Avengers 1, Doktor Strange 1 sahneleri bulunmaktadır.
Doktor Strange ile ilgili bilgi -->>
Fury Coulson'un cebinden çıktığını iddia ettiği kağıtları masanın üzerine fırlattı. Elimi başımın altına koymuş masada kağıtlara baktım.Ekip kendi arasında konuşuyordu fakat onları dinlemiyordum. Aklım başka bir yerdeydi. Burada olmam zaman çizelgesinde hiç bir değişiklik meydana getirmemişti. Loki yine kaçmış, Coulson yine ölmüştü. TVA de beni yakalamaya gelmemişti.
Bu da demek oluyordu ki bu evrende aslında yoktum. Hiçbir izim, işaretim yoktu. Görünmez bir hayalet gibiydim. Yani herhangi bir büyücü burada olduğumu öğrenemeyecekti.
Natasha'nın öğrendiğine göre Clint de kapının yerini bilmiyordu. Şimdi ne halt yiyecektim?
"Bayan Miller."
Maria'nın sesiyle kendime geldim. Kafamı kaldırıp kadına baktım.
"Şu şey yarım saattir camın önünde uçuyor."
Gösterdiği yere baktım. Dreamfyre camın arkasında garip hareketler yapıyordu. Ayağa kalkıp:
"İzninizle direktör." Dedim. Komuta merkezinden ayrılıp geminin üstüne çıkmak için asansöre bindim. Bunu gören insanlar bana garip garip bakıyordu fakat umursamadım.
Geminin üstünde rüzgar çok fazla olduğundan insanların ayakta durması çok zordu.
Dreamfyre'ın kedi formunda yolun ortasında durduyordu. Elimi kaldırıp rüzgarı engelledim. Dreamfyre'ın yanına gittiğimde ağzında bir kağıt olduğunu gördüm. Yere çöküp kağıdı aldım. Üzerinde bir yılan fotoğrafı vardı.
"Bu ne Dreamfyre?"
Kedi kuyruğunu kağıda vurdu. Hemde 3 kez.
"Yılan. Orasını anladım ama seninle alakası ne?" Gerçekten anlamamıştım.
Kedi etrafımda dolanıp tekrar kuyruğu vurdu. Etrafımda ikinci turunu atarken beyaz renkli bir köpeğe dönüşmüştü. Önümde durup heykel gibi dona kaldı.
"Dreamfyre gerçekten anlamadım. Gerçekten. Bunu daha sonra çözsem senin için bir sakınca olur mu?"
Dreamfyre üzgün köpek suratıyla yanıma geldi ve başını boynuma koydu.
"Teşekkür ederim oğluşum." Kafasını okşarken kağıdı katlayıp pantolonumun cebine koydum.
Tony Stark'ın ve bir uçağın gemiden ayrıldığını görünce kafamı yana eğip üzgün üzgün baktım. Bugün gerçekten iyi bir günümde değilim.
Dreamfyre'a dönüp:
"Sanırım senin en sevdiğin partta geldik. Uçmak." Dedim. Dreamfyre kuyruğunu sallayarak etrafımda dönüp zıplamaya başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
• GÖLGE •
FantasyKamartajın kapıları hızlıca kapandı. Tüm büyücüler tetikteydi. Sadece büyücülerin nefes alış verişi duyuluyordu. Etrafta büyük bir korku yayılıyordu. Geçen her saniye gerginlik yükseliyordu. Tam ortada iki kişi duruyordu. Kırmızılı pelerinli bir büy...