Sevgili olmamızın üzerinden 1 hafta geçmişti her günümüz beraber geçiyordu neredeyse bugün Sivas maçımız vardı Nicolo kırmızı kart cezalısı olduğu için maça çıkamayacaktı fakat beraber maça gitme kararı almıştık maça kadar vaktimiz çoktu.
Barış: kalk kız kahvaltıya gitcez.
İrem: ben kalkıyom sen manitanı kaldır abi.
Nicolo odama çat kapı dalmıştı.
Nicolo: GÜNAYDIIIIN AŞKKKİİİMMMM!
İrem: gunaydın canim.
Nicolo hızlıca dolabımdan kıyafet seçmeye başlamıştı ben de bu sırada onu izliyordum.
Nicolo: bu benim tişörtüm değil
mi?İrem: evet.
Nicolo; Nerden buldun bunu??
İrem: Barıştan aldım geçen vermişsin.
Nicolo: haa doğrudur.
Nicolo kıyafetlerle ilgilenirken telefonuma gelen mesajlara baktım Doruktan bir sürü mesaj vardı mesajlara girip okumaya başladım arkamdan okuyan Nicolodan habersiz.
Nicolo: hâlâ dodo❤️ diye mi
kayıtlı sende İrem inanamıyorum gerçekten.İrem: sevgilim hayır numarasını bile hatırlamıyordum ben mesajlar gelince fark ettim.
Nicolo: tamam, aşağıdayım giyinip inersin.
Kırılmış mıydı yoksa kızmış mıydı pek anlamamıştom ama canımı sıkmamaya çalışarak aşağıya bahçeye inmiştim herkes kahvaltıya başladığında Nicolo tabağına hiçbir şey almamış filtre kahvesini içiyordu.
Herkes masadan kalkınca ben de kalkmıştım ama Nicolo'nun tavırları gerçekten sinirimi bozmaya başlamıştı sanki bir şey yapmıştım.
Akşam maça gitmemeye karar vermiş yatağımda oturmuştum Nicolo da sen bilirsin diyip telefonu kapatmıştı.
.
.
.
.
.
.
.