11.BÖLÜM

58 11 0
                                    

Bu bölümü çok isteyen bir arkadaşıma ithaf ediyorum.o kendini biliyorrr.😘😘
350 okunma olmuş bu arada herkese çok teşekkür ediyorum.İyi okumalar...

Ne konuşuyorlardı bunlar? Dediklerini az çok anlıyordum.Biraz dinlesem bir şey olmaz herhalde.
"Ne için geldin?"
"Umut ne saçmalıyorsun sadece bir tesadüf."
"Eminim öyledir."
"Merak etme öyle , siz nereden tanışıyorsunuz hem?"
"Sanane nereden tanışıyorsak tanışıyoruz!"
"Doğru banane görüşmeyeli bayağı oldu zaten." Bunlar tanışıyorlar mı? İyi de bana niye söylemediler?

"Evet oldu bir daha seni görmek istemedim çünkü"
"Ay ben sana bayılıyodum neyse ya burda senle kavga edemicem ben gidiyorum"Neee gitmeeee nolurrrr!! Şimdi beni görcek!! Derken kapı açıldı.Şimdi ayvayı yediğimin resmidir.
"Sen bizi mi dinliyordun Derin?"
"Yok ben şimdi geldim öyle bir terasa çıkayım dedim de" dedim yüzüme sahte bir gülümseme takınarak.Anlıyacağınız kıvırma çabaları.

"Tamam öyle olsun iyi geceler"dedi ve yanımdan ayrıldı.Bence anladı anlamamazlıktan geliyor ya da anlamadı anlasaydı sorardı belki beni utandırmak istemedi belki de umursamadı bilmiyorum ya kafam çok karışık.
Ben de hemen oradan sıvıştım.ne me lazım Umut falan gelir.

Odama doğru ilerledim.Asansöre bindim.Asansörün aynasına baktım.Kötü gözüküyordum.En kısa zamanda kuaföre gitmeliydim.Zaten makyaj yapmıyordum.Kendime makyajı yakıştırmıyorum nedense.hani derler alışmadık bilmenmede bilmenme durmazmış diye (orasını sizin hayal gücünüze bırakıyorum)
Neyse odama doğru devam ettim.
Ayyy ben dizi izlemiştim di mi.Ya şimdi içeriden bir kurtadam çıkarsa ya beni ısırırsa.Bi dakika ya o zaman ben kurtadam mı kurtkadın mı olacam? Erica da kadın ona hiç kurtkadın demediler amaan bilmiom.

Kapının kolunu açtım evet açtım.ben ve süper türkçem.Kapının kolunu çevirdim.Tabi ki de hiç kimse yoktu.yatağa uzandım ve elime telefonumu aldım.bizim kızlarla olan grubumuza mesaj attım.

Sen: kızlaaarr
Su: he
Duru: süle
Sen : nabıonuz??
Su: senle konuşuyom
Duru: aynn
Su: sen nasılsın??
Sen : yaşıom aynıyım diyemiyeceğim çünkü bayağı bi olay oldu
Duru: anlattt!!! Çabuk oll!! Yaz ya da yazma arayım mı seni eveet evet arayayım şimdi sen anca yazarsın falan ama ya da yaz ya çabuk ne yaparsan yap bilmek istiomm!!!
Su: sakin oll!! Ya da olma anlat derin hadi!

Olayı anlattığımda çok şaşırdılar.sabah olmuştu artık iyice.

Su: neyse ben yatcam benim için hala gece iyi geceler
Sen: dana da
Sen: ana da
Sen: sana da yazamadım.
Su : ben uyumasam da olur ya sıkma canını bir daha bana iyi geceler dileme
Sen :asdfghasdfgh
Su:sjsjsjsjsj
Sen: niye gülüyoz?
Su: bilmem
Sen: bence dağılabiliriz.

Saate baktığımda 8.30 du yani iyice sabah olmuş.derken birden odanın kapısı çaldı.
"Giriin"
Bilin bakalım kim geldi.Tahmin etmesi zor değil.Hani şu mavi gözlü olan.Evet evet o Umut.
"Senin ne işin var burada?"
"Anneni aradım ve benim seni alacağımı söyledim"
"Ne yani annem de izin mi verdi?"
"Evet aynen öyle oldu"
"Vay be doğruyu söyle anneme ne yaptın?"
"Off derin çok konuşuyorsun hadi hazırlan da çıkalım şuradan"
"Tamam giyinip geliyorum."
"Ben de çıkış işlemlerini falan halledeyim o zaman"
Tamam dedim ve o da odadan çıktı.Hemen birkaç parça eşyamı topladım.sırada giyinmek vardı.

Üzerime kot gömleğimi geçirdim.Altıma ise ona uygun olarak beyaz bir pantolon.Sanki birşeyler eksikti.Bence saçımı örmeliyim. Zor da olsa saçımı örmüştüm.aynada son kez kendime baktım.gerçekten de biraz insana benzemiştim.
Umut'u beklettiğimi düşünerek adımlarımı hızlandırdım.

Kapıda Umut'u gördüm.Yanına doğru gitim o da arabasına doğru.Arabaya bindik ve Umut arabayı çalıştırdı.
Biraz yol almıştık ama kimse konuşmuyordu.Sessizliği ben bozdum.
"Can ile tanışıyor musunuz?"
"Bunu nerden çıkarttın?"
"Sizi biraz dinlemiş olabilirim."
"Gerçekten mi?"
"Evet" dedim utanarak.
Tekrar sordum.

"Can ile nereden tanışıyorsunuz?"
"Uzun hikaye"
"Dinlemek istiyorum."
"Sen beni dinledin mi?"
"Konumuz bu değil"
"Bak bir anlaşma yapalım.Ben Can ile nereden tanıştığımızı söyleyeceğim sen de beni dinleyiceksin tamam mı?"
"Kabul ama en ince ayrıntısına kadar öğrenmek istiyorum."
"Tamam ileride bir kafe biliyorum oraya gidelim."
"Tamam"
Hemen ileride bir kafenin önünde durduk.Güzel bir yere benziyordu.Rastgele bir masaya oturduk.

Garson geldiğinde Umut "2 meyve suyu diyerek " garsonu hemen yolladı.
"Evet söyle bakalım Can ile nerden tanışıyorsunuz?"

İşte şimdi söyliyecekti.Çok heyecan yapmıştım nedense.öğrenince ne olucaktı ki sadece merakımı giderecektim ama olsun hem Umut u dinleyeceğim boşver.Sanki saniyeler geçmek bilmiyordu.hah! İşte söylüyor.

"Can benim..."

Evet arkadaşlar bu bölümü yazmak için epey bir uğraştım 3 kere silindi ve baştan yazdım.Benim için gerçekten çok zor bir durumdu.o yüzden oylarınızı esirgemezseniz çok sevinirim.Aslında anlatımım daha ayrıntılı idi 3 kere yazınca biraz zorlandım ve yazabildiğim kadar yazdım.tekrar çok teşekkür ederim:*

Son UmudumHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin