11. Bölüm-"Kabus gölgesi."
***
Lara kendini yatağa atması ve uykuya dalması bir olmuştu. Bill ile dan onu gerçekten yormuştu ve günün yarısından fazlasında bir kediydi.
Yattığı yatağın yavaşça yok olduğunu hissetti. Sonra yorganın ve en sonda yastığın.
Yavaşça gözlerini açtı ve ilk başta dengesini korumaya çalıştı. Etrafı sallanıyor gibi hissediyordu. Dengesi yerine geldiğinde başını tuttu ve etrafına baktı.
Simsiyah.
Sadece siyah, karanlık. Başka hiçbirşey yoktu. Lara başını tutmaya devam etti. "Merhaba?" Sesi sonsuzluk boyunca yankılandı. "Kimse var mı?"
Bill'in yine rüyalarına girdiğini düşünerek ona seslendi. "Bill eğer bu senin bir rüyansa lütfen bitir! Burası çok rahatsız edici." Dedi yutkunarak. Hiç ses gelmedi. Sadece kendi sesinin yankıları ile başbaşaydı. Kıyafetinin kollarını ellerini geçecek şekilde uzattı ve onları sıkıca kavrayıp kendine sarılıp yürümeye devam etti. "Lütfen kimse var mı?" Dedi korkudan ip ince olan sesiyle. Aldığı cevap yine bir hiçlik oldu.
Lara'nın gölgesi tersine düşüyordu. Birden gölgesinin gözünün hizasında iki tane mor göz oluştu ve sinsi bir şekilde sırıtırmışcasına kısıldılar. Daha sonra gölgesi birinin şeklini almaya başladı ve soyut halden somut hale geçer oldu.
Lara'nın ayağı takıldı ve yere düştü. Neye takıldığına bakmak isterken çekildiğini hissetti. Gölgesi tarafından çekiliyordu! Somut olan gölge Lara'nın her iki ayağındanda tutmuş onu çekiyordu.
"Bırak beni!" Lara yere zorla tutunmaya çalıştı. "Nesin sen bırak beni çabuk!"
Gölge bir anda durdu ve Lara'ya baktı. Lara hâla ayaklarını gölgeden çekmeye çalışıyordu. Gölge Lara'nın üzerine gelip onu omuzlarından tuttu ve yüz yüze geldiler.
"Sen nasıl bir çıraksın böyle..."
Lara gölgeden gelen sesle gözleri büyüdü. Bu Bill'in sesiydi ve aynı zamanda yüzüde oydu. Ama o sadece bir gölgeydi.
"Sen gerçek değilsin!" Lara onu ittirmeye çalıştı ama hareket edemediğini fark etti. Her tarafı siyaha bürünüyordu ve bürünen yeri hareket ettiremiyordu. Korkuyla gölgeye baktı.
"Gerçekleri kabul edemiyor musun yoksa?"
"Bill asla bana öyle demez."
"Bunu nerden biliyorsun? Seni ilk tanıdığı anı unuttun galiba. Sen sadece bir kuklasın ve o da seni yönetiyor! Sen ise onu 'İlk dostun' olarak gördün! Hah! Ne kadar aptalsın sen!"
Lara sağ yanağının ıslandığını hissetti. Ağlıyordu.
O haklıydı.
O haklıydı.
O haklıydı.
O haklı-
"AHHH!" gölgesinin bir tekmek tarafından yere serilip sürüklenmesini izledi. Hemen yanına baktı ve onu gördü. Bill'i. Ellerini yumruk yapmış ve gölgeye nefret dolu bir bakış atıyordu. Lara şaşınlıkla ayağa kalktı ve Bill'e baktı. "Bill..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
~Şeytanın Çırağı||Gravity Falls~
Fanfic~☆°*•°☆°*•°☆°*•°☆°*•°☆~ -Şeytanın Çırağı||Gravity Falls- ~☆°*•°☆°*•°☆°*•°☆°*•°☆~ 'Elini ona uzatan şeytana baktı, daha sonra da o ellere... Siyah ve bir piyaniste aitmiş gibi duran kibar uzun parmaklar. Masmavi bir ateş yandı uçlarında ve ateş hızlı...