen bizimdi. Herkes geldikten sonra biraz sohbet etmiştik fakat herkes sıkılmış gibiydi.

"Hadi şişe çevirmece oynayalım!" Jeongin'in bağırmasıyla korkudan yerimden sıçramış sonra onu onaylamıştım. Boş oturmaktan daha eğlenceli olacağına emindim. Herkes kabul ettikten sonra Changbin hyung sinsice sırıtmış ve konuştu: " Ama içme cezalı." Bunun üzerine Minho hyung sırıtmış ve "kabul!" demişti. Bunun üzerine içme cezalı şişe çevirmece oynamaya başlamıştık. Açıkçası ben içmek istemiyordum çünkü çok çabuk sarhoş olan bir insanım ve sarhoş olursan hislerimi söyleyeceğimden korkuyordum. Arkadaşlarım benim iki kişiden hoşlanmamı kaldırabilir mi ve Felix ve Hyunjin buna ne tepki verir bilmiyordum. Bu yüzden olabildiğince doğru cevap vermeye ve görevleri yapmaya çalışıyordum.

Şişenin sorma ucu Changbin hyunga, cevap ucu Chan hyunga geldiğinde Changbin sordu:" Doğruluk mu cesaret mi?" Chan hyung kendinden emin bir şekilde, "cesaret." dedi. Changbin hyungun suratını bir piç gülüşü kapladı ve Seungmin'e bakmaya başladı. "Seungmin'i öp... Dudağından." Chan hyungun Seungmin'den hoşlandığını sanırım Seungmin dışında hepimiz biliyorduk fakas Seungmin biraz kapalı kutu gibiydi. Duygularını asla anlatmaz ve belli etmezdi. Bu yüzden Chan hyung önce Seungmin'e bakmış ifadesinden olumlu bir tepki alamayınca iç çekip önündeki dolu bardağı fondşplemişti. Bunun üzerine hepimiz üzülmüştük ama devam etmiştik. Soru sırası bana, cevap sırası Seungmin'e geldiğinde gülümsedim. "Seung! Doğruluk mu cesaret mi?" Seungmin hiç düşünmeden, "Cesaret." demiş ve Chan hyunga bakmıştı. Chan hyunga bakmasından cesaret alıp sorumu yönelttim: "Chan hyungu öper misin?" Seungmin Chan hyunga bakmıştı. Sorum ile herkes şok ile önce bana sonra Seungmin'e bakmıştı. Anlaşılan kimse bunu beklemiyordu. Ama daha beklenmedik olan şey Seungmin'in kalkıp Chan hyungun dudağına yapışması oldu. DUR NE! Geri çekildiğinde ise, "Neden beni yoruyorsun da sen gelmiyorsun?" dedi. Hepimiz şok! Şoktan çıkan Changbin gülüp "Sonunda!" diye bağırmasıyla herkes kendine geldi ve oyuna geri döndük. Birkaç tur sonra sorma sırası Felix'e, cevap sırası ise bana gelmişti. Bu sırada ben arada bir sürü soruyu cevapsız bırakıp içmiştim ve şu an çakır keyiftim. Felix'in "Jisung, Hyunjin hyungdan hoşlanıyor musun?" diye sormasıyla kitlenmiştim sanki. Biraz daha içmek istemiyordum ama hayır dersen Hyunjin'le olabilcek her şey biterdi. Evet dersem ve beni sevmiyorsa arkadaşlığımız bozulacak ve Felix'le olabilcek şeyler bitecekti. Hyunjin'e baktığımda meraklı gözlerle bana bakıyordu. Felix ise korkak gözlerle bakıyordu. Neden korkak bakıyorsun Felix? Vereceğim cevaptan mı korkuyorsun? Neden bu soruyu sordun? Hyunjin nasıl bir cevap vermemi bekliyorsun? Başımı öne eğdim ve dolu bardağı fondipledim. Herkes bana şakınca bakıyordu ki Minho hyung," Kabul mü etti ret mi?" diye sormuştu.