BÖLÜM 3: HÜMA...

1.5K 122 21
                                    


İnstagram – Tiktok: aysegulkalayzengin

Twitter: aysegulkalay_

***

İlk bölümden herkese selamlar...

Umarım bölümü beğenirsiniz ve bolca yorumla taçlandırırsınız.

Keyifli okumalar!

***

"HÜMA"

Haftalardır iyileşmesi için uğraştığı beyaz güvercin sağlığına kavuşunca, onu ait olduğu yere, yani gökyüzüne teslim etmeye karar verdi. Yanında getirdiği kafesi açtı ve hassas bir şekilde güvercini oradan çıkardı. Ellerinin arasında tuttuğu güvercinle, bulunduğu ormanlık alanda birkaç adım attı. Kurumuş yapraklara bastıkça çıkan kırılma sesleri, onun kısık çıkan sesini bastırıyordu.

"Bitti mi yol arkadaşlığı? Şimdi seni ait olduğun yere, gökyüzüne teslim edeceğim. Beni unutma olur mu? Ben seni asla unutmayacağım."

Beyaz güvercinin heyecanlı oluşuyla vedalaşma faslını uzatmadı ve güvercinin minik kafasına küçük bir öpücük kondurup onu özgürlüğüne teslim etti. Güvercin mutlulukla gökyüzünde dans ederken, onun yüzünde gururlu bir tebessüm oluştu. Haftalarca yarasını sardığı güvercin, şimdi hayal ettiği gibi gökyüzünün tadını çıkarıyordu.

"Gören sevgilisinden ayrıldı sanacak, te Allah'ım ya!"

Arkasından gelen alaycı sesle, tüm mutluluğu ansızın uçup gitmişti. Dönüp Aslan'ın yüzüne baktığında, anlamsızca bakan gözlerine hiç şaşırmadı. İlerleyip kafesi aldı ve Aslan'a bulaşmadan kulübeye girdi. Ama Aslan'ın ondan vazgeçmeye niyeti yoktu.

"Lan şu an avdayız farkında mısın? Bir taraftan yemek için hayvan avlarken, diğer taraftan başka bir hayvanı özgürlüğüne kavuşturamazsın! Bu iki yüzlülük!"

"Aslan, beni salsan mı acaba? Bak şu an ormandayız diye etrafta dişi sinek bile yok ama bu bana sarmanı gerektirmiyor."

"Şahin, burada bir var oluş sancısı çektiğinin farkına var. Akşam yediğin etin lezzeti hâlâ damağındayken, gidip hümanist tavırlarla güvercin uçuramazsın. Kendine gel!"

"Et yediğim için önüme gelen bütün hayvanları ölüme mi terk edeyim?"

"Hayır! Ama ava gelmişken, haftalardır iyileşmesi için çaba sarf ettiğin güvercini özgürlüğüne kavuşturamazsın. Bu yaptığın tamamen şov! Evet, aramızdaki en merhametli, en vicdanlı, en şefkatli adam sensin! Oldu mu? Bunu duymak için bu kadar şova gerek yoktu!"

Şahin, Aslan'ın sözleri üzerine durdu ve derin bir nefes aldı. Dönüp Aslan'ın gözlerine baktığında, gördüğü alaycılık sinirlerini daha çok zıplatmıştı. Bu adama hem aşırı şekilde gıcık oluyordu hem de Allah kahretsin ki çok seviyordu.

"Sevgili dostum Aslan, ben burada şov falan yapmıyorum. İçimden nasıl geliyorsa, öyle davranıyorum. Yani alt tarafı bir güvercini iyileştirdim ve gökyüzüne uçurdum, durumu bu kadar absürt noktalara çekmesek mi?"

"Valla durumu absürt noktalara çeken sensin. Bak Kartal mangal hazırlığı yapıyor, hadi bana o etlerden asla yemeyeceğini söyle!"

Şahin, elini alnına vurdu ve asabiyetle söylendi.

"Yiyeceğim Allah'ın cezası, yiyeceğim! Bir sal artık beni!"

Aslan tam lafa tekrar girecekti ki, Kartal olaya müdahale etti.

ŞAHİN BEYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin