Tuvaletten çıkıp, içkilerin olduğu tarafa gittim. Jisung tezgahın kenarındaki minik bir masada 4 adamla oturuyordu. Çocuklardan biri Jisungun eline zorla içki şişesini tutturmaya çalışıyordu. Şişeyi elinden hızlıca alıp yere fırlattım. Adamların dördüde ayağa kalkıp üstüme doğru yaklaştı. Jisung çoktan şarhoş olmuştu sinirden çıldırıyordum,
"hangi hakla sevgilime zorla içki içirmeye çalışıyorsunuz"
"sanane lan sikik"
"uzaklaş" diyerek diğer adamda üstüme doğru yürümeye başladı
dörde birdim. Ne yapacağım hakkında hiçbir fikrim yoktu. Onlar üstüme gelirken ben istemsizce geri adımlıyordum onlara karşı güçsüzdüm ve dayak yiyebilirdim. Sinirli yüz ifademi asla bozmadan yavaşça geriye doğru adımlıyordum adımlarım istemsizce geri gidiyordu. Bir adama çarpmamla arkamı döndüm
"sorun ne kardeş"
"abi kusura bakma"
"bu adamlar kim" diyerek önümüzde üstümüze doğru gelen dörtlüyü gösterdi
"sevgilimi zorla aldılar, onlara karşı çıkıncada üstüme geldiler abi yardım et kaslı bişeysin zaten"
Adam ıslık çalmasıyla arkasından 5 adam gelmişti
"ben changbin bunlarda benim tayfa"
"minho bende"
Changbin arkadaki adamlara bişeyler derken, karşımızdaki dörtlü ortadan kaybolmuştu
"Felix sen arkadan git, ben direkt bodozlama-"(chang)
"changbi-"(min)
"dur minho, herkes anladı m-"(chang)
"changbin adamla-"(min)
"oğlum dur plan yapıyoruz" (chang)
"LAN ADAMLAR GİTTİ ADAMLAR" (min)
Changbin ve arkasındakiler hemen konuşmayı bırakıp önelerine bakmışlardı, bende salak mısınız der gibi bir bakış atıyordum. Arkada çalan haraketli müzik ve göbek atan insanlar bulunduğum ortama komiklik katıyordu. Birden aklıma Jisung gelmişti. Oturdukları masaya doğru koşup jisunga baktım. Uyumuştu, ne kadar içmişse artık.
Jisungu kucağıma alırken Changbinlerde yanımıza gelmişti
"numaranı alabilir miyiz daha sonra görüşelim sevdim seni" (chang)
"tabiki" diyip cebimdeki telefonu zorlanarak çıkarttım, kucağımda jisung olduğu için koltuğa geri oturup telefonu açıp numaramı verdim. Ardındanda bardan çıktım. Taksi çağırıp otele döndük.
Jisungu yatağa yatırıp, tatlı yüzünü inceledim. Gerçekten dünya tatlısıydı. Jisung yavaşça gözlerini açıp titreyerek yerinden kalktı
"Minho, ne oldu bana"
"hiç canım ne olacak çok içtin diye uyumuşsun"
"ha öylemi en son tuvalete gittiğimi hatırlıyorum da"
"hmm" diye ses çıkarıp jisungun yanına oturdum. Jisung valize doğru uzanıp içinden temiz kıyafetler çıkardı. Jisung üstündeki gömleği çıkarıp yatağa oturdu, pantolonunu da çıkaracekken jisungu arkasından tutup yatağa yatırdım. Jisungun üstüne çıkıp yümü yavaçca yüzüne yakınlaştırdım
Jisung ani hareketiyle kafasını kaldırıp dudağıma minik bir öpücük bırakmıştı
"sen sadece benimsin hanie"
dayanamayıp dudaklarına yapışmıştım. Bir kaç saniye sonra dudaklarından boynuna doğru indim. Boynunu emmeye başladığımda jisung hafifçe inlemişti. Elimle jisungun belini okşamaya başladım. Bir yandan boynunu emiyor bir yandan da belini okşuyordum.
Jisung eliyle hafifçe beni ittirip "yorgunum" dedi. Yorganı üstümüze çektim ve prize, kenardaki minik yastığı fırlattım, yastık tam prize gelmişti ve böylece ışık kapanmıştı. Yatak o kadar rahattı ki çok geçmeden uyumuştuk.
Gecenin 3ünde telefonuma art arda gelen bildirimlere kalktım
Kurtarıcı "an²ızın a mi?" grubunu oluşturdu
kurtarıcı
minho bu grubu arkadaş grubumuza katıl diye kurdum
sorun etmezsin değilmi
sevgilinide eklersin
istersen yani
tavuk gibi uyumuyorsun değilmiyok hayır
ekleyim jisunguminho, sincabım'ı gruba ekledi
jisung uyuyor sabah bakar
bende yatıcam tavuksam tavuğum
+5 görüldüiçimden herkes mi görüldü atar be diye düşünüp telefonu kapattım, ve tatlı jisungumun alnına minik bir öpücük bırakıp uyumaya devam ettim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Be Quiet |ᴹᶦⁿˢᵘⁿᵍ
Fanfiction"Sessiz ol duymasınlar" "kimler?" "onlar" "saçmalamayı bırakır mısın" Son zamanlarda sürekli cinleri gördüğünü söylediği için şizofren teşhisi konulan Jisung ve ona asla inanmayan sevgilisi Minho bir gece Jisungun aslında şizofren olmayıpta gerçekle...