13.BÖLÜM

83 9 2
                                    

Biraz geç olduğunun farkındayım ama sonunda yeni bölüm.İyi okumalar:))

BEKLE BİZİ İSTANBUL BİZ GELİYORUZ...

Sabah alarmımın sesiyle uyandım.offf! Erken kalkmaktan nefret ediyorum! Daha önce söylemiş miydim? Söylememişsem bile şimdi söylüyorum!

ERKEN KALKMAKTAN NEFRET EDİYORUM!

Kalk Derin kalk! Bugün Umut seni almaya gelicek.Bir dakika ya benim içimde bir mutluluk var.Çok garip bir his.Aaaaaaa doğru ya ben o okulu kazandım.Hala inanamıyorum ya şaka gibi kaç bin defa daha söylesem inanamıyacağım.Yattığım yerden hızlıca doğruldum çünkü yetişmem gereken bir okulum var benim.Tabi saf gibi hızlıca kalkınca gözüm karardı ve elim boşluğa düştü.

Yere yapıştım.Yere yapışmakla kalmayıp düşerken kolumu masamın yanına çarptım.Çok güzel! Gerçekten harika bir iş çıkardım! Kesin kolum morarıcak!
Düştüğüm yerden kalkıp hemen banyoya koştum.Elimi yüzünü yıkayıp,dişlerimi fırçaladım. Ne giycem ben şimdi? Okul formamı giydim hızlıca üstüne de siyah bir hırka.Saçlarımı hızlıca taradım ve düzleştirdim.Ne hızlı ama 15 dk da yaptım bu işi.

Neyse ki erken kalkmıştım.Aynada kendime son kez baktım.İyi bari azcık insana benzedim.Saate baktığımda okula yarım saat vardı daha.Bu da demek oluyor ki 20 dk var.Hızlıca mutfağa ilerledim.Dolaptan peynir,salatalık,domates çıkarıp atıştırmaya başladım.

Pelin ne yapıyordu acaba? Sessizce evin içinde ilerleyip salona vardım.salondaydı Pelin.Dün de görüşemedik zaten.Yanına gittiğimde çok az mırıldandı ama uyanmadı.Ateşine bakmak için elimi alnına koydum.Ateşi vardı biraz.Hemen içeriden sirkeli su yapıp getirdim.Yavaşça alnına koyup geri çekildim.Bezi koyunca biraz irkildi fakat yine uyanmadı çok şükür.O sırada telefonum titredi.Mesaj Umut'tandı.

"Kapıda seni bekliyorum:)"

Hızlıca ayakkabılarımı giyip çantamı aldım.Birşey unuttum sanki.tabiii ya! Telefonum.Ayakkabılarla içeriye girdim.Annem görse kesin beni keserdi.Tekrar koşar adımlarla kapıya gittim.Anahtarları alıp dışarı çıktım.

Umut beni sokağın sonunda bekliyordu.Hızlıca yanına gittim.

"Günaydın"
"Günaydın"
"Naber?" Başka ne dicektim ki?
"İyi sen"
"Fena değil" bugün Umut'la konuşmam gerekiyordu okul meselesini.
"Neden? Bir şey mi oldu?"
"Pelin biraz hasta ya.Hem de seninle bir konu hakkında konuşmak istiyorum."
"Olur konuşalım."
"Okul çıkışı işin var mı?"
"Hayır yok çıkışta buluşabiliriz."
"Tamam o zaman"

Okula varmıştık. Zaten okulum çok uzak değil.Birlikte sınıfa girdik.Sınıfta çok kişi yoktu.Ben de boş olan sıralardan birine geçtim.Umut da yanıma oturdu.Birkaç ders böyle geçtikten sonra öğle arası oldu.Hemen kızların yanına gittim.Umut da arkadaşlarının yanına gideceğini söyledi.Kızları görür görmez kısa bir sarılma işleminden sonra lafa atladı Su.

"Kızlar 1 hafta sonra İstanbul'a gidiyoruz"
Benim yüzüm düştü biraz çünkü annemler burda Umut burda.
"Aaa noldu Derin yanlış bişey mi söyledim canım."
"Yok ya öyle annemler filan burda ya onları nasıl bırakıcam diye düşünüyordum"
"Sadece annenler mi burda"dedi ve o pis sırıtışı yaptı.

