FERZîYE(bağ) /Berdel

6.Bölüm

Korhan hızını biraz daha artırıp sılaya yetişmişti, sıla ne kadar inatçıysa heylanda o kadar inatçıydı oda reşi geçmek istiyordu yenilgi ona göre de değil di.. Sıla ve Korhan ağaca yaklaşmışlardı sıla ve Korhan aynı anda
Atlarına "deh " diye bağırdı ve elma ağacına vardılar tek bi sıkıntı olmuştu çünkü ikiside aynı an da varmıştılar

Sıla sinirler heylanın üzerinden indi ve ayağını toprağa vurdu, Korhan da at üzerinden inip sılanın karşısına vardı onunda sinirleri bozulmuştu çünkü sıla'yla uğraşmak onu baya eğlendiriyordu hemde hasret gideriyordu, Korhan ve sılada nefes nefese kalmıştı atları gibi,

"İsterseniz bi daha yarışalım küçük hanım " dedi Korhan, sıla kafasını yerden kaldırıp Korhan'a dik dik baktı sanki bakışlarıyla küfreder gibiydi,

"Şimdi tekrarı olmaz atlar yoruldu, ben senin aksine onları düşünüyorum, ama başka bi zaman tekrar " dedi sıla, elma ağacına doğru gidip iki elma aldı ve iki ata yaklaştı önce reşin ağzına , sonrada heylanın ağzına verip yedirdi heylanın yelesini okşayıp gölgeye götürdü.

"Eee peki şimdi napıcaz ikimizde aynı anda geldik " dedi Korhan, sıla kafasını olumlu anlamda salladı, aklına gelenle kısık gözlerle Korhan'a bakıp önce aklımdakini tartı sonra derin bi nefes alıp konuştu

"varsayalım ikimizde kazandık , ikimizde isteğimiz şeyleri birbirimize yaptıralım ama 3 hakkımız var, ha tabi cılkını çıkarmıyacak şekilde , hın nasıl fikir " dedi sıla , Korhanda kafasında az buz kafasında tartıp 'en fazla beni zehirler' diyip içinden,

"Kabul " dedi gülümseyerek "o zaman ben ilk isteğimi söyliyim güzellik " dedi sinsi sinsi gülerek, böyle gülümsemesi sılanın kaşlarını çoktan çatmasına sebep olmuştu bile

"benim senden isteğim pem-be danteli gecelik, unutma isteğimiz yaptırabilirdik" dedi Korhan pembe danteli geceliği sırf sılayı biraz daha kızdırmak için bastırarak söylemişti,

Korhanın isteğiyle sıla renkden renge girmiş beyini error vermişti sinirle elini sıkıp korhanın üzerine yürüyerek gözünün altına yumruğu indirmişti
"Sana bokunu çıkarmadan dedim " dedi sıla "bide senin için gecelik giymediğim kalmıştı " dedi sinirle

Korhan üstüne gelen kızlan daha keyiflenmişti, ama sılanın ona yumruk atmasını beklemediğinden yüzü yana yatmıştı, kızın gücü karşısında afalamıştı
Başına nasıl bi bela aldığını sorguluyor
du , kafasını yavaşça kaldırıp sılaya baktı üzerindeki afalamayı atıp, kaşlarını çatıp
"Mızıkcılık yapma, cılkını da çıkarmıyorum, hem nasıl olsa senin kocan olucam 2 güne "dedi Korhan

" ben gidiyorum sen ne halin varsa gör Korhan ağa "diyip heylana doğru ilerledi, hızla heylanın üzerine atlayıp bindi, Korhan ağaya üsten bakıyordu Korhan ağa uzun heybetli vücuduyla at üstündeki sılaya yaklaştı ellerini  cebine koyup, " ben seni sözünde duran, mert bi kadın diye duymuştum Kevser sıla arslan"dedi korhan onu adını söylerken hiçde uzun bi ad diye düşünmüyordu, Kevser adıyla onu cennet olarak görüyor, sıla adıylada gerçekten sıla hasret çekiyordu.

"Bu bende istediğini yaparsam kendime saygızlık yapmış olurum Korhan ağa, ayrıca benimle eğlendinin farkındayım, unutma biz birimiz isteyerek, severek, sevdalanarak evlenmiyoruz, biz saçma sapan töre kanunuyla zorlan evleniyoruz, ayrıca bana biraz saygın olsun lütfen Korhan ağa bende seni merhametli, vicdanlı, korkusuz, gözü kara, yiğid mert diye duymuştum ama ortada pekde bişey yok bakılınca bunlar eğer olsaydı şimdi seninle aynı Yerde Nefes almazdık Korhan ağa " diyip heylna dehleyerek hızla çifliğe gittiler

Korsılanın önce onun siyah gür saçlarının rüzgar vuruşunu izleyip hafızasının yine bi köşesine kazıdı.

sılanın dedikleriyle kendiyle çelişiyordu ama o sevdasına yine yenildi
"Konu sen olunca kehribar, bu adam kendinden vazgeçiyor " diyip kafasını sağ sola saldı nefesini vererek, Korhan ağa elma ağacının yanına giderek ,elma ağacına yaslandı o yaslanınca reşde kişneyerek onun yanına uzandı, Korhan elini reşin üstüne koydu "gönlü çok dar, çok hırçın, çok inatçı napacam bilmiyorum oda benim ona baktığım gibi bakarmı bir gün reş " dedi Korhan ağa