İnstagram - Tiktok: aysegulkalayzengin
Twitter: aysegulkalay_
***
İlk bölümden herkese selamlar...
Umarım bölümü beğenirsiniz ve bolca yorumla taçlandırırsınız.
Keyifli okumalar!
***
Şahin, en temiz niyetiyle çıkmıştı bu yola... İlerlemek için can attığı bu yolda, bu kadar çabuk ve acımasız bir ihanete uğrayacağını hiç düşünmemişti. O yalandan nefret ederdi. Küçük, büyük, pembe, beyaz hiç fark etmezdi; yalanın hiçbir türlüsünü hayatına sokmazdı. Sokanı da affetmezdi.
Şimdi ise...
Hayatındaki en büyük yalanı ona söyleyen kadınla evlenmek üzereydi. Sevdiği kadın, yanında beyaz gelinliğiyle herkesin hayran bakışlarını üzerine çekerken, Şahin'in içinde yer edinen kırgınlık ve kızgınlık duygusu, bir nebzede olsa saklanabiliyordu.
Puslu bir camın arkasından izlediği nikah merasimi bittiğinde, yerinden kalktı ve Hüma'ya döndü. Duvağın altında ay gibi parlayan gözlere, içinden en samimi tebessümünü gönderdi. Bir insan, nasıl bu kadar güzel rol yapabilirdi?
Şahin, beklemeden duvağı açtı ve Hüma'nın alnına sakin bir öpücük kondurdu. Tüm misafirler nikahı kutlamak adına alkış tutarken, Şahin'in gönlünde ömürlük bir yas kurulmuştu. Zaman aktıkça insanların eğlenen hallerini izledi. Arslan'ın o meşhur zeybeğini gözünü kırpmadan izledi. Öyle ya, dostu onun en mutlu günü için zeybek oynamıştı. En mutlu günü...
Herkes eğlenirken, bakışları annesine kaydı. Gözleri annesinin yeşil gözleriyle kesiştiğinde, bu yalana ne kadar dahli olduğunu tartmaya çalıştı ama annesinin gözlerinde saf bir mutluluk vardı. Gülümsedi. Hepsine düğünün bitmesine kadar mühlet verdi. Nasıl olsa yalanlar bir bir ortaya çıkacaktı.
"Gelin hanımı üzme, Şahin. Sen merhametli bir adamsın, yapmışlar bir hata... Affet, hanımınla huzurunu bozma."
Kartal'ın düğün sonunda verdiği nasihate de tebessüm etmeden edemedi. Derin bir nefes aldı ve bakışlarını dostlarına kaldırdı.
"Hani derler ya, nasipsiz dayak bile yenmez diye... Benim nasibim buymuş, kabul ettim. Ama bana yalan söylediler. Bunun elbette bir bedeli olacak."
"Kalbin yaralandı, kızmak hakkındır. Ama sana zulüm yakışmaz, o yüzden bu işi uzatmamaya bak."
"Her zulmü sen çek diyorsun yani, Kartal? Hani senin o uçsuz bucaksız adaletin?" diye soran Şahin'e, Kartal gülümsedi. "Hem dine hem de örfe bakarsak, senin onu nikahına almama hakkın vardı. Hatta hâlâ boşama hakkında var. Ama eğer boşamayacaksan, kadına zulmetme hakkın yoktur. Ya onu azat et gitsin ya da doğrusuyla yanlışıyla kabul et, evliliğin sürsün. Sana hemen koş affet demiyorum ama bize kadını aşağılamak, kadınlığından vurmak yakışmaz."
"Ben başkasını seven bir kadının, tırnağına dahi dokunamam."
"O zaman boşayacaksın..." diyen Aslan, sessizce dinlediği muhabbete en sonunda katılmıştı. Şahin'in kararsız bakışları onu bulduğunda, sözlerine devam etti. "Geçmişinde ne yaşadığı değil, bugün seninleyken ne düşündüğü önemli... Eğer kalbinde hâlâ o adam varsa ve sende bunu kabullenemezsen, Kartal'ın dediği gibi ona zulmetmeye hakkın yok. Sonuçta kadın seninle öyle ya da böyle bir yuva için evlendi. Belki evlat sahibi olmayı hayal ediyordur, söylediği bu yalan ondan bu hayalini koparıp alacak kadar büyük değil. O yüzden, iyice ölç tart... Ne karar verirsen, biz senin yanındayız."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ŞAHİN BEY
RomanceTOPRAK SERİSİ 3 Yaşadığı topraklarda merhametiyle tanınan bir Bey... Çömlek ustası olmasıyla ve bakır kızılı saçlarıyla tüm civarda namını duyuran Çömlekçi Kız... Hüma, geçmişte yaşadığı korkunç bir olayın ardından hayatını tam toparlamışken, çocuk...