"Amaaan tamam be Umut da burda" deyiverdim.
"Biliyordum.Peki ona söylicen mi?"
"Tabiki de söylicem sizce o da gelir mi?"
"Seviyosa gelir bence üzülme sen sonuçta bu büyük bir fırsat senin için"
"Haklısın. Çıkışta konuşucam zaten"
"Hadi zil çaldı görüşürüz buluştuktan sonra haber ver."

Tekrar sırama oturdum Umut da yanıma oturdu.Nasıl başlıcam ki lafa?

"Hadi yörü koç.Seni istanbul a kaçırıok" mu dicem.Bu lafı düşündüğüme bile inanamıyorum gerçekten. Ne kadar da krolaştı benim iç sesim! İyi bir ders vermeli.Yine saçmalama mod: on.

Dersi dinleyip birkaç not aldıktan sonra şükür ki okul bitti.Şimdi sırada Umut'la konuşmak vardı.

"Hadi gel ileride bir kafe var oraya gidelim."
"Tamam olur"
"Söyliyeceğin şey beni korkutuyor desem?"
"O kadar belli ediyo muyum?"
"Yani"

Kafeye vardığımızda turkuazla döşenmiş olduğunu farkettim kafenin.Çok şirin bir yerdi.
Umut'u takip ettim.Rastgele bir yere oturduk.kafe çok kalabalık değildi neyse ki.Yaklaşık 15 kişi falan vardı.Umut'a çaktırmadan baktığımda meraklı gözlerle bana bakıyordu.

"Iıı...şey..."derken yanımıza garson geldi.

"Ne alırdınız ?" Bunu duyunca aklıma Umut'u ilk kez gördüğüm gün aklıma geldi.Ben de onlara ne alırdınız diye sormuştum.O da 'seni' demişti.Şuanki Umut'la eski Umut'un arasında dağlar kadar fark var.Ben düşüncelere dalmışken Umut bana sordu.

"Ne içersin?"
"Kola"
"Ben de kola istiyorum."
"Peki efendim."

"Evet seni dinliyorum "dedi Umut.
"Umut ben kısa bir süre önce bir okulun sınavına girmiştim ve kazandım."
"Eee daha ne istiyosun ne güzel bir haber bu"
"Umut şey ama İstanbul da"
Birden yüzü düştü.o sırada kolalarımız geldi.

"Gidicek misin?"
"Umut bu büyük bir şans tabi ki ama ne bileyim" ve bir anda söyleyiverdim.
"Sen de gelsen olmaz mı?"
"Derin bilemiyorum ben biliyosun burda benim hayatım düzenim var."
"Haklısın ama bir düşün olur mu?"
"Tamam düşünücem.Hangi okuldu?"
"..... Okulu"
"Tamam benim şimdi gitmem lazım ben sana haber veririm."
"Tamam görüşürüz ben biraz daha oturucam."

5 gün sonra

"Kızlar heyecan var mı heyecan?"
Bunu diyen Duruydu.Annemle vedalaştıktan sonra kötü oldum.Sanki bir daha görüşemeyecekmişiz gibi.Abim de üzüldü gidişime ama çok belli etmemeye çalıştı.Umut ne oldu diyorsunuzdur siz şimdi. Hiçbir şey olamdı.Evet tam anlamıyla hiçbir şey olmadı.Ne bir telefon ne bir mesaj var.Bu demek oluyor ki beni terketti.

"Kızlar yeni hayatımız şimdiden başlıyor".Şuan tam olarak otogara varmak üzereyiz.Saf gibi akşama bilet almıştık.100 metre ileride otogar vardı.Şimdi biraz heyecan yapmıştım.Annem giderken bana yüklü miktarda para verdi ne olur ne olmaz diye.Biriktiriyormuş ne zamandır.

Tam yoluma devam edicektim ki arkamda bir ses duydum.Duymamla kolumdan çantamın inmesi bir oldu.Hem de kolumu vurmuştum hala acıyor.Şimdi ne yapacağım ben bütün paralarım telefonum o çantanın içinde! Allah kahretsin!

Son UmudumHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin