47

936 95 55
                                    

gece lambasının ışığında elindeki defteri okurken ağladığından hafifçe kızarmış olan gözlerini duştan çıkan sevgilisine çevirdi satoru. bir günlük gibi yazdığı bu defterde başına gelenleri anlatmıştı sevdiği adam ve şimdi, dünyada onun canını yakan her şeyi yakıp kavurma ihtiyacıyla dolup taşıyordu mavi gözlü adam. onun çehresindeki hüznü gören suguru, titrek gözlerini kucağındaki deftere çevirmiş ve nereyi okuduğunu hemen anlamıştı.

"satoru..." kafasını kuruladığı havluyu odanın öylesine bir köşesine fırlatırken yumuşak bir tonla seslendi suguru.

"suguru," aynı tonda cevapladı sevgilisi. "daha sonra okuyacaktım aslında ama dayanamadım." suguru bunun üzerine sorun olmadığını belirtmek istercesine gülümsedi. yavaşça sevgilisinin yanına adımladı, gözlerini sildi ve yanaklarına küçük öpücükler kondurdu. kendisi yüzünden acı çekişini çok uzun zamandır seyrettiği sevgilisinin yine paramparça oluşunu görmek istemiyordu. kolunu onun beline atıp yatağa, yanına çekti satoru ve sımsıkı sarılıp mis gibi kokan saçlarının arasına gömdü kafasını.

"ben sana başka bir şey diyecektim aslında." dedi sevgilisinin beyaz, yumuşak saçlarında ellerini gezdiren suguru.

"neymiş?" başını gömdüğü yerden kaldırmayan satoru'nun sesi boğuk çıkmıştı.

"hani sen bana 'bir şeyleri açıklayana kadar dilediğin hiçbir özrün anlamı yok.' demiştin ya, ben de dileyemediğim özürlerin listesini yaptım sen yokken." başucundaki çekmeceye uzanıp bir kağıt çıkardı, o uzanırken merakla kafasını kaldırmış olan satoru oturduğu yerde hafifçe dikleşti. böyle bir şeye gerek yoktu, satoru zaten çoktan affetmişti her şeyi. ancak bunu yapmayı gerçekten istediği belliydi sevgilisinin, bu yüzden bölmedi. hafifçe boğazını temizledi ve okumaya başladı suguru.

"ayracını çaldığım ve sonra itadori'ye verdiğim için özür dilerim. yıllar sonra bile hâlâ benim için endişelenmenin hoşuma gittiğini söylediğim için özür dilerim. sarhoşken kapına geldiğim için özür dilerim ama o kızla ayrılmana sebep olduğum için dilemem. arkadaşına kafa attığım için de dilemem, hak etmişti çünkü. bir daha olsa bir daha atarım." son cümlelerin üstüne kahkaha atmaya başladı satoru.

"bunlar da orada yazıyor mu?"

"hayır, öyle içimden geldi." hafifçe gülümsedi suguru da, sonra ciddileşip listesini okumaya devam etti. "dibi gördüğümde senden yardım istemediğim için özür dilerim. yaralarımı, yaralandığımı göremeyecek kadar naif olduğunu sandığım için özür dilerim. seni kendime bağımlı ettiğim, sonra hiçbir şey demeden bırakıp gittiğim ve seni tekrar tekrar umutlandırdığım için özür dilerim. benim yüzümden uyuyamadığın geceler, uyanmak istemediğin sabahlar ve endişenin içini yediği günler için özür dilerim. seni bırakacak kadar aptal olduğum hâlde utanmadan seni özlediğimi söylediğim için özür dilerim. seni, kızdığın şeyin hayallerimin peşinden gittiğimi sanman olduğunu sanacak kadar tanıyamadığım için özür dilerim."

"suguru," araya girmeye çalışsa da durduruldu satoru, bunu tek seferde halletmek istiyordu sevgilisi.

