8. Bölüm-"Gerçek bir dost."***
Bill bu hapishaneden kurtulmak için büyüler denerken Lara ona yardım etmeye çalışıyordu. İkisinin arası oldukça tuhaftı ama bi o kadar da yakın hissediyorlardı. Özellikle Bill'in bi anda orataya çıkan korumacılığı Lara'nın içini biraz olsun rahatlatmıştı.
"Galiba buldum..." dedi Bill kendi zihnini yoklarken. O kadar doluydu ki yaklaşık on beş dakikadır Lara'dan sessiz olmasını istemişti ve düşünmeye başlamıştı. "Merak etme ufaklık şimdi çıkacağız buradan." Bill eliyle küre biçiminde bir büyü yapmaya başladı.
Lara yanına yaklaştı ve onu izlemeye başladı. Küre yeşil renkli karışımlardan başlamıştı renklenmeye ama yavaş yavaş sarılaşmaya başlıyordu. Bill'in gözleri Lara'ya kayınca ne kadar meraklı olduğunu anladı ve gülümsedi.
"Frazer şimdi biraz çekilmen lazım bu herşeyi eritebilir bir güçte." Diyip elinde ki alev topunu havaya kaldırdı, Bill. Lara onun arkasına geçti ve kendini korumaya çalıştı.
Büyük bir gürültü sonrası Lara gözlerini açmasına zaman bulamadan Bill tarafından kolundan tutulup çekildi. Tam Lara'nın olduğu yere büyük bir tuğla düşmüştü, Bill son anda kurtarmıştı. "İyi misin Frazer?" Dedi Bill soluk soluğa onu yere bırakırken. Lara sadece başını sallayarak yetindi.
"Güzel, hadi gidelim artık buradan ve şu kedilere bir ders verelim..." diye mırdandı Bill. Gözünü kırpıştırdı. "Ben cidden bunu dedim galiba."
***
Büyülü kediler kendi aralarında konuşuyorlardı. Büyük mavi bir alev topu beklemedikleri birşeydi. Bütün kediler etrafa kaçıstılar ve Orion kızgın gözlerle gelenlere baktı.
Bill şapkasını kafasına taktı. "Gerçekten üç ufak kediye yenilecek kadar saf mı görünüyorum?" Dedi ve parmağını şıklatarak bir kedinin kuyruğunu yok etti. Bir başkasının yüzünde ki herşey değişti bir sonrakinin kulakları gitmişti. Bill kıkırdayarak gözünü Orion'a çevirdi. "Ben her evrenin en güçlü iblisiyim." Dedi kendini beğenmiş bir şekilde, Lara olan olaylara şok olmuş bir şekilde bakarken. Orion sinsi bir şekilde gülümsedi.
"Peki madem en güçlü iblisisin yanında neden bir insan var?" Lara bu lafın üzerine utanarak Bill'den gözlerini kaçırdı. Bill bu sefer Lara'ya baktı ve sinirli bir sesle "O benim çırağım, emin ol senden daha güçlüdür." Dedi yumruğunu sıkarak ve Orion'a vurdu.
Anında Bill Lara'nın kolunu kavradı ve koşmaya başladı. "Keşke biraz daha kaos yaratabilsem ama maalesef bu gücümü portala kullanmalıyım Frazer, Koş!" Bill'in ruhu hâla kaos ve eğlence istiyordu ve yıllar sonra yapabildiği için çok mutluydu.
Lara ise onun yanında olan ilk defa biri ile karşılaşmıştı. Onu korumuştu neden bilmiyordu ama hoşuna gitmişti yanında biri olmasından. Bu bir iblis olsa bile. Hafif bir tebessüm etti ve Bill'in kolunu kendi isteğiyle tutarak portala atladılar.
***
İkiside yere düştü ve portal arkalarından kapandı. Bill başının arkasını ovlarken kıkırdadı. "Hayatımda olan en garip en saçma maceraydı!" Lara ise daha kendine gelememişti. "Ne demezsin."
Bill üstünü silkeledi ve ayağa kalktı. "Pekala...sanırım biraz beni tanımış oldun, değil mi Frazer?"
Lara Bill'e baktı ve ayağa kalktı. "Sanırım..." dedi şüphe ve korkuyla. "Beni neden kurtardın?"
Bill kahkaha attı. "Sana çırağımsın dedim ya! Artık benim yanımdan ayrılman yasak veya ben nereye gidersem oraya gideceksin." Bill sırıttı.
"Sadece bir seferlik yaptım Cipher, asla sana yardım etmem! Başımıza gelene bak!"
"Kedi olayı senin yüzünden hatırlatırım." Bill ormanın içinde ilerlemeye başladı ve Lara mecburen takip etti. "Sen bizi oraya götürmeseydin bunlar olmazdı!"
"Ahh Frazer, gerçekten hiç eğlence anlayışın yok!" Bill bunu derken Lara'ya yüzünü döndü ve geri geri yürümeye başladı. "Ben sanki bir insanla olduğum için çok mu memnunum?"
"Anladık Bill. Memnun. Değilsin." Lara bastıra bastıra teker teker söyledi her kelimeyi nefretle. Bill ise gülümsedi. "Bu sinirli hallerini görmeyi seviyorum Frazer." dedi Bill ve ellerini ensesinde birleştirdi. "Çok duygu dolusun!"
"Sen duyguları sever miydin ya?" dedi Lara alaycı bir tutum sergileyerek.
Bill'in neşeli suratı asıldı. Suratı duygusuz bir hale geldi ve Lara' ya yaklaştı. Lara yerinde donmuştu. "Duygular bu hayatta en iyi anladığım ve hissettiğim şeyler."
Bir süre geçen sessiz saniyelerin ardından Lara Bill' in burnuna dokundu. "Bup."
Bill' in suratı anında değiştiğinde Lara keyifle gülmüştü. "Yüz ifadeni görmen lazım Bill." dedi neşeyle gülerken.
Bill ise burnunu tutuyordu. "Şimdi burnuma niye dokundun?" dedi Bill anlamayarak.
"Sen söyle bay-duygulardan -anlayan-iblis." dedi Lara ve Bill' i geçerek ormanın içinde ilerlemeye başladı.
Yüzünde keyifli bir gülümseme vardı. Bill... Ona gerçekten uzun süre kızgın kalamazdı. Nasıl bu hayattaki ilk gerçek dostuna kızabilirdi ki?
Bill' de peşinden gitmiş ve elini Lara' nın omzuna atmıştı. "Peki Frazer, beni yakaladın. Duygulardan anlamıyorum." dedi Bill ve Lara' ya baktı. "Ama seni tanıyorum."
Lara ona keyifle gülümsedi, gözleri neşeli yaşlarla dolmuştu. İşte istediği arkadaş. Onu o dile getirmeden anlayacak, başkalarının "sorunlu" gördüğü hareketlerini samimiyet göstergesi olduğunu bilecek biri.. O kişi bir iblisti, bu iblisti.
"Çocuk beni duymuyor musun?" Lara başını kaldırdı. "Ne? Dalmışım..."
"Geldik." Bill eliyle çalıları aralayarak Gizemli Kulübeyi gösterdi. "Eve gitme vaktin."
Lara gülümsedi ve çalıların arasından geçip yürümeye başladı. Sonra durdu ve arkasına döndü yavaşça. Bill şeytanice gülümsedi. Bu onun normal gülümsemesiydi.
Lara gözlerini kapatıp derin bir nefes alarak Bill'e koştu ve boynuna atlayarak sarıldı. "Görüşürüz ilk ve tek dostum." Sonra sarılmasını bitirip arkasına bakmadan kulübeye koştu.
Bill sadece ona baktı.
***
Merhaba TvT
Çooooooooook geç geldiğini biliyorum yeni bölümün bunun için çok özür dilerim gerçekten :")
Derslerim çok yoğun ve çok çalışıyorum bu yüzden geç geliyor ama elimden geldiğince atabiliyorum merak etmeyin hikayeyi asla bırakmam♡♡
Ayrıca bölümde GeceAzrak marulumun katkısıda vardır sonsuz teşekkürler tekrardan marulum <33
İyi okumalar! <3
ŞİMDİ OKUDUĞUN
~Şeytanın Çırağı||Gravity Falls~
Fanfic~☆°*•°☆°*•°☆°*•°☆°*•°☆~ -Şeytanın Çırağı||Gravity Falls- ~☆°*•°☆°*•°☆°*•°☆°*•°☆~ 'Elini ona uzatan şeytana baktı, daha sonra da o ellere... Siyah ve bir piyaniste aitmiş gibi duran kibar uzun parmaklar. Masmavi bir ateş yandı uçlarında ve ateş hızlı...