"senin de bana ihtiyacın olduğunu, sana iyi geldiğimi anlayamadığım için özür dilerim. benim için bu kadar çabalamana rağmen sana beni iyi hissettirmekte yetersizmişsin gibi hissettirdiğim için özür dilerim. durum bunun tam tersiydi, burada kalsaydım çoktan iyileşirdim. sana yalan söylediğim için özür dilerim, kısacık bir mektupla seni terk ettiğim için ve bir ay boyunca nasıl olduğumu söylemediğim için özür dilerim. duygularını sikip atan bir adamı umursama dememe rağmen o sene utanmadan doğum gününü kutladığım için, sen her şeye rağmen beni affetmeye razıyken seni kendimden yeniden uzaklaştırdığım için özür dilerim.

senden uzaklaştığım için de uzak duramadığım için de özür dilerim. değersiz hissettirdiğim tüm o geceler için özür dilerim. dünyada benim için senden daha değerli hiçbir şey yok. tekrar tekrar seni kendime çektiğim için özür dilerim, her seferinde bırakıp gittiğim için de. bunu yaparken ikimizi de tekrardan parçaladığım için de ve seni de acıya bağımlı ettiğim için de. seni kendimden koruyacağımı sanacak kadar aptal olduğum için, bensiz yapamayacağını bilemediğim için de. seni düşünmeden geçirdiğim tek bir günüm olmadı. beni tatlı sözlerinle kandırmana izin vermediğim için de, beni iyileştirmene izin vermediğim için de.

kendin de travmatik bir çocukluk geçirmiş olmana rağmen senin dünyanı daha saf ve acısız gördüğüm için, benim çektiğim acıları anlayamayacağını düşünerek seni küçümsediğim için, kıvranışlarımı görmediğini sandığım için, sana yük olduğumu düşündüğüm için, sana iki kez başıma bir şey geldiğinin korkusunu yaşattığım için, seni umutsuz uyanmaya alıştırdığım, alkole bağımlı ettiğim ve uykularından mahrum ettiğim için... dokunmak yok yasağını çiğnediğim için... bu senin dediklerini ciddiye almadığımdan değildi, sadece sensizlikten gına gelmişti ve uzak duramıyordum. son olarak da senin aşkına dil uzatma cüretinde bulunduğum için özür dilerim, dünyada sevgin kadar sıcak, engin ve güzel bir şey daha yok. senin sevgini tadabildiğim için, aşkına layık gördüğün için dünyanın en şanslı insanıyım. bir daha asla seni bırakmayacağım, söz veriyorum."

"izin vermeyeceğim zaten." sesi titriyordu satoru'nun, iyice duygusal bir adama çevirmişti sevgilisi onu. "bütün bunlar çok düşünülmüş özürlerdi, arkası boş değildi. seni zaten affettiğim hâlde böyle ince bir hareket yaptığın için teşekkür ederim. sen yanımda olduğun sürece her şeyi unuturum, atlatırım. yeter ki yanımda ol, mutlu ol ve asla ama asla benden ayrılma. her şeyi birlikte atlatacağız sevgilim, söz veriyorum. bu hayat bizim için hiçbir zaman kolay olmadı, bu yüzden bu kadar güçlüyüz. yine toparlıyoruz."

"artık senin de bana dayanma zamanın geldi, satoru. tüm yükü paylaşacağız."

"sevgilim nasıl isterse." hafifçe gülümsedi satoru, sonra yavaşça öptü sevdiği adamı. "saçlarını kurutalım." ve yerinden kalkıp başucuna geçerek dokunmayı özlediği yumuşak saçları kurutmaya başladı. eskiden bunu hep yaparlardı, onun güzel saçlarını taramaya bayılırdı satoru. suguru da gördüğü ilgiyle mest olurdu her seferinde. yine kendisini sevgilisinin yumuşak dokunuşlarına teslim etti. dünyada sahip olamadığı tüm şeyler için tanrı'nın ona ödülünün bu adam olduğundan bir kere daha emin oldu.

öbürü tam sayılmadığı için bir bölüm daha yazdım, onu çooook önceden yazmıştım zaten. bunu da tekrar okumadan atıyorum hatam olabilir.

nihilist | satosuguHